
‘Düzenlemenin mağduru kız çocuklarıdır’
- 12:20 30 Temmuz 2019
- Güncel
SİYASET
ANKARA - HDP’li Milletvekili Meral Danış Beştaş, yasalarda ve yasaların uygulamasında kadınlara yönelik ayrımcı yaklaşımların tespiti ve düzenlenmesine dair Meclis araştırması istedi. Meral, araştırmanın gerekçelerinden birinin çocuk evlilikleri olduğuna değinerek, “Erken evlendirmeye izin veren düzenlemenin mağduru kız çocukları olmaktadır. İzni isteyenler, evlenmeye karar verenler çocuklar değil onları zorlayan, baskı altına alan anne babalardır
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, mevzuatta kadına yönelik ayrımcı düzenlemelerin tespiti ile bu düzenlemelerin sakıncaları ve hangi düzenlemelerin ne şekilde değiştirileceğinin tespitinin yapılması için Meclis araştırması istedi.
Meclis araştırması gerekçesinde erkek egemen devlete dayalı yasaların ve uygulayıcılarının “toplumsal cinsiyet eşitliği” yaklaşımından uzak olduğunu ifade eden Meral, şunları kaydetti: “Çeşitli platformlarda kadın sorunları mevzubahis olduğunda; TCK maddelerinden, 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun’dan, Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’ndan, Aile İçi Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planı’ndan, eğitim protokollerinden, atölye çalışmalarından, hazırlanan raporlardan söz edilerek elde edilmiş gibi görünen kazanımlara işaret ediliyor. Ancak neden her gün en az 3 kadının maruz kaldığı şiddet nedeniyle hayatını kaybettiğinden; şiddet mağduru kadınların neden devlet korumasından yararlanamadığından; eğitim alan polis, sağlık görevlisi, hâkim, savcı, din görevlisi gibi personelin şiddet gören kadına yönelik tutumlarının neden değişmediğinden hiç söz edilmemektedir. Hakeza cezai yaptırımların yeterli oranda uygulanmadığına, kadın katillerinin haksız tahrik indirimleriyle ödüllendirildiğine ise hiç değinilmiyor. Oysa tüm yasal mevzuatta yer alan ayrımcı uygulamalar tamamen kaldırılmadığı müddetçe kadın sorunun çözülemeyeceği aşikârdır.”
‘Şiddet belgelenmeden önlem alınmıyor’
Hala Medeni Kanun’a 17 yaşındaki bireylerin yasal temsilcilerinin izni ile evlenirken, 16 yaşındaki bireylerin de yargıcın izni ile evlendirilebildiğini hatırlatan Meral, “Erken evlendirmeye izin veren düzenlemenin mağduru kız çocukları olmaktadır. İzni isteyenler, evlenmeye karar verenler çocuklar değil onları zorlayan, baskı altına alan anne babalardır” vurgusunu yaptı. Ailenin Korunmasına Dair Kanun’un uygulamasında yaşanan aksamalara da dikkat çeken Meral, evli olmayan ya da boşanmış kadınların bu yasaya göre korunamadığına, çıkarılan yönetmeliğin şiddetin belgelenmesine gerek olmadığını öngören altıncı maddesine karşın uygulamada darp raporu gösterilmeden önlem kararı verilmediğine işaret etti.
‘Kadınlar ayrımcı uygulamalara maruz kalıyor’
Kadınların, boşandıktan sonra ikinci evliliği yapmaları için “iddet müddeti” ya da gebe olmadıklarını belgelemek gibi ayrımcı uygulamalara da maruz kaldıklarını söyleyen Meral, Meclis araştırmasının gerekliliğini şu ifadelerle açıkladı: “Kadına dair eril zihniyetin en ilkel haliyle devam ettiğinin bir örneği de evli kadınların kürtaj olabilmek için Nüfus Planlaması Hakkında Kanuna göre eşinin rızasını almak zorunda oluşudur. Kadının kendi bedeni üzerindeki kişiliğe sıkı sıkıya bağlı haklar eşinin rızasına bağlanarak yasal düzlemde kadına karşı ayrımcılık uygulanmaktadır. Anayasa’da kadın, erkekle eşit bir yurttaş olarak tanımlanırken, NPHK’ya göre erkeğe bağımlı, ‘kısıtlı’ yahut ‘akıl hastası’ sayılmakta. Kuşkusuz kadının siyasete katılımında eşit temsil ilkesi yasalarda sınırlı olarak yer almış, örneğin belediye eş başkanlığı sistemine dair yasal bir düzenleme yapılmadığı gibi eşbaşkanlık sisteminin fiili olarak hayata geçirildiği belediyelerde bu husus bizzat soruşturmalara konu olmuştur.”