
'Cinsel istismar karşısında federasyon ve savcılık önlem almadı'
- 09:04 5 Ağustos 2019
- Hukuk
ANKARA - Sahip olduğu spor kulübünde çocuklara cinsel istismarda bulunan Yavuz Özdemir, geçtiğimiz günlerde yargılandığı davanın ilk duruşmasına çıktı ve bilindik bir savunma yaptı. Dosya avukatlarından Gizem Özdem, “Gücünü siyasi arenadan aldığını tahmin ettiğimiz şahıs hakkında tuhaf bir biçimde iki defa ‘takipsizlik’ kararı veriliyor, üçüncü itirazdan sonra ancak dava açılıyor. 2016 yılında da bu şahıs cinsel istismar nedeniyle şikayet edilmiş. Ancak ne federasyon ne de savcılık alınması gereken acil önlemleri almamış" vurgusunda bulundu.
Ankara’nın Çankaya ilçesinde Özdemir Spor Kulübü’nde 4 çocuğa yönelik cinsel istismar suçu işleyen Yavuz Özdemir hakkında "cinsel istismar", "çocuğun nitelikli cinsel istismarı", "cinsel saldırı" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından toplam 101 yıldan 239 yıla kadar hapis talebiyle iddianame hazırlanmıştı. Tutuklu yargılanan Yavuz Özdemir’in katıldığı ilk duruşma 22 Temmuz’da Ankara 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Yavuz Özdemir savunmasında, istismar davalarında fail erkekler tarafından tekrarlanan ifadeleri yineledi.
Avukat Gizem Özdem, dosyanın seyrini değerlendirdi.
‘Çocukların hepsi tacize maruz bırakıldı’
Yavuz Özdemir’e ait spor salonuna giden çocuklara yönelik tacizle başlayan bir süreç olduğunu söyleyen Gizem, “Müvekkillerimden biri birkaç ay boyunca spor salonuna gidiyor. Bu süre zarfında Yavuz Özdemir, müvekkilime tacizlerde bulunuyor. Tacize maruz kalan müvekkilim Yavuz Özdemir’in kendisine tacizde bulunduğunu arkadaşları ile paylaşıyor ve kendilerine de yapılıp yapılmadığını soruyor. Sonrasında ortaya çıkıyor ki çocukların hepsi tacize veya tecavüze maruz kalmış. 31 Mart sabahı durumu öğrenen aileler şikâyetçi oldu. Yavuz Özdemir o gün gözaltına alındı, sonraki gün ise tutuklandı” dedi.
‘Federasyon ve savcılık gereken önlemleri almamış’
Yavuz Özdemir tutuklandıktan sonra çıkan haberler ile birlikte birçok kişinin kendisine ulaşmaya çalıştığını söyleyen Gizem, “İddianame hazırlandıktan sonra başka bir kadın bize ulaştı. Kadın 12 yaşlarındayken, Yavuz Özdemir’in tehdidine ve istismarına maruz kaldığını söyledi. Bu dava birkaç kişinin mağdur olduğu bir dava değil. Anlıyoruz ki bu şahıs spor hayatı boyunca spor salonuna gelen herkesi istismar etmiş. Birilerine ulaşmak için girişimde bulunduk ama insanlar çekindi. Aile hayatlarında kimi sorunlar yaşayan çocuklara yöneliyor. Çocukların ortak özelliği anne babalarının ayrılmış olması. Duruşmada kendini ‘Ben bu çocukların babası gibiyim, onlara sahip çıkıyorum’ diyerek aklamaya çalıştı ve ‘Suç ailelerde, çocuklarına sahip çıkmıyor’ dedi. Biz bunu şahsın işlediği suçlara ilişkin ikrarı olarak anlıyoruz. Bununla birlikte 2016 yılında da bu şahıs cinsel istismar nedeniyle şikayet edilmiş. Ancak ne federasyon ne de savcılık alınması gereken acil önlemleri almamış” diye belirtti.
‘Aileleri etkilemeye çalışan avukattan şikayetçi olacağız'
22 Temmuz’da görülen duruşmanın kapalı olduğunu ifade eden Gizem, duruşmada yaşanılanları şöyle anlattı: “Duruşmadan önce biri ‘Yavuz Özdemir’in avukatıyım’ diye müvekkillerimden birini aramış. ‘Benim kızım da oraya gitti, öyle bir şey olsa ben göndermezdim ne alakası var’ diyerek aileleri etkilemeye çalıştı. Arayan kişinin duruşmaya gelen sanık avukatı olduğuna emin olduk. Gereken işlemlerin yapılması için avukattan da şikayetçi olacağız. Yavuz Özdemir duruşmada mağdurlara ilişkin olarak ‘Alkol ve sigara kullanan, kötü ortamlara giren çocuklar, ben de çok disiplinliyim o yüzden bana böyle bir iftira atıyorlar’ diye bir savunma yaptı. Bizler sorularımızla sıkıştırdığımız zaman, ‘Kan kanseriyim, çok hastayım’ diyerek sorulardan kaçmaya çalıştı. Daha sonra Yavuz Özdemir’in avukatı müvekkilinin ‘5 yıldır kan kanseri’ olduğunu söyleyerek, hastaneden rapor alınmasını istedi. Böyle durumlarda avukat mahkemeden hastaneye yazı yazılmasını talep etmez, duruşmaya kadar hazır eder ve tüm raporları mahkemeye ibraz eder. Elbette bu yalana inanmadık sadece zaman kazanmak için sürekli bahaneler yarattı. Sanık ‘Kötü ortamlardan kastın nedir’ diye sorduğumuz soruyu ‘Diskoya gidiyorlar, podyuma çıkacak gibi giyiniyorlar, alkol kullanıyor’ şeklinde yanıtladı. Sanığın verdiği cevaplar tecavüzcülerin savunmalarında sıkça rastladığımız ‘Mini etek giyiyordu', 'Alkol kullanıyordu', 'O saatte orada ne işi vardı’ gibi savunmalarla aynı mantığa dayanmaktadır. Sanığın cezasız bırakılmasına da bu söylemleriyle ümit ettiği ‘iyi hâl indirimi’ almasına da asla izin vermeyeceğiz. Sanık avukatı ise savunmasında çocukların psikolojik sorunları olduğunu iddia ederek ‘Psikolojide geçiyor. Çocuklar kendilerinden yaşça büyük insanlara aşık olabiliyor. Olmadık şeyler uyduruyorlar’ gibi şeyler söyledi. Bu sadece zavallıca ve komiktir.”
Mahkemeden 'çocukların dinlenmesi' kararı
İkinci duruşmanın 14 Ekim’de görüleceğini, mahkeme heyetinin mağdur olan çocukların dinlenmesini talep ettiğini söyleyen Gizem, “Yargıtay kararları soruşturma aşamasında bir kez dinlenen mağdur çocukların mahkeme salonuna bir kez daha getirilmemesi, yaşanan travmanın sürekli olarak çocuklara yaşatılıp mağduriyetin artırılmaması yönünde. Unutulmamalıdır ki yargılanan çocuklar değil tecavüzcüler. Yaşları büyük olan müvekkillerimiz bile mahkeme salonunda yaşadıklarını titreyerek anlattılar. 14 yaşındaki çocuklar ne hissederdi düşünmek bile istemiyoruz. Mahkeme heyeti ikinci duruşma için çocukların getirilmesi kararı verdi ama getirilmemesi yönünde çabalıyoruz. Eğer hiç getirilmemeleri kararı çıkmazsa celse arasında, pedagog eşliğinde ve elbette sanık Yavuz Özdemir’in bulunmadığı bir ortamda çocukların dinlenmesi üzerine gideceğiz” diye konuştu.
‘Yavuz Özdemir’in gücü siyasi arenadan geliyor’
Cinsel istismarın artış sebeplerinden birinin de cezasızlık olduğunu belirten Gizem, “Yavuz Özdemir 2016 yılında bir başka çocuk ve ailesi tarafından yine cinsel istismar suçlamasıyla şikayet ediliyor. Ancak gücünü siyasi arenadan aldığını tahmin ettiğimiz şahıs hakkında tuhaf bir biçimde iki defa ‘takipsizlik’ kararı veriliyor, üçüncü itirazdan sonra ancak dava açılıyor. Bizim müvekkillerimiz bu dava sürerken şahıs tarafından istismar ediliyor. Bu da önlenebilir bir suçun, var olan adalet mekanizması tarafından nasıl önünün açıldığını bize çıplak bir biçimde gösteriyor” diye vurguladı.
‘Kadınları mücadelenin öznesi olmaya davet ediyorum’
Gizem, son yıllarda kadın mücadelelerinin etkisiyle toplumda kısmi de olsa bir farkındalık oluştuğunu, artık insanların tacizi, tecavüzü daha fazla ifşa ettiğini belirterek, şu çağrıda bulundu: “Bu mücadelenin çok daha boyutlu bir biçimde bu sistemin sınırlarını da bilerek büyütülmesi gerekiyor. Bu sorunun nihai çözümü bu sınırları aşmaktan geçiyor. Ben bu vesileyle bütün kadınları bu mücadelenin öznesi olmaya davet ediyorum.”