İSTANBUL - Betonlaşmadan trafik sorununa, sağlıktan eğitim ve ulaşıma kadar her konuda yaşadıkları sorunların giderilmesini isteyen İstanbullular, bugüne kadar erkek belediye başkanlarının yarattığı tahribata dikkat çekerek, “Kadın başkan istiyoruz. Bugüne kadar erkekler yönetti de ne oldu. Bir kadın evi nasıl yönetiyorsa şehri de çok iyi yönetir” dedi. 

 

Eşit temsiliyeti esas alan Halkların Demokratik Partisi (HDP), 31 Mart yerel seçimlerine de eşbaşkanlık sistemiyle hazırlanıyor. Türkiye’nin batısında ise, siyasi patiler neredeyse kadın aday göstermedi. 3 büyük kent olan İstanbul, İzmir ve Ankara’da da erkek adaylar gösterildi. Oysa kent sakinleri, kadın belediye başkanı olmasını istiyor. İstanbul’da sokakta mikrofon uzattığımız kadınlar, neden ve nasıl bir kadın başkan istediklerini anlattı. 

 

‘Toplumsal sorunları göz ardı etmemeli’

 

Belediye başkanının toplumsal sorunları göz ardı etmemesi gerektiğini belirten Gül Kölemen, “Bence belediye, bir çalışmaya başlamadan önce pazar araştırmaları yapıp bu doğrultuda ilerlemelidir. Belediye başkanının kadın olmasını isterim. Benim için kadın her zaman ön planda olmalıdır. Kadınlar genelde hep ikinci plana atılıyor. Bir kadın söz konusu olduğunda insanların bakış açısı genelde ‘Acaba yapabilir mi?’ oluyor. Erkek bakış açısı ile bakılıyor. Erkekler daha başarılı kanısında olunuyor. O yüzden bu bakış açısını kırmak için bence kadın yapmalıdır. Kadınlar yönettikleri kentte görsel farkındalık yaratabilir. Sokak hayvanlarına gösterilen bir ilgisizlik var. Onlara yeteri kadar özen gösterilmediğini düşünüyorum. Özellikle barınaklar ölüm kampı onlar için. Daha iyi çalışmalar yapılabilir” dedi.

 

‘Bir kadın evi nasıl yönetiyorsa şehri de yönetebilir’

 

Yeni dönem belediyelerden beklentisinin olmadığını vurgulayan Aleyna Kotaş, şöyle konuştu: “Ne değişebilir ki. Yeterince hizmet verilmiyor. Çok konuşuluyor ama hiç kimse yoksulun, fakirin yanında değil. Üniversiteyi bitirmiş atamayı bekleyen o kadar çok insan var. Belediyeye bile baktığınızda herkes bir torpille girmiş oraya. Belediye başkanı sürekli vatandaşın yanında olmalı. Sorular sormalı. Sokakta olmalı, dışarı çıkmalıdır. Makamında oturmamalıdır. Kadın olsun isterim. Kadın daha iyidir bence. Erkek oldu da ne oldu şimdiye kadar? Kadınsal bir açıdan bakarak söylüyorum. Bir kadın evi nasıl yönetiyorsa şehri de öyle yönetir bence. Çok da iyi yönetir. Evdeki yükü taşıyabiliyorsa bence her şeyin altından kalkabilir. Bence şuan İstanbul’un eşitliğe ihtiyacı var. Özgürlüğe ihtiyacı var.”

 

‘Yok sayıyorlar, onun için bu haldeyiz’

 

Dezavantajlı gruplara imkan sağlanmasını isteyen Nalan Aşkın, “Onları güçlendirmeleri ve destek vermeliler. Alt yapıyı da ona göre hazırlamalılar. İstanbul’un en büyük sorunu yoksulluk. Sağlık hizmetleri de yeterli değil. Evde bakım hizmetlerini daha yaygın hale getirmeliler. Elbette belediye başkanının kadın olmasını isterim. Ben bir kadın hakları savunucusu olarak istemez miyim? Çünkü kadınlar çok yönlü düşünüyor. Bence denge unsuru aslında kadın. Bu ülkenin yüzde 52’si kadın ama maalesef yok sayıyorlar. Onun için bu haldeyiz” diye belirtti.

 

‘Kadın temsiliyeti sağlanmıyor’ 

 

Süheyla Parlak, yeşil alanın bol olduğu bir mahalle istediğini ifade ederek, şunlara dikkat çekti: “Yeşil alan sorunumuz var. İstanbul’da kesinlikle yeşil alan çok yetersiz. Mevcut alanları da mahvediyorlar. Bu dönüşüm yüzünden örneğin Acıbadem’de hiç yeşil alan yok. Bir de trafik sorunu çok büyük. Belediyelerde kadınların yeterince temsiliyetinin sağladığını hiç sanmıyorum. Çok bilgim yok ama zannetmiyorum. 40 senedir İstanbul’da yaşıyorum. Bir kadın yönetseydi daha güzel olurdu. Kadınların el attığı şeyler genelde güzel oluyor. Sonuçları iyi oluyor. O yüzden kadın olsun isterim.”

 

‘Yeni dönemde hiçbir beklentim yok’

 

Yeni dönemde bir beklentisinin olmadığını kaydeden Birgül Göktürk, “Öğrenciler, bekarlar, tek yaşayan insanlar bu şehirde yaşayamıyor. Yaşamaları imkansızlaştı. Ekonomik olarak da çok zorlanıyorlar. Her gün kadınlar ölüyor. Belediyeler bu konuda bana göre daha farklı önlemler alabilir. Sığınmaevleri imkanı sağlayabilir. Daha iyi korunabilir. İş imkanı sağlayabilirler, şiddet gören kadınların çocuklarına okuma imkanı sağlayabilirler. Bu kadınların erkeklere minnet edip geri dönmesini engelleyebilirler belki. Belediye başkanının kadın olmasını isterim” diye belirtti.  

 

‘Erkeleri değil kadınları görmek istiyorum’

 

Sevgi Bayaner de, çocukların oynayabileceği yeşil alan kalmadığının altını çizerek, şunları söyledi: “Okullar artık beton yığını haline getirildi. Çocuklarımız taş yapıdan çıkıp taş yapılara geri dönüyorlar. İnsanlar seçildikten sonra bir şey yapmıyor. Kadınlar zaten yönetimlerde yer alamıyor. Bu kadar adayın içinde kaç tane kadın var. Yok. Hepsi erkek. Belediye başkanı kadın olsun isterim tabi. Bizim mahalle muhtarımız kadın. Gidip yanında oturabiliyoruz. Ben erkeleri değil kadınları görmek istiyorum. Belediye başkanı erkek olduğu için yanına gidemiyoruz, derdimizi anlatamıyoruz.”

 

HDP’nin eşbaşkanlık uygulamasını sorduğumuz Sevgi, “Burada da olmalıdır. Eşit temsiliyet olsun isteriz” dedi. 

 

‘Evi çok iyi yöneten annem bence kenti de yönetebilir’

 

Öğrenci Berkay Gökçe ise, İstanbul’da öncelikle trafik sorunun çözülmesini istiyor. “Otopark yaparak, yeni park alanları oluşturarak çözülmüyor. Daha kapsamlı daha teknolojik yeniliklere açık bir sistem oluşturulmalı” diyen Berkay, kadın başkan konusunda da şunları söyledi: “Ben tabi ki bu kenti bir kadın yönetsin isterim. Neden olmasın. Eşit olmalıyız bence. Hatta kadının daha iyi yönetebileceğini düşünüyorum. Neden daha iyi yönetir? Annemden biliyorum. Çünkü annem evi çok iyi yönetiyor. Aşırı iyi yönetiyor.”