İZMİR - Kadın Dayanışma Derneği üyesi Müzeyyen Alpşen, birçok yasal olmayan ama yasalmış gibi görünen uygulamanın olduğunu belirterek,  “Kimse ölmemeli. Ölmemesi için Adalet Bakanlığı’nın bir an önce harekete geçmesi, tecridi kaldırması gerekiyor. Yasalar uygulansa zaten birçok şey de çözülmüş olacak” dedi.

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle binlerce tutsağın açlık grevi eylemi devam ederken, birçoğu kritik aşamayı geride bırakmış durumda. Kadınlar öncülüğünde cezaevleri önünde yapılan eylemlere polis saldırırken, Adalet Bakanlığı ve hükümetin diğer yetkili kurumlarından herhangi bir adım atılmadı. Tecrit kaldırılana kadar eylemlerini sürdürmekte kararlı olan tutsaklardan 15’i, 30 Nisan’da eylemlerini ölüm orucuna dönüştürdü. 

 

Tecridin bir insanlık ayıbı olduğunu ve son bulması gerektiğini ifade eden Kadın Dayanışma Derneği üyesi Müzeyyen Alpşen, dışardaki insanların aksine tutsakların açlık grevleri dışında başka çarelerinin olmadığını vurguladı. 

 

‘Adalet Bakanlığı görevini yerine getirmeli’

 

Bir insanın yakınlarıyla görüştürülmemesinin insan hakkı ihlali ve suç olduğunun altını çizen Müzeyyen, “Çoğumuz yemek yerken açlık grevinde olanlar geliyor gözümüzün önüne. Kimse ölmemeli. Ölmemesi için Adalet Bakanlığı’nın bir an önce harekete geçmesi, tecridi kaldırması gerekiyor” dedi.

 

‘Yasalar uygulansa birçok şey de çözülmüş olacak’

 

Erkek egemen ideoloji tarafından çevrelenmiş durumda olan kadınların tecridi her an yaşadıklarını ancak kadınların hayatın her alanında birbirine değmeye çalıştığını vurgulayan Müzeyyen, “Kadınlar ‘Sen yoksan bir kişi eksiğiz’  diyerek dayanışma ağını örüyor. Bunlar daha çok güçlendirilebilir. Yasalar uygulansa zaten birçok şey de çözülmüş olacak. Önemli olan bizim bunun farkında olmamız. Bugün böyle bir eylem yarın başka bir eylem. İnsanlar birbirine değmediği zaman çok hissedemiyorlar. Biraz da canının yanması gerekiyor. Yemek yerken aklına geliyorsa, birileri aç, birileri haksız yerde içerde diye rahatsız edebiliyorsa zaten arkası gelir” ifadelerini kullandı.

 

‘Yasal haklar fark ettirilmeden unutturuluyor’

 

Birçok yasal olmayan ama yasalmış gibi görünen uygulamanın olduğunu söyleyen Müzeyyen, şunları dile getirdi: “Bizim dişimizle tırnağımızla kendimizi zorla kabullendirerek dönem dönem bedenimizi de ortaya koyduğumuz, bedelini ödeyip yasallaştırdığımız şeyler geriye çekiliyor. Aslında faşizan bir ortam var şu anda. Hukukun uygulanmaması ve sürece müdahale edilmemesi daha zor günleri doğuracaktır. İnsanların kendilerine ve etrafındakilere karşı güveni azalır. Tek insan ne yapabilir ki. Ancak birlikte olurlarsa güç kazanır. Bir kişi yoksa biz noksanız. Şurada 10 kişi bile olsak en azında birbirimizin farkındayız. Her şeyin başı örgütlenmek.”