SODA: Kadın üniversitesi değil ‘kadın-erkek eşitliği’ için çalışmak lazım

  • 10:31 9 Temmuz 2019
  • Güncel
HABER MERKEZİ - SODA, AKP Geneli Başkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘Kadın üniversitesi’ fikrine ilişkin açıklama yayınlayarak, “Kadınlara yönelik suni gündemler yaratılmaktan vazgeçilmeli, gerçek sorunlar üzerine ‘kadın-erkek eşitliğini’ sağlayacak politikalar üretilerek uygulanmalıdır” dedi.  
 
AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı “Türkiye’de kadınlara özel üniversite kurulması” fikri tepki çekmeye devam ediyor. Tayyip Erdoğan’ın söylemlerine ilişkin açıklama yayınlayan Sosyal Dayanışma Ağı (SODA), Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye’de “kadınlara özel üniversite kurulması” fikrini, çağdaş ve laik değerlere, kadın erkek eşitliğine, bunları esas alarak çıkarılan Eğitim-Öğretim Birliği Kanunu’na aykırı ve kabul edilemez bulduklarının altını çizdi. 
 
SODA yayınladığı açıklamada şunları kaydetti: 
 
“Japonya’da, kadın üniversiteleri 100 yıl önce kurulmaya başlandı. Karma üniversite teklifi reddedildiği için, kadınlara özel üniversiteler açıldı. Ancak, kadın üniversiteleri Japonya’daki cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldırmaya yetmedi. Japonya bugün, 149 ülkenin yer aldığı Toplumsal Cinsiyet Uçurumu (2018) raporunda, pek çok az gelişmiş ülkenin de altında, 110. Sırada yer alıyor.  
 
‘Toplumsal cinsiyet rolleri bir cendere gibi kadınları sıkıştırıyor’
 
Türkiye ise yaklaşık 100 yıl önce karma eğitime geçti. Bugün üniversitelerde okuyan öğrencilerin yüzde 46,5’ini kadınlar oluşturuyor. Akademisyenlerin de yüzde 44,4’ü kadın. Buna rağmen Toplumsal Cinsiyet Uçurumu (2018) raporunda 149 ülke arasında 130. sıradayız.  Çünkü toplumsal cinsiyet rolleri bir cendere gibi kadınları sıkıştırıyor. Her dört kadından üçü istihdama katılamıyor, sağlık hizmetlerine erişimde güçlük çekiyor, ‘erkek meslekleri’ olarak kabullenilen alanlara yönlendirilmiyor, kamuda ve özel sektörde yönetim kademelerine ilerlerken engelleniyor, milletvekili ve belediye başkanı olmakta güçlük çekiyor. 
 
‘Japonya’da kadınlar kendilerini ilgilendiren yasalarda söz sahibi değiller’
 
Japonya, kadınların siyasete katılımında Türkiye’nin bile oldukça gerisinde (Japonya 125., Türkiye 106. sırada). Yani, Japonya’daki kadınlar da Türkiye’dekiler gibi kendilerini ilgilendiren yasaları çıkarmada ve yerel yönetimlerde söz sahibi değiller. Kadın ve erkeklerin birlikte eğitim yapması, bir gerekliliktir. Eğitim, toplumsal cinsiyet rollerini pekiştiren en önemli araçtır. Kadın ve erkeğin birbirinden soyutlanması; iletişim kurma, birbirini anlama, birlikte üretme pratiklerini ortadan kaldıracaktır. Türkiye’de zaten sağlıksız olan, arkadaşlık, sevgili olma ve eşlik ilişkilerini daha kötüye götürecektir. Devletin daha da ‘erkekleşmesine’ yol açarak, kadına yönelik şiddeti ve kadın cinayetlerini arttıracaktır. Kadın üniversiteleri, ‘kadın mesleği, erkek mesleği’ kabullerini de arttıracak, kadınların pek çok alana girmesinin önünü kesecektir.
 
‘Suni gündemler yaratılmaktan vazgeçilmelidir’
 
Hangi amaçla gündeme getirildiği belli olmayan ‘kadın üniversitesi’ konusundan önce devletin çözmesi gereken çok önemli kadın sorunları bulunmaktadır. Kadın işsizliği, kadına yönelik şiddet, kadın yoksulluğu, çocuk yaşta evlilik, kadın katillerine iyi hal indirimleri, nafaka hakkının elden alınmaya çalışılması bunlardan yalnızca birkaçıdır. Kadınlara yönelik suni gündemler yaratılmaktan vazgeçilmeli, gerçek sorunlar üzerine ‘kadın-erkek eşitliğini’ sağlayacak politikalar üretilerek uygulanmalıdır.”