Beritan Canözer

 

DİYARBAKIR - Açlık grevinde 94 günü geride bırakan DTK Eşbaşkanı Leyla Güven’in hem eylemi hem de talebinin bilinçli olarak Hükümet’in gündemine gelmediğini belirten HDP’li Meral Danış Beştaş, “Bilinçli bir sessizlik var. Bu da tecridi görünmez kılmak ve ötelemek için yürütülen bir politikadır” dedi. 

 

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in, 8 Kasım 2018 tarihinde başlattığı açlık grevi 94’üncü gününde devam ediyor. PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik 2015 yılında bu yana süren mutlak tecridin kaldırılması talebiyle Leyla öncülüğünde başlayan açlık grevi eylemi, tüm cezaevlerine yayılırken, Leyla’nın ve açlık grevinde olan bazı eylemcilerin durumu ise kritik. HDP Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, Leyla’nın durumunu değerlendirerek, Hükümet’in taleplere dönük bir açıklama yapmamasını eleştirdi.

 

‘Tecrit görünmez kılınmaya çalışılıyor’

 

Şuana kadar Hükümet’ten doğru açlık grevini konu alan bir açıklama yapılmadığını belirten Meral, bilinçli bir sessizliğin hakim olduğunun altını çizdi. Eylemcilerin talebinin ne kadar hayati ve herkesi ilgilendirdiğini Hükümeti’nde farkında olduğunu kaydeden Meral, “Buna dair 2-3 adım atıldı. Bunlardan biri Mehmet Öcalan’ın İmralı’ya gitmesiydi ikincisi ise Leyla Güven’in tahliyesiydi. ‘Bu 15 dakikalık görüşme tecridin kırıldığı anlamına geliyor mu?’ sorusuna ‘evet’ demek zor. 2016 yılında da açlık grevlerinin ardından küçük bir görüşme yapıldı ve sonrasında yine hiçbir adım atılmadı. Hiçbir hakkı kullanılmadı. Bu da tecridi görünmez kılmak ve ötelemek için yürütülen bir politikadır” dedi.

 

‘Siyasi bir kararla tahliye edildi’

 

Diğer konunun ise tahliye kararı olduğuna işaret eden Meral, tahliye kararının en başından verilmesi gerektiğini ve son süreçte verilen karar için de kimseye teşekkür etmeyeceklerini ifade etti. Leyla’nın cezaevinde açlık grevine devam etmesinin istenmediğini dile getiren Meral, açlık grevinin dünya kamuoyuna yansıdığını bildiklerini ve siyasi bir karar alarak Leyla’nın tahliyesine karar verildiğini söyledi. Meral, “Şuanda onlarca cezaevinde, Strasbourg’da, Hewlêr’de, Erbil’de ve birçok yerde açlık grevleri var, ne yazık ki birçok arkadaşımız da kritik aşamaya ulaşmış durumda. Biz de bu konudaki sessizliğin bitmesini istiyoruz. Hükümet’ten bir yanıt bekliyoruz. Gerçekten bu açlık grevlerinde tek bir arkadaşımızın zarar görmesini kabul edemeyiz ve bunu görmek, yaşamak da istemiyoruz. Tek istediğimiz, tek talebimiz hukuka uyulmasıdır. Başta iktidar yetkilileri olmak üzere herkesi duyarlı olmaya davet ediyorum” çağrısında bulundu. 

 

‘Artık her an çok önemli’

 

Meral, açlık grevi eylemcilerinin durumlarına ilişkin ise şunları söyledi: “Biliyorsunuz Leyla Güven’in durumu kritik aşamaya geçti ve artık her an çok önemli. Diğer arkadaşlarımızın da durumları kötüye gidiyor, hastaneye kaldırılan arkadaşlarımız da oldu ve hiçbir tedaviyi de kabul etmedi. Süreç ilerledikçe tedavisi imkansız sağlık sorunlarına da yol açabilir. Leyla Güven’in durumunu da yakında takip ediyoruz ve git gide daha da kötüleşiyor. Oturamıyor, yürüyemiyor, sıvı almada zorlanıyor, tansiyon ve şeker sorunu da devam ediyor. Diğer eylemcilerde de aynı durumlar söz konusu. Bu nedenle bir an önce adım atılmalı ve altından kalkamayacağımız sonuçlara ulaşmadan çözüme kavuşturulmalıdır.”