İSTANBUL - Açlık grevindeki çocuklarına ve yakınlarına Bakırköy Cezaevi önünde ses olmak isteyen aileler, yine polis tarafından engellendi. Açıklama yapan anneler, onurlu bir barış için direndiklerini belirterek, “Kürt halkı çözümsüzlüğü kabul etmiyor. Barışın mimarı İmralı’dadır. Her gün alanlarda barışı temsil eden beyaz tülbentlerimizle zulüm görüyoruz” dedi.

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridinin kaldırılması talebiyle çocukları açlık grevinde olan aileler, nöbet tutmak için bugün bir kez daha Bakırköy Kadın Cezaevi önünü gitmek istedi. Ailelere, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Hasan Özgüneş, Saruhan Oluç ve Züleyha Gülüm’ün yanı sıra birçok yurttaş destek verdi. E-5 Otoyolu kenarında toplanan aileler, buradan cezaevi önüne yürümek istedi. Aileleri burada durduran polis, eylemin yasak olduğunu ileri sürerek cezaevine geçişlerine izin vermeyeceğini ve dağılmamaları halinde müdahalede bulunacağını belirtti. 

 

Bugün Anneler Günü olması nedeniyle cezaevi önüne çiçek bırakmak isteyen tutsak yakınları ve annelerine polis, hiçbir şekilde cezaevi önüne yürütmeyeceklerini söyledi. Emniyet yetkilileriyle görüşen HDP'li vekil ve avukatların "Slogan atılmayacak. Oturuma eylemi olmayacak. Sadece çiçekler bırakılacak" demesine rağmen polis yine de izin verdi.

 

‘Birçok anne bugün gözaltında’

 

Aileler burada bir süre bekledikten sonra HDP Bahçelievler İlçe Örgütü binasına kadar yürüdü. İlçe binasında açıklamada bulunan HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Esengül Demir, tüm annelerin Anneler Günü’nü kutlayarak sözlerine başladı. Normal şartlarda Anneler Günü için çocukların annelerine gittiğini ancak bugün annelerin çocuklarına gittiğini belirten Esengül, "Bizler de annelerimizi yalnız bırakmamak ve birer çiçek vermek için bugün yanlarındaydık. Birçok anne şuan gözaltında. Bunların çoğu beyaz tülbentli anneler” dedi.

 

‘Tecrit Türkiye halklarına, demokrasisine uygulanıyor’

 

Ardından HDP Şırnak Milletvekili Hasan Özgüneş konuştu. "Cennet annelerin ayakları altındadır" cümlesinin sadece sözde kaldığını dile getiren Hasan "İnsanlığı özgürleştirecek olanlar kadınlardır. Son 4 yıldır İmralı üzerindeki tecrit daha da artarak devam ediyor. Tecrit sadece Öcalan'a değil tüm Türkiye halklarına, demokrasisine uygulanıyor. 40 yıldır direnen Kürt halkı var. Bu günde AKP-MHP her ne kadar zulüm ederse etsin Kürt halkı bu zulüm karşısında her zaman direnecektir. Anneler altın harflerle tarihteki yerini alacak. Annelerin mücadelesi bize bir ışık oldu. Elbette bu mücadelede kazanan biz olacağız. Cesaretimiz var umudumuz var biz kazanacağız" ifadelerini kullandı. 

 

‘Beyaz tülbentlerimizle zulüm görüyoruz’

 

Ardından konuşan Barış Anneleri İstanbul Meclisi üyesi Perihan Akbulut ise, yıllardır barış, eşitlik diye haykırdıklarını dile getirdi. 7 bin annenin çoğunun bu gün açlık grevinde olduğunu hatırlatan Perihan, şöyle devam etti: “Bu ülkede adalet kalmamıştır. Biz el ele verip çocuklarımıza sahip çıkmazsak kimse sahip çıkmaz. Ailelere sesleniyorum; Herkes çocuklarına sahip çıksın. Kürt halkı çocuklarına sahip çıksın. Emine Erdoğan’a sesleniyorum; O bir kadın, anne ve bu ülkenin Cumhurbaşkanı onun eşi elini vicdanına koyup annelerin yanında yer almalıdır. Başımızdaki beyaz tülbentleri görüyor. Oda Kürdistan topraklarından gelen biridir. Bu beyaz tülbentlerin barış tülbentleri olduğunu biliyor. Savaşı bitiren tülbentler olduğunu biliyor. Ama biz her gün alanlarda beyaz tülbentlerimizle zulüm görüyoruz. Bu zulüm Erdoğan’ın imzası altında yaşanıyor. Adalet onlara da lazım. Cumhurbaşkanı ve bu ülkede yaşayan herkese lazım.”

 

‘Kürt halkı çözümsüzlüğü kabul etmiyor’