Kürt Dil Platformu: Yaşamın her alanında ana dilimizle konuşmalıyız

  • 13:41 15 Mayıs 2019
  • Güncel
DİYARBAKIR - Kürt Dil Platformu, 15 Mayıs Kürt Dil Bayramı'na ilişkin yaptığı basın açıklamasında, "Kürt dili bizlerin kimliği, onuru ve varlığımızdır. Bu nedenle Kürtler yaşamın her alanında dillerine sahip çıkmalı ve kendi dillerinde konuşmalılar" dedi.
 
Kürt Dil Platformu, 15 Mayıs Kürt Dil Bayramı'na ilişkin Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti'nde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya platform üyeleri katıldı. Açıklamayı platform adına Şerifxan Ciziri okudu. 15 Mayıs 1932'de Şam şehrinde Mîr Celadet Bedirxan ve arkadaşları birlikte Hawar dergisi çıkardığını anımsatan Şerifxan, bu derginin yıllarca gerek edebiyat gerek ise de kültür alanında çok önemli hizmetlerde bulunduğunu ifade etti. Hawar dergisinin Kürt dili açısından önemli bir miras olduğunu belirten Şerifxan, Kürt Dil Bayramını Hawar dergisinin çıkışına borçlu olduğunu dile getirdi. 
 
'Asimilasyona karşı her alanda Kürtçe konuşulmalı'
 
Kürt dilinin yoğun asimilasyon politikalarına maruz bırakıldığını belirten Şerifxan, "Kürt dili bizlerin kimliği, onuru ve varlığımızdır. Bu nedenle Kürtler yaşamın her alanında dillerine sahip çıkmalı ve kendi dillerinde konuşmalılar. Siyasi alanlar toplantılarını ve eylem, etkinliklerini Kürtçe almalı. Yazarlarımız Kürtçe yazılar kaleme almalı, sanatçılar ise çalışmalarını Kürtçe yürütmeli. Halkımız düğünlerini ve kutlamalarını kendi ana dillerinde yapmalı. Din alanındaki çalışmalarda Kürtçe verilmeli. Gerek camilerde gerek ise de yas ve mevlitlerde Kürtçe konuşulmalı ve dini vecibeler ana dilde gerçekleştirilmeli. Otobüs duraklarında, çarşılarda, pazarlarda, kendi dilimiz ile konuşmalıyız. Çocuklarımız için okullarda Kürtçe dilleri seçilmeli, eğitimleri ana dillerinde yapılmalı" önerilerinde bulundu.
 
'Kürt doğduk, Kürt olarak yaşamak istiyoruz'
 
Şerifxan, son olarak ise Kürt Dil Platformu olarak sürdürülen asimilasyon politikalarına karşı hükümete çağrılarda bulundu. Kürt dilinin resmi eğitim dili olması gerektiğinin altını çizen Şerifxan, hükümete, "Gelişimlerin bu denli fazla olduğu bu dönemde Kürt dili üzerindeki baskıların hala devam etmesi ayıp bir durum değil midir?" diye sordu. Şerifxan şöyle devam etti: "Kürt dili için kurumlar açılmalı. Adliyeler ve cezaevlerinde Kürt dili ile ilgili sorunlar yaşanmasın. Kürt dili artık serbestçe konuşulsun. Dil kurumları ve Kürt dilinde yayın yapan basın kurumları üzerindeki baskılar kaldırılsın. Eğer asimilasyon bir insanlık suçuysa neden insan haklarına karşı yöntemlerle dillerin yok edilmeye devam ediliyor. Siyasetçiler politikalarını ırkçılık üzerinden evrensel değerler üzerinden geliştirilsin. Kürt dili ülkemizde resmi dil olmalı. Biz Kürt doğduk ve eskiden beri varız ve Kürt olarak yaşamak istiyoruz. Ve biz asimile olmayı istemiyoruz."
 
Açıklama platform üyelerinin gazetecilerin sorularını yanıtlaması ardından sona erdi.