
Barış Annesi Havva Kıran: Sokak sokak gezip kampanyayı anlatacağız
- 09:02 3 Ağustos 2019
- Güncel
Beritan Canözer
DİYARBAKIR - “Kadınlar haklarını korusun, mücadele etsin” diyen Barış Anneleri Meclisi Diyarbakır Sözcüsü Havva Kıran, sokak sokak, ev ev gezerek “Değişim ve özgürlük için sen de ayağa kalk” kampanyasını anlatacaklarını belirtti.
Tevgera Jinên Azad (TJA), 19 Temmuz’da startını verdiği “Değişim ve özgürlük için sen de ayağa kalk” kampanyasıyla kadın katliamları, şiddet, cinsel istismar ve doğa talanına karşı mücadele başlattı. 6 aylık eylem ve etkinlik planlaması yapılan kampanyanın destek ve yürütücülerinden biri de Barış Anneleri Meclisi. Barış Anneleri Diyarbakır Meclisi Sözcüsü Havva Kıran, kampanyanın önemini ve neden desteklediklerini anlattı.
‘Beyaz yazma tüm halkların onurudur’
İmralı tecridinin kaldırılması talebiyle Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekilli Leyla Güven öncülüğünde binlerce kişinin açlık grevi eylemini hatırlatan Havva, bu süreçte özellikle beyaz tülbentli annelerin sokaklarda çocukları için verdiği mücadeleye değindi. Geçtiğimiz günlerde annelerin İstanbul’da görülen dava duruşmasında savcının sarf ettiği “Beyaz yazmayı kullandılar, ajitasyon yaptılar, duygu sömürüsü yaptılar, beyaz yazma ile halkın iyi niyetini suiistimal ettiler” söylemlerini hatırlatan Havva,
“Beyaz yazmalı annelerin sırf çocuklarının ölmesini istemediği için bugün bugün pasaportları iptal ediliyor, haklarında davalar açılıyor. Anneler çocukları için bedenlerini siper ettiler. Cezaevlerinden ölüm çıkmasın istediler. İstanbul savcısı ne hakla annelerin beyaz yazmasına dil uzatır? Savcı, beyaz yazmanın anlamını biliyor mu? Beyaz yazma barış demektir, çözüm demektir. Beyaz yazmaya dil uzatan kavgadan, savaştan yanadır. Beyaz yazma sadece annelerin değil, artık tüm halkların onurudur. Beyaz yazma yere vuruldu mu kavga dururmuş. Anneler beyaz yazmalarıyla ölümü durdurdu” diye belirtti.
‘Cinsiyetçiliğe karşı mücadele edeceğiz’
Savcının annelerden özür dilemesi gerektiğini kaydeden Havva, TJA’nın kadına yönelik şiddete karşı başlattığı kampanyaya da değinerek, anneler olarak desteklediklerini söyledi. Havva, kadına yönelik her türlü şiddet ve baskının boşa çıkarılacağını dile getirerek, “Neredeyse 65 yaşındayım, bu yaşıma kadar ben de her kadın gibi erkeklerin tacizine, baskısına maruz kaldım. Sokakta bir açıklama yaparken devletin şiddetine maruz kaldık. Kadına yönelik her türlü şiddetin son bulması gerekiyor. İstanbul Savcısı’nın söyledikleri bile biz annelere yani kadınlara hakarettir. ‘Anneler ajitasyon yaptı, duygusallığı kullandı’ demiş. Bu söylem kadınlara söylenmiş bir söylemdir. Biz ajitasyon yapmadık, biz anneler direndik, direneceğiz. Kadınların katledilmesine karşı, cinsiyetçi söylemlere karşı, haksızlığa karşı mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.
‘Yeter ki birlikte duralım ve direnelim’
Anneler olarak TJA’nın tüm eylem ve etkinliklerine katılacaklarının altını çizen Havva, şöyle devam etti: “Elimizden ne geliyorsa yapmaya hazırız. Sokak sokak, ev ev gezerek kampanyayı anlatırız. Yeter ki kadınlar ayağa kalksın ve mücadele etsin. Erkeğin saldırısına, baskısına boyun eğmesin. Biz bunun için elimizden ne gelirse yapacağız. Kadınlar sokakta yürürken erkeklerin bakışlarından nasıl saklanacaklarını bilmiyorlar. Sadece fiziki değil, sözlü de değil. Bazen bakışlarıyla kadınları taciz ediyorlar. Sokaklarda kadınlar öldürülüyor. Kimse buna yeterince ses de çıkarmıyor. Kadınlar haklarını korusunlar. Bir kadın boşandı diye katledilmemeli. Kadınlar gücüyle, iradesiyle erkeklerden daha ilerdeler ama erkekler o kadar büyütülmüş ki gözümüzde yenilmez olarak görüyoruz ama öyle değildir. Yeter ki kadınlar birlikte dursun, dirensin” dedi.