Şehriban Aslan-Rengiz Azizoğlu

 

DİYARBAKIR - Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nde 63 gündür açlık grevi eyleminde olan Muhammed Kartal’ın annesi Afife Kartal, çocuklarının verdiği mücadeleden güç aldıklarını belirterek, Emine Erdoğan’a şöyle seslendi: “Senin de bir ciğerin var hele kızın ya da oğlun gözünün önünde birkaç gün kaybolsun yemek yemesinler bak dayanabiliyor musun.” 

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle bölge ve Türkiye cezaevlerinde başlatılan süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemi devam ederken, Diyarbakır, Van, Gebze ve Bakırköy cezaevlerinde 15 tutsak ise, 30 Nisan itibariyle ölüm orucuna başladı. Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nde 1 Mart’ta açlık grevi eylemine katılan 21 yaşındaki Muhammed Kartal’ın annesi Afife Kartal, sonuç alana dek evlerinde oturmayacaklarını vurguladı.

 

Muhammed’in nasıl tutuklandığını anlatan Afife, “Çevresinden biri gözaltına alındı ve kendini aklamak için Muhammed’in üzerine birçok asılsız iddiada bulundu. Sonrasında eve baskın yapıldı. Ben o esnada evde değildim. Eve geldiğimde silahı sırtıma dayayıp ve oturttular. Evin halini görünce ‘Allah belanızı versin’ dedim. Bunu deyince özel harekâtçılardan biri ‘çok beddua ediyorsun’ diyerek üzerime yürüdü. Bende ‘Ne suçum ve suçumuz var bunları yapıyorsunuz. Siz böyle yaparsanız bende beddua ederim’ dedim. Sonra Muhammed’in oğlum olup olmadığını sordular. Bana dönüp ‘Oğlunu öldürdüğümüzde getirip önüne atarız’ dediler. Orada tartıştık. Üzerine ifade veren tanık her defasında ifadesini farklı şekilde veriyor ve ifadelerinde çelişiyor. Bundan dolayı oğlum 11 aydır cezaevinde. Allah benim ve oğlumun hakkını onlara bırakmasın sürekli yalan söyleyip duruyor” diye belirtti. 

 

‘Müslümanlık kulağını tıkamakla olmuyor’

 

Oğlunun 1 Mart’tan beridir açlık grevinde olduğunu ve ciddi bir kilo kaybı yaşadığını kaydeden Afife, şöyle dedi: “Kızımı bu mücadelede yitirdim. Oğlumu da yitirmek istemiyorum. Çocuklarımızın talebi gayet açık ve nettir. Çok zor bir şey istemiyorlar. Sadece Muhammed değil Muhammed gibi binlerce çocuğum cezaevinde ve ölüm sınırındalar. Biz anneler olarak onları yaşatmak için tek bir dakika durmayacağız. Emine Erdoğan’a sesleniyorum; Senin de bir ciğerin var. Hele kızın ya da oğlun gözünün önünde birkaç gün kaybolsun yemek yemesinler bak dayanabiliyor musun? Biz Kürt anaları için çocuklarımız için ayakta durabiliyoruz ama sen ayakta dahi duramazsın. Sen Müslüman’ım diyorsun ama Müslümanlık sadece söylemekle baş örtmekle, kulağını tıkamakla olmuyor.” 

 

‘Çocuklarımızdan güç alıyoruz’

 

Ellerinden geldiğince sokaklarda olacaklarını ifade eden Afife, kimsenin, “Benim çocuğum içerde değil zaten niye ses çıkarayım” dememesi gerektiğine dikkat çekti. Afife, cezaevinde yaşanan sorunlara ve tutsakların durumuna değinerek, “Cezaevinde meyve sularını döküp üstüne su koyuyorlar öyle veriyorlar. Bu nasıl bir vicdandır? Çocuklarımız kan kusuyor. Hepsine bakınca ne yapacağımızı, nasıl yaklaşacağımızı şaşırıyoruz. Bu nereye kadar sürecek? Ben sadece kendi oğlum için değil şu an 7 bin çocuğum için bu mücadeleyi veriyorum. Ayrıca çocuklarımız sadece kendileri için değil herkes için bu mücadeleyi veriyor. Biz artık sokaklarda olacağız. Bizi tutuklasalar da öldürseler de geri adım atmayacağız. Çocuklarımızın verdiği mücadeleden güç alıyoruz” diye vurguladı.