Açlık grevindeki Yorgun Bektaşoğlu’nun annesi: Herkes sağır, kör, lal olmuş

  • 09:02 8 Nisan 2019
  • Güncel
Safiye Alağaş 
 
İSTANBUL - Manisa Akhisar Cezaevi’nde 86 gündür açlık grevinde olan Yorgun Bektaşoğlu’nun annesi Sabahat Tuncel, tutsakların eylemlerinde kararlı olduklarını ve vazgeçmeyeceklerini belirterek, “Bu kararlılık karşısında, bu sessizlik ölüm getirir. Bir an önce talepleri duyulsun, tecride son verilsin” dedi.
 
Demokratik Toplum Kongresi (DTK)  Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkâri Milletvekili Leyla Güven'in, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle başlattığı açlık grevi eylemi 152’nci gününe girdi. Leyla’nın ardından aynı taleple cezaevlerinde 16 Aralık’ta açlık grevine başlayan tutsakların eylemi 114 gündür devam ederken, 1 Mart itibariyle binlerce tutsak açlık grevine dahil oldu. 
 
‘Herkes sağır, kör, lal olmuş’
 
Manisa Akhisar Cezaevi’nde tutulan Yorgun Bektaşoğlu da, 86 gündü açlık grevinde. 7 yıldır cezaevinde olan Yorgun, Erzurum T Tipi ve Silivri T Tipi cezaevlerinin ardından Manisa’ya sürgün edildi. Annesi Sabahat Tuncel, Yorgun’un durumuna ve taleplerine ilişkin bilgi vererek şunları dile getirdi: “Kimse tutsakları anlamıyor. Bizi duysunlar, görsünler. Bütün anneler adına konuşuyorum. Şuan cezaevlerinde büyük sıkıntılar var. Cezaevinde bütün gençlerin hayatı tehlikede. Bir an önce bir çözüm getirilmesini istiyoruz. Bu tecridin kaldırılmasını istiyoruz. Tecrit şuan bütün halkın üzerinde uygulanıyor. Bunu görmezlikten gelmesinler. Herkes sağır, kör, lal olmuş. Bizim tek talebimiz barıştır.” 
 
 ‘Uyku haram olmuş bana’
 
Bir anne olarak çok zorlandığını ve geceleri uyuyamadığını ifade eden Sabahat, “Çok üzgünüz. Sabaha kadar evin içinde dönüp duruyorum. Kafamı yastığa koyup da uyuyamıyorum. Uyku haram olmuş bana. Biz bu ülkede herkesin kendisini özgürce ifade edebilmesini, kendi dilini konuşabilmesini istiyoruz. Türk, Kürt, Laz, Çerkes hiç fak etmiyor. Bu ülkede yaşıyorsak kendimizi ifade etme hakkımız var. Neyi paylaşamıyoruz? Neyin bölücülüğü yapılıyor? Tek dileğim sesimizi duysunlar. Direnişe ses getirsinler. Leyla Güven’in direnişi 5 ayı geçmiş durumda. Bizi ne zaman görecekler, duyacaklar?” diye sordu. 
 
‘Bu sessizlik ölüm getirir’
 
Ocak ayında görüşe gittiğinde oğlunun açlık grevinde olduğunu ancak kendisine söylemediğini belirten Sabahat, şöyle dedi: “Görüşe gittiğimiz zaman bize bir şeyler ikram ediyorlardı ancak tutsakların hiçbiri bir şey yemedi sadece meyve suyu içtiler. Ben orada açlık grevinde olduklarını anladım. Daha sonra kendileri açlık grevinde olduklarını açıkladılar. Bir an önce sesimizi duymazlarsa, görmezlerse inanın çok hayat kaybedeceğiz. Kimse direnişinden vazgeçmeyecek. Benim oğlum dahil gördüğüm herkes asla vazgeçmeyeceklerini söylüyor. Dolayısıyla bu kararlılık karşısında bu sessizlik ölüm getirir. Bizim insanlarımız nerede? İnsanlarımız derken sadece Kürt halkından bahsetmiyorum. Türkiye’de yaşayan bütün insanlardan bahsediyorum. Bütün anne babalardan bahsediyorum. Bir an önce bizi duysunlar. Bese, bese, beşe.” 
 
‘Endişeliyiz’
 
“Üç aydır evimde yemek pişmez. Pişirmiyorum. Çünkü benim oğlum ve arkadaşları orada açken ben yemek yapıp yiyemiyorum” diyen Sabahat, oğlunu açlık grevinden sonra iki kez gördüğünü söyledi. Tüm tutsakları moralli olduğunu aktaran Sabahat, “Her zaman iyi görünmeye çalışıyorlar. 80 günden fazla aç olan insan ne kadar iyi olabilir. Endişeliyiz. Bize aktardıklarına göre doktor kontrolleri yapılıyor, vitaminlerini alıyorlar. Bu zulme, tecride bir an önce çözüm getirilmesini istiyoruz. Her gün can kayıpları oluyor. Daha fazla can yanmasın. Zindanlarda direnen tüm çocuklarımıza sevgilerimi iletiyorum” diye konuştu.