
Bayburt Cezaevi’ni anlattı: Açlık grevinden çıkan tutsaklar tedavi edilmiyor
- 09:02 11 Temmuz 2019
- Güncel
MARDİN - Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi’nden tahliye olan Vesile Yüksel, tutsaklara yönelik baskıların her geçen gün daha da arttığını belirterek, 145 gün açlık grevinde kalan 6 tutsağın tedavilerinin halen yapılmadığını ve çoğunun vücudunun şişmeye başladığını aktardı.
Baskı ve hak ihlalleri ile gündeme gelen Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi’nde, açlık grevine giren tutsakların tedavi edilmediği öğrenildi. 145 gün grevde kalan 6 tutsağın grevin sonlandırıldığı gün hastaneye kaldırıldığı ancak sadece kan alındığı ve serum dahi takılmadığı belirtildi. 5 yaşındaki kızı Arin ile Bayburt Cezaevi’nden tahliye olan Vesile Yüksel, tutsakların yaşadığı sorunları aktardı.
Cezaevinde yaşanan baskıların her geçen gün daha ciddi boyutlara ulaştığını vurgulayan Vesile, sürecin takip edilmesi için avukat ve bir komisyonun cezaevini ziyaret etmesini istedi.
'Şarkı söylendiğinde ‘slogan’ cezası veriliyor’
Cezaevinde ilk günden son ana kadar her gün daha da artan bir baskının söz konusu olduğunu belirten Vesile, maruz kaldıklarını "Havalandırma dışında bir yer görmüyorduk. Koridorlardan geçerken bile başka tutsaklara bakmamıza ya da selam vermemize izin verilmiyordu. Arin bile onlara selam veremiyordu. Selam vermek istediğinde de 3 gardiyan önünü kesiyordu. Ayakta sayım dayatılıyordu. Koğuşlara sürekli baskın yapılıyordu. ‘Arama’ adı altında elbiselerimizi, çatal, kaşık ya da tepsi ne buluyorlarsa götürüyorlardı. Arkadaşlar havalandırmada şarkı söylüyorlardı ama onlar slogan atıyorlar diye koğuşlarda orada olan olmayan herkesin adını yazıp tutanak tutuyorlardı. Biz gitmedik dememize rağmen ‘o kadar ses kimden çıkıyordu’ deyip tutanak tutuyorlardı. Mektuplara, bize gelen her şeye el konuluyordu" diye anlattı.
‘İdare ile iletişim kurulamıyordu’
Cezaevi idaresi ve tutsaklar arasında en ufak bir iletişimin kurulamadığını ifade eden Vesile, cezaevi müdürünün "Ben zaten temsilci kabul etmiyorum. Olsa bile konuşmaya geldiğinde ben oturacağım o da ayakta konuşacak" dediği için iletişimin olmadığını aktardı. Vesile, bu tür uygulamalara her gün yenisinin eklendiğini de vurguladı.
'Grevden çıkan tutsaklara ilk gün kuru fasulye verildi'
Açlık grevinde olan tutsakların ise eylemin bittiği günden bu yana tedavi edilmediğini aktaran Vesile, 145 gün grevde kalan tutsaklara serum dahi takılmadığını dile getirdi. Grev sürecinde kendilerine 3 ay şeker verilmediğini kaydeden Vesile, "Grevde olan tutsakları ilk günden bizden ayırdılar. Meyve suyu gelmiyordu, şeker üç ay gelmedi, yoğurt iki ay gelmedi. Bize grev sürecinde verdikleri şeyler de kokuyordu. Verdikleri bütün ayranları döküyorduk. Grev bittikten sonra tutsakları hastaneye götürdüler ama sadece kan almışlardı. Serum dahi vurmadılar tutsaklara. Aynı gün iki arkadaşımız gece kötü olunca onları yeniden hastaneye götürdüler ama kelepçeyi çıkarmadıkları için muayene etmeden cezaevine yeniden getirdiler. 145 gün grevde olan 6 tutsak vardı onlara grevin bitiminde ilk gün yemek olarak kuru fasulye verdiler. Doktorların grev sonrası verdiği reçeteye gardiyanlar el koyuyor ve ‘biz ne istersek siz onu yersiniz’ diyorlardı. Aradan kaç ay geçti ama hala tutsaklar tedavi edilmedi. Çoğunun vücudu şişmeye başladı. Uzak bir yer olduğu için aileler de sürekli görüşe gelemiyor. O yüzden tutsakların durumu sürekli kontrol edilemiyor" dedi.