
DTK’den Şengal Katliamı’nın 5’inci yıldönümüne ilişkin açıklama
- 14:35 1 Ağustos 2019
- Güncel
DİYARBAKIR - DTK, DAİŞ çetelerinin Şengal’e yönelik gerçekleştirdiği katliamın 5’inci yıl dönümüne ilişkin yaptığı açıklamada, “Halkımız ve onun bütün kurumları başta olmak üzere bütün insanlığın, Êzidî halkımızla dayanışma içerisinde olması, onları yeni fermanlarla yüz yüze bırakmamak için yaşamın her alanında mücadele içinde olması tarihi bir insanlık görevi ve sorumluluğudur” dedi.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), 3 Ağustos 2014 yılında DAİŞ çetelerinin Şengal’e dönük saldırıları ve Êzidîlere yönelik 73’üncü fermanın yıldönümüne ilişkin açıklama yayınladı. Açıklamada, mezhep ve din savaşlarının merkezi olan Ortadoğu’da en çok Êzidî toplumunun tarihin en acımasız katliamlarıyla yüz yüze kalındığına dikkat çekildi. Açıklamada, DAİŞ çetelerinin 5 yıl önce Şengal’e saldırarak büyük bir katliam gerçekleştirdiği vurgulandı.
DTK’nin açıklamasında şunlar kaydedildi:
“Binlerce Kürt Êzidî kadını DAİŞ çeteleri tarafından kaçırılarak köle pazarlarında satılmış, çok ağır ve sistematik işkencelere, tacizlere ve tecavüzlere maruz bırakılmışlardır. Yüz binlerce Êzidî, kendi anavatanlarından göç etmek zorunda kalmış, Ortadoğu’nun ve Avrupa’nın birçok ülkesine savrularak, oluşturulan kamplarda büyük trajediler yaşamak zorunda bırakılmışlardır. Şengal’de Êzidî Kürt halkına, özellikle de kadınlarına yapılan bu zulüm çağımızın en büyük insanlık suçu ve ayıbıdır. Bakurê Kürdistan’ındaki halkımızın ve belediyelerimizin katkılarıyla oluşturulan kamplarda kısmen de olsa bir yaşam ortamı oluşturmaya çalışan Êzidî topluluğu, özellikle Kürdistan’daki belediyelere kayyumlar aracılığı ile el konulması sonrasında büyük ve ağır baskılara maruz bırakılmış, horlanmış, açlıkla terbiye edilmeye çalışılmış, adeta intikam alırcasına bir muameleye tabi tutulmuşlardır.
‘Şengal DAİŞ’ten temizlendi’
Ancak, DAİŞ terörü ve katliamına rağmen Êzidî halkımız, direnmekten ve kendi anavatanını korumak, onu özgürlüğüne kavuşturma inancından da vazgeçmemiştir. Êzidî Kürt kadınlarının öncülüğünde oluşturulan öz savunma güçlerinin büyük direnişi ve mücadelesi ile Şengal DAİŞ çetelerinden temizlenmiştir. Ancak Ortadoğu gericiliğinin Şengal’le ilgili saldırgan politikaları farklı biçimler alarak sürdürülmek istenmektedir. Son bir yıldır TC devleti ve AKP-MHP ittifakının Şengal’e müdahale hazırlıkları ve açıklamaları da bunun bir sonucudur. Şengal’de Êzidî halkının kendi özgücü ve iradesine dayanarak, daha demokratik bir yönetim oluşturması, Türkiye başta olmak üzere Ortadoğu gericiliğini rahatsız etmektedir. Êzidî halkının Şengal’de yaşadığı insanlık trajedisinin baş sorumlusu da bu zihniyettir.
‘Kaçırılan kadınların bulunmaması insanlığın utancıdır’
Ancak tarih ve insanlığın tanıklığında Êzidî halkımız Şengal ve Rojava başta olmak üzere tüm Ortadoğu’ya ışık tutacak siyasal ve toplumsal gelişmelere öncülük etmektedirler. Şengal’de kaçırılan binlerce Kürt kadınının akıbetinden, aradan 5 yıl geçmesine rağmen hala haber alınamaması, bunların özgürlüklerine kavuşturulmaması insanlığın bir utancı ve kara lekesi olarak durmaktadır. DAİŞ çetelerine karşı mücadele ettiklerini söyleyen uluslararası ve bölgesel güçler ve tüm demokratik kurum ve kuruluşlar bu ayıbın temizlenmesi ve kaçırılan Êzidî Kürt kadınlarının bir an önce kurtarılmaları için seferber olmalıdırlar.
‘Yeni bir fermanla yüz yüze kalmamak için dayanışmaya’
Halkımız ve onun bütün kurumları başta olmak üzere bütün insanlığın, Êzidî halkımızla dayanışma içerisinde olması, onları yeni fermanlarla yüz yüze bırakmamak için yaşamın her alanında mücadele içinde olması tarihi bir insanlık görevi ve sorumluluğudur. Demokratik Toplum Kongresi olarak, Şengal katliamının 5. yıldönümünde bir kez daha Şengal katliamını ve Êzidî Kürt kadınlarına yapılan insanlık dışı zulmü şiddetle kınıyor, Êzidî halkımızla büyük bir mücadele birlikteliği içerisinde olduğumuzu ifade etmek istiyoruz.”