Tutsak yakınları: Baskılara rağmen sokağa çıkacağız

  • 16:52 25 Nisan 2019
  • Güncel
DİYARBAKIR - Açlık grevinde olan çocukları için günlerdir eylem yapan ve polis şiddetine maruz kalan tutsak yakınları açıklama yaparak, baskılara rağmen her yerde sokağa çıkacaklarının altını çizdi. 
 
Açlık grevinde olan yakınlarına destek olmak ve seslerini duyurabilmek için günlerdir Diyarbakır E Tipi ve D Tipi Kapalı Cezaevi önünde eylem yapan tutsak yakınlarına polis şiddeti artıyor. Dün D Tipi önünde tutsak yakınlarının yapmak istediği açıklamaya izin vermeyen polisler, anneleri darp ederek otobüslere bindirdi. Tutsak yakınları polis baskısına ve şiddetine karşı Tutuklu Hükümlü Aileleri Hukuk Dayanışma Dernekleri Federasyonu’nda (TUHAD-FED) basın açıklaması gerçekleştirdi. 
 
‘7 bin tutsağın arkasındayım’
 
Açlık grevlerine hiçbir annenin sessiz kalmaması gerektiğini belirten tutsak annesi Remziye Alan, açlık grevi eylemlerinin öncüsü olan Demokratik Toplum Kongresi  (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven’in yanında olduklarını söyledi. Remziye, “Bizim çocuklarımız Abdullah Öcalan’ı irade olarak kabul etmişler ve üzerindeki tecridin kalkmasını istiyorlar. Bizim çocuklarımız böyle bir eyleme başlamışlarsa biz anneler bizim üzerimize düşen de çocuklarının arkasında durmaktır. Eylem etkinlik yapmak herkesin olduğu gibi bizim de hakkımızdır ama polisler her yerde annelere saldırıyor. Polis her yerde bizi engelliyor ama biz Diyarbakır’ın her yerinde eylem etkinlik yeri yapacağız. Biz anneler asla seyirci kalmayacağız ve sokaklarda olacağız. Bir anne evladı için her şeyi yapabilir. 7 bin tutsağın arkasındayım. Bu ülkenin başbakanı, cumhurbaşkanı CPT sessiz kalıyor. Yaşanacak her ölümden onlar sorumludur” diye konuştu. 
 
‘Bedenleri her gün eriyor’
 
Tutsak annesi Yesure Tufan da polislerin annelere yönelik orantısız şiddet uyguladığına vurgu yaparak, şiddetin onlara geri adım attıramayacağını söyledi. Gerekirse her gün cezaevi kapısına gideceklerini söyleyen Yesure, “Biz zulüm görüyoruz, baskı altındayız. Dün çocuklarımızın görüşüne gittik ve çocuklarımız artık ölüyorlar. Dün çocuklarımız için açıklama yapacaktık ama izin vermediler bizi arabalara doldurup gönderdiler. Çocuklarımız duymuyor, görmekte zorluk çekiyor, bedenleri her gün eriyor. Basının gelip bizi çekmesine dahi izin vermediler. Sayın Öcalan üzerindeki tecrit kalkmadan çocuklarımız üzerindeki tecrit de kalkmayacaktır, çocuklarımız açlık grevini bırakmayacaklar. Tecridin kalkması biz annelere iki müjde birdendir. Bizim artık yüreğimiz yanıyor, her gittiğimizde çocuklarımız biraz daha erimiş oluyor” diye konuştu. 
 
‘Çocuklarımızla başımız diktir’
 
Polisler tarafından şiddet gördüklerini aktaran Yesure, “Biz bu zulümleri çok görmüşüz, daha ağırlarına tanık olmuşuz. Bizi bu şekilde yıldıramazlar. Bizi otobüse doldurdular, gönderdiler. Barış anneleri meclisinin önüne götürdüler orada bize hakaret etmeye devam ettiler ama biz pes etmeyeceğiz. Sokağa çıkmaya devam edeceğiz, Kimse bize destek vermese de biz anneler olarak çocuklarımız için her yerde olacağız. Bu bizim değil, Türk devletinin, Erdoğan’ın, adalet bakanının ayıbıdır. Biz aslanların annesiyiz, bizim çocuklarımızla başımız diktir. Sağ olduğumuz sürece çocuklarımızın arkasında duracağız” diye belirtti. 
 
‘Tehditlere boyun eğmeyeceğiz’
 
Tutsak yakını Yaşar Akboğa ise polisler tarafından tehdit edildiğine dikkat çekerek, tutsak yakınları olarak tek taleplerinin tutsakların sesinin duyulması olduğunu belirtti. Yaşar, “Yakınlarımızın durumu iyi değil. Buna rağmen eylemlerini sürdürüyorlar. Biz onların sesini duyurabilmek için sokağa çıkıyoruz ama bize yönelik de büyük bir baskı var. Polisler bugün beni tehdit etti, gün boyunca polisler tarafından takip edildim. Biz bu baskılara ve tehditlere boyun eğmeyeceğiz ama artık herkesin bizim sesimizi duymasını istiyoruz. Cezaevlerinden başka cenaze çıkmadan çocuklarımıza sahip çıkalım” dedi.