
'Gizlilik kararı olayı ört pas etme çabasıdır'
- 12:07 25 Nisan 2019
- Güncel
DİYARBAKIR - Çocuk istismarına ilişkin kadınlar tarafından düzenlenen açıklamada konuşan HDP’li Semra Güzel, “İstanbul’da henüz faillerinin yakalanıp yakalanmadığı dahi belli değil iken, dosyaya gizlilik kararı getirilmesinin nedeni olayı ört pas etme çabasıdır. Bu durum toplumsal çöküştür” dedi.
Tevgera Jinên Azad ( TJA) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi çocuk istismarına ilişkin basın açıklaması düzenledi. HDP İl binası girişinde düzenlenen basın açıklamasına HDP Milletvekilleri Semra Güzel, Saliha Aydeniz’in yanı sıra çok sayıda TJA aktivisti katıldı. İstanbul Küçükçekmece İlçesinde yaşanan istismar suçunun anımsatıldığı açıklamada, devletin istismar faillerini yargılama, topluma ise istismar zihniyetine karşı mücadeleyi arttırma ve çocukların sesi olma çağrısında bulunuldu. Basın açıklamasını katılımcılar adına Semra Güzel okudu.
‘Gizlilik kararı olayı ört pas etme çabasıdır’
Kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet, taciz, tecavüz olaylarına gün geçtikçe yenilerinin eklendiğine dikkat çeken Semra, geçtiğimiz günlerde İstanbul Küçükçekmece’de yaşanan cinsel istismar olayını anımsattı. Henüz faillerinin yakalanıp yakalanmadığı dahi belli değil iken, dosyaya gizlilik kararı getirilmesinin nedeninin olayın üstünün ört pas etme çabası olduğunun altını çizen Semra, bu durumun ise toplumsal çöküş olarak niteledi. Semra, “5 yaşındaki bir kız çocuğuna yapılan bu saldırı toplumsal çöküşün bir göstergesidir. Toplumsal, hukuksal ve yaşamın her alanında mücadele edilmesi gereken bir konu olarak taciz, tecavüz, şiddet olayları hala çoğu zaman sessiz bir şekilde yaşanmaya devam etmekte ve önlenmesi, engellenmesi için ısrarla etkili politikalar üretilmemektedir” dedi.
'Politikalar kadın düşmanlığı üzerinden gelişiyor’
Erkek egemen sistemin hangi dönemde olursa olsun kendi varlığını, kendi devamlılığını kadın bedeni üzerinden devam ettirdiğine dikkat çeken Semra, hükümetin kız çocuklarının erken yaşta evlendirilmesi tartışmalarının, taciz ve tecavüz faillerine ceza indirimi yapılmasının ise bunu meşrulaştıran örnekler arasında olduğunu vurguladı. Semra şöyle devam etti: “Yapılan politikalar kadın düşmanlığı üzerinden geliştirilmektedir. Bu düşmanlığa karşı bir mücadele verilmesi gerekirken hükümetin erkek egemen bir söylemde, pratikte ısrarcı olması, kadınları yaşamdan dışlamaya çalışması, ayrıştıran, küçümseyen, ötekileştiren bir dil kullanması istismar vakalarına, tacize, tecavüze davetiye çıkarmaktadır. Kadın özgürlük mücadelesi veren kadınlar cezaevlerine konulmakta, taciz ve tecavüzün failleri serbest bırakılmaktadır. Küçükçekmece’de yaşanan bu olayın sorumlusu da erkek egemen sistemin dönem sözcülüğünü yapan AKP hükümeti ve uyguladığı kadın düşmanı politikalardır. Şiddet, taciz, tecavüz mücadelesi veren kadın ve çocuk kurumlarının kapatılması, kadın mücadelesi yürüten aktivistlerin tutuklanması toplumdaki erkek egemen zihniyetin daha da derinleşmesine ve yıkımlara yol açmasına neden oldu. Bu zihniyet, bu cinsel istismar davasında da sorumludur.”
'Bu zihniyetten vazgeçilmeli'
Semra, yaşanan cinsel istismar ve tecavüz artışından; Ensar Vakfı’nda 45 çocuğun cinsel istismara maruz bırakılması karşısında "bir kereden bir şey olmaz" diyen hükümetin, istismara uğrayan 12 yaşından büyük çocukların istismar zanlısıyla evlendirilmesi için yasa tasarısı veren iktidarların sorumlu olduğunun altını çizdi. Kadın ve çocukları korumaktan vazgeçmeyeceklerine dikkat çeken Semra, bu olayın bir daha yaşanmaması için bütün yetkilileri ve Türkiye toplumunu bu zihniyetle mücadele etmeye ve bu politikalara geçit vermemeye, çocukların sesi olmaya davet etti.
Açıklama, okunan basın metni ardından son buldu.