ANKARA - Sincan Kadın Kapalı Cezaevi, gazeteci Seda Taşkın’ın tutuklu iken gündeme getirdiği cezaevinde suların paslı aktığını kabul etti. Cezaevi yönetimi mahkemeye gönderdiği yazıda cezaevinde tutsakların kullanımına sunulan suyun tortu ve paslı olduğunu itiraf etti.

 

Sincan Kadın Kapalı Cezaevi, tutsakların ihtiyaçlarını karşılamaları için verilen suyun sağlık açısından risk oluşturabilecek paslı ve tortulu su olduğunu itiraf etti. Aynı cezaevinde bir yıla yakın tutuklu kalan gazeteci Seda Taşkın, Temmuz 2018’de cezaevinde yazdığı mektubunda temel ihtiyaçlarını karşılamak üzere kullandıkları suların paslı aktığını ve bunun da ciddi risk oluşturduğunu gündeme getirmişti.

 

Durumun haberlere de konu olmasının ardından Seda’nın avukatları cezaevi yönetimi hakkında “görevi kötüye kullanma” nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Savcılık, başvuruya dair yürüttüğü soruşturmanın ardından geçtiğimiz günlerde kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.

 

Cezaevi yönetiminden itiraf

 

Ancak soruşturma aşamasındaki yazışmalar, cezaevinin ciddi sağlık sorunları yaratacak bu durumu ortaya koydu.

 

Söz konusu kovuşturma kararına giren yazışmada, cezaevi yönetimi suların tortu ve paslı olduğunu itiraf etti. Söz konusu itiraf kararda şöyle yer aldı: “Ayrıca sıcak suda tortu ve pas oluşması nedeniyle 9 Ocak 2019 tarihinde kurumumuz tarafından su borularının değişimi için Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Bütçe Ödenek Dairesi Başkanlığından ödenek talebinde bulunulmuştur.”

 

Söz konusu durumun Temmuz 2018’de gündeme gelmiş olmasına rağmen Ocak 2019’da boruların değiştirilmesi için bütçe talebinde bulunulmuş olması da dikkat çekti.

 

Seda, aynı mektubunda suya kota uygulamasının da getirildiği ifade etmişti. Kovuşturma kararında insani ihtiyaçların başında gelen suya kota uygulamasının getirildiği yönetim tarafından kabul edildi. Soruşturma kapsamında cezaevi ile yapılan yazışmada cezaevi yönetimi, her bir tutuklu için 120 litre soğuk ve 40 litre de sıcak su olmak üzere toplamda 160 litre su verildiğini kaydetti.

 

Takipsizlik gerekçesi: Delil yetersizliği

 

Savcılık kovuşturmaya yer olmadığı kararını ise, “Söz konusu hususların kurumun idari işleyişinden kaynaklı olduğu, Cumhuriyet Başsavcımızın ceza infaz kurumunun idari işleyişini denetleme, düzeltme, yerindelik denetimi yapma gibi görevinin bulunmadığı, somut olayda herhangi bir kamu görevlisi tarafından görevi kötüye kullanma suçunun işlendiğine dair somut, yeterli, inandırıcı ve her türlü şüpheden uzak delinin mevcut olmadığı” gerekçesine dayandırdı.

 

Kaynak: Gazete Fersude