MARDİN - Cizre’de sokağa çıkma yasakları döneminde yaralandıktan sonra AİHM’in tedbir kararı sonrası hastaneye kaldırılan Helin Öncü, hakkında açılan davada tek bir somut delilin bulunmamasına rağmen “Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar” gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

 

Şırnak’ın Cizre ilçesinde sokağa çıkma yasakları döneminde kaldığı Sur Mahallesi’nde yaşanan çatışmalarda yaralanan Helin Öncü, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) hakkında tedbir kararı vermesinin ardından mahalleden çıkarılarak hastaneye kaldırılmıştı. Uzun süre kendisinden haber alınamayan ve gündemde yer alan Helin’i hastaneye üç kadın ulaştırmıştı. Hastaneye kaldırılmasının ardından taburcu edildiği gün gözaltına alınan Helin hakkında Şırnak 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından ‘ Örgüt üyesi olma’ iddiasıyla dava açılmıştı. Geçtiğimiz günlerde 5’inci duruşması görülen Helin’e, iddianamedeki deliller baz alınarak TCK’nın 302’nci maddesi olan  “Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar” iddiasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.

 

AİHM’in tedbir kararıyla hastaneye kaldırıldı

 

Sokağa çıkma yasakları sırasında üniversite okuduğu İzmir’den Cizre’ye gıda yardımı yapmak için gelen Helin kaldığı Sur Mahallesi’nde çıkmak isterken 21 Ocak tarihinde sırtından aldığı kurşun darbeleri ile yaralandı. Yaralandıktan sonra mahallede bulunan yurttaşlar tarafından bir eve götürülüp ilk müdahalesi yapılan Helin, kısa sürede basında gündem oldu. Avukatların başvurusuyla AİHM kısa sürede Helin için tedbir kararı verdi. Verilen tedbir kararının ardından Helin hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı. Taburcu olduğu ilk gün gözaltına alınan Helin hakkında zaman kaybetmeyen Şırnak 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi, Helin hakkında ‘terör örgüte üye olma’ suçlamasıyla dava açtı.

 

Vekille görüşen Helin’in babasını ‘Helin’ diye kayıtlara geçtiler

 

İddianamede tanık olarak ifade veren üç kişi ilk ifadelerini işkence altında verdiklerini kaydetse de iddianamede ilk ifadeler esas alındı. Mahkeme heyeti ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının gerekçesini şu şekilde sıraladı: “Sanığın tişörtünde antimon elementi bulunduğunun kriminal raporla tespit edildiği, yine sanığın kayıp şahıs olarak arandığı ve İzmir üniversitesinde okumakta iken silahlı örgüte katılığı yönünde bilgilerin mevcut olduğu, HTS analiz raporunda sanığın, hakkında devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçundan soruşturma ve kovuşturması bulunan ve yakalama kararı çıkarılan Faysal Sarıyıldız ile 36 kez görüşmesinin olduğu, bunun gibi çok sayıda hakkında PKK/KCK silahlı örgüte üye olma suçundan soruşturma ve kovuşturması bulunan şahıslarla görüşmesinin olduğunun tespit edildiği,

 

Ağırlaştırılmış müebbet cezası aldı!

 

Sanık üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini beyan etmişse de hedef şahısların yaptığı görüşme içeriklerinde sanığın güvenlik güçleri ile girdiği çatışmada yaralandığına ilişkin beyanları, Metin Yümlü isimli şahsın DEM-GENÇ üyesi şahısların hendek ve barikatlarda silahlı ve el bombalı vaziyette nöbet tuttukları yönündeki beyanları, sanığın da DEM-GENÇ üyeleri ile birlikte Cizre ilçesine gelmesi, girdiği çatışmada yaralanması ve üzerinden antimon elementinin tespit edilmesi birlikte değerlendirildiğinde sanık savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik beyanlar olduğu açıktır. Sanığın kuruluş amacı ülke topraklarını bölmek olan örgütü PKK ve bunun uzantısı niteliğindeki örgütlere Cizre ilçesinde katıldığı bu örgütler içerisinde faaliyet gösterdiği ve örgüt hiyerarşisinde yer alıp DEM-GENÇ üyesi olarak Cizre ilçesinde meydana gelen çatışmalara katılarak çatışmada yaralandığı anlaşılmakla, sanığın eylemine uyan TCK 302/1 maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmiştir. Sanığın 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanununun 3. maddesinde belirtilen terör suçu ile cezalandırılmış olması sebebiyle 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanununun 5/1. maddesi uyarınca artırım yapılarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildi.”

 

Avukatlar verilen cezaya itiraz etti

 

Avukatlar verilen kararın hukuk sisteminin açık bir şekilde çöktüğünü, delil olmadan sırf o dönemde Cizre’de kaldı diye müvekkillerine böyle bir ceza verildiğinin altını çizdi. Avukatlar, “Cizre'de yaşayan vatandaşlara gıda yardımı yapmak için giden ve sokağa çıkma yasağı ilan edildiğinde dolayı bir daha ilçeden çıkamayan Helin Öncü ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. Dosyada müvekkilin aleyhine tek bir delil olmamasına rağmen babasının yaralandığı dönemde Faysal Sarıyıldız ile 36 kez görüşmüş olması  delil olarak kabul edildi. Ve bu görüşmenin Helin tarafından yapıldığı iddia edilmiş lakin Helin’in yaralanmasında babasının  Helin’in hastaneye kaldırılması için faysal ile görüşmüştür. Bu karar hukuk sisteminin ne kadar çöktüğünü açık bir şekilde gösteriyor. Bu karara karşı itiraz için Antep istinaf mahkemesine başvuruda bulunduk” dedi.