İSTANBUL - Tecride karşı Taksim Meydanı'nda bir araya gelen HDP Eş Genel Başkanları ve milletvekilleri, İçişleri Bakanı’nın tehditleri ve polis engeline rağmen yürüyüşlerini gerçekleştirdi. Vekiller, tecride karşı daha fazla duyarlılık çağrısı yaparak, “Direniştir bu tecridi kıracak olan ve özgürlükle buluşturacak olan” dedi.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları ve milletvekilleri, PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle 97 gündür açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven'e destek amacıyla dün Taksim Meydanı'nda bir araya geldi. Galatasaray'a yürümek isteyen vekiller, polisler tarafından abluka altına alınarak engellendi. Ancak vekiller, engeli aşarak İstiklal Caddesi’nde yürüdü. 

 

‘Her şeyden önce adam değil insan olmalıdır’

 

HDP Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü, yürüyüşe ilişkin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, “Yürütürsem adam değilim” şeklinde cinsiyetçi tehdidini hatırlatarak, “Her şeyden önce adam değil insan olmalıdır. İçişleri Bakanı’na rağmen biz oturma eylemimizi gerçekleştirdik. Açıklamamızı yaptık. İstiklal Caddesi’nde yürüdük ve orada Leyla Güven’in talebini dile getirdik. Haykırdık. Biz Türkiye’nin huzuru için İstiklal Caddesi’nde sesimizi yükselttik. Bize ‘yürümenize izin vermeyeceğiz’ diyenlere gereken cevabı verdik. Bu direnişi büyüteceğiz. Büyüttüğümüz direnişle başaracağız” dedi. 

 

‘Barış için tecridin kaldırılması gerekiyor’ 

 

Leyla Güven’in talebinin haklı bir talep olduğunu ve Türkiye’nin huzuru, kalıcı barışı için tecridin kaldırılması gerektiğinin altını çizen Ayşe, “Kürt sorununun çözümü için Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kalkması gerekiyor. Müzakere yolunun açılması gerekiyor. Eğer bu ülkede barışın gelmesini istiyorlarsa, Ortadoğu’da etkili olmak istiyorlarsa her şeyden önce Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve Sayın Öcalan’ın özgür olması gerekiyor” diye konuştu. 

 

‘Gerekli duyarlılık sağlanmıyor’

 

“Bugünlerde zulmün en dibini yaşıyoruz” diyen Şırnak Milletvekili Nuran İmir de, “Bu süreçte bir ışık gibi saçan direniş halkasının zeminini yaratan Leyla Güven başta olmak üzere zindanlardaki yüzlerce arkadaşımızı selamlıyorum” ifadelerini kullandı. Tutsakların taleplerinin kendi talepleri olduğunu dile getiren Nuran, şöyle dedi: “Leyla’nın durumu kritik eşiğe gelmiştir. Dünya kamuoyunda belli ses geliştirilmiş olsa da bu faşizm koşularında ne yazık ki istediğimiz oranda gündemleşmiyor. Bu nedenle gerekli bir duyarlılık sağlanmıyor.” 

 

‘Direniştir bu tecridi kıracak olan’

 

Vicdan sahibi olan her insanın bu sürece sessiz kalamayacağını belirten Nuran, “İstanbul onlarca inançları içinde barındıran bir kent. Eşbaşkanlarımızla birlikte bu kentte yürüyüş gerçekleştirmek istedik. Leyla ve arkadaşlarının ne kadar haklı olduğunu bugünkü polis ablukasından anlamış olduk. Bütün dünya bunu gördü. Amacımız tecridi parçalamak, toplumu özgürlük, demokrasi, hak ve hukukla buluşturmaktır. İçişleri Bakanı tehdit söylemleriyle milliyetçi duyguları harekete geçirerek ayakta kalmaya çalışıyor. Bu açıklamanın yorumunu halka bıraktık. Bizler seçilmiş vekiller olarak pratikte cevabını vermiş olduk. Direniştir bu faşizmi kıracak olan. Direniştir bu tecridi kıracak olan ve özgürlükle buluşturacak olan” dedi.