Yaşamına büyük bir mücadele sığdırdı: Ferda Cemiloğlu

  • 09:02 10 Eylül 2021
  • Portre
Sema Çağlak - Rozerin Gültekin
 
DİYARBAKIR - Kürt kadın mücadelesindeki rolüyle bilinen iş insanı Ferda Cemiloğlu’nu anlatan DTSO YK üyesi Nevin İl, “Kürt kadınını güçlü kılabilmek için çaba gösterirdi. Birlikten güç doğacağına inanırdı” dedi.
 
Kürt İş insanı Ferda Cemiloğlu, 31 Ağustos’ta İstanbul’da tedavi gördüğü bir hastanede yaşamını yitirdi. Diyarbakır’da Cemil Paşa olarak bilinen köklü bir ailenin çocuğu olarak Şam’da dünyaya gelen Ferda’nın ailesi 1926'da Şeyh Said ayaklanması sırasında Suriye'ye sürgüne gönderildi. Ferda, 12 Mart 1951 yılında Şam’da doğdu. Ferda 7 yaşındayken ailesi, Kuzey ve Doğu Suriye’ye bağlı Cizire bölgesine yerleşti. Burada güçlü ilişkiler geliştiren aile, daha sonra Baas rejiminin iktidara geçmesi ve toprak reformu çıkarması sonucu bölgede bulunan yüzlerce Kürt aile gibi göç etmek zorunda kaldı. Ferda ve ailesi ise bu göç sonrası 30 kilometrelik mayınlı tarlaları yürüyerek, yeniden Diyarbakır’a döndü.
 
Kürtçe, Arapça, İngilizce ve Fransızca bilen Ferda, Türkçesi yeterince iyi olmamasına rağmen Ziya Gökalp Lisesi’nde Türkçe eğitim almak zorunda bırakıldı. Liseden sonra Ankara'da Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nü kazandı. 1978’de evlenen Ferda’nın iki çocuğu var. Öte yandan 1980 yılından bu yana kadın hareketi içerisinde aktif rol alan Ferda, aynı zamanda sivil toplum örgütlerinin çalışmalarında da aktif olarak yer aldı. 2000’li yıllarda Van’da Sığınmacılar ve Göçmenler Derneği’nin Başkanlığı’nı yapan Ferda, Kadın Adayları Destekleme Derneği (KADER), Kadın Dayanışma Vakfı ve Toplumsal Sorunları Araştırma Vakfı gibi sivil toplum  örgütlerinin kuruculuğunu yapan yaptı Ferda ayrıca Tigris İnşaat Şirketi’ne de ortak oldu.
 
Önemli projelere imza attı
 
Ardından Federe Kürdistan Bölgesi’ne yerleşen Ferda, burada da önemli ve çeşitli projelere imza attı. Doğu ve Güneydoğu Kadın Girişimciler Derneği (DOGÜNKAD) kurucularından olan Ferda, bir süredir derneğin başkanlığını yürütüyordu. Kürt birliği ve kadın mücadelesine verdiği emek tüm onu tanıyan arkadaşları tarafından biliniyordu. Ferda, tüm imkanlarını ve gücünü Kürt birliğinin sağlanması ve kadın mücadelesi için kullandı. Bu yönüyle birçok insanın hayatında önemli izler bıraktı.
 
Ferda ile 35 yıldır farklı projelerde yer alan ve yakın arkadaşlarından biri olan Kürt iş insanı Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Yönetim Kurulu (YK) üyesi Nevin İl, Ferda’yı anlattı. 
 
‘Hafızalarımızda pozitif iz bıraktı’ 
 
Ferda ile 90’lı yıllarda Kürt kadın mücadelesinde aktif rol aldığı süreçte tanıştıklarını ve Ferda’nın deneyimlerinden çok faydalandığını söyleyen Nevin, “Ankara Kadın Sığınma Evi’nin ve Kadın Dayanışma Vakfı’nın kuruluşunda yer alan ve kadın çalışmalarında bizden daha deneyimli olan biriydi. Kürt kadını olarak yaptığı çalışmalar bizim için değerliydi ve çalışmalar için bize destek vermesini istedik. O da tüm deneyimlerini ve önerilerini bizimle paylaştı. O dönem çıkardığımız dergide ve dernekleşme çalışmasında çok ciddi katkıları olmuştu. 90’lı yılların zorlu dönemlerinde bizimle dayanışma içerisinde olması bizim için çok anlamlıydı. Hep Kürtlerin birlik çalışmaları içerisinde yer aldı. Bu süre zarfında dostluğumuz devam etti. Sadece benim değil bütün Kürt kadınlarının hafızasında pozitif bir izi var” dedi. 
 
‘İş insanı olan Kürt kadını çok azdı’ 
 
Kadın çalışmaları için sürekli fikir alışverişinde bulunduklarını ama iş dünyasında kadınların üzerinde uygulanan cinsiyet ayrımcılığı için özel olarak istişare ettiklerini belirten Nevin, “Kendisini tanıdığım ilk yıllarda da iş kadını kimliğiyle yaşamını sürdüren biriydi. O dönem iş dünyasında iş insanı kimliğini savunan o kimlikle hayatını sürdüren Kürt kadını sayısı çok azdı. 2000’li yıllarda biz de iş dünyasında yavaş yavaş yerimizi almaya başlayınca bizimle deneyimlerini paylaştı. İş alanında kadınlara saha açmak için ciddi bir emek veriyordu. 2003 yılından sonra Irak’ta iş yaşamını sürdürmeye başladı. Orada da kadınların her alanda yer almasını ve iş yapmasını sağlamak için çalışmalarda bulundu. Bu şekilde ortak çalışmalarımız başladı. Hem iş dünyasında hem de kadın hareketi içerisinde Kürt kadını olduğumuz için yaşadığımız sıkıntıların aşılması için iş birliği içerisinde hareket ettik” diye kaydetti.
 
‘Kadınların birçok sorununa çözüm oldu’
 
Diyarbakır’da Doğu ve Güneydoğu İş Kadınları Derneği’ni (DOGÜNKAD) kurdukları 2010 yılında, Ferda’nın Federe Kürdistan Bölgesi’nin her bir kentinde Kürdistan iş Kadınları Derneği’ni kurduğunu ve bu paralelde iş birliği yaptıklarını dile getiren Nevin, Ferda’nın Türkiye’deki iş kadınlarının Kürt bölgesinden alışveriş yapmasını sağlamaya çalıştığını söyledi. Nevin, “Aynı zamanda bölgedeki kadınlar ihracat alanında çok sıkıntılı bir konumdayken onun desteği ile birlikte kadınların ihracat yapmalarının yollarını açmak için çalıştık. DOGÜNKAD ve Kürdistan İş Kadınları Derneği kardeş kuruluş olarak ortak çalışmalar yürüttü. Başardı da. Katar’daki iş dünyasına birlikte katılarak bölgedeki iş kadınlarının sahasının genişlemesi için çabaladık. Sadece bölgedeki iş kadınlarının sorunları üzerinde duran biri değildi. Kürt kadın birliğinin sağlanması için ciddi çabaları vardı. Hepimize bu birlikteliğin sağlanması için emek sarf etmemiz yönünde telkinlerde bulunurdu” diye belirtti. 
 
‘Kürt kadınının güçlenmesi için çabaladı’
 
Ferda’nın uzlaşarak sorunların çözülmesi için çaba sarf ettiğini, çatışmadan yana olmayan davranışından dolayı herkesin kalbinde iz bıraktığını söyleyen Nevin, Ferda’nın tek felsefesinin diyalog olduğunu vurguladı. Nevin, “Ferda diyalogla çözülemeyecek hiçbir problemin olmadığını düşünürdü. ‘Yeter ki konuşun, konuştuğunuz zaman sorun ne olursa olsun uzlaşılır’ derdi. Kürt kadınını güçlü kılabilmek için çaba gösterirdi. Birlikten güç doğacağına inanırdı. Sadece Kürt kadınları arasında değil Kürtler arasındaki birlik konusunda da davranışı bu şekildeydi. Kürt örgütlerine karşı ilişkileri hep yapıcıydı. Ailesinin geçmişteki misyonunu geleceğe taşıyan kişi rolünü üstlenmişti. İnsanların yan yana durmasının, kendi kimlikleriyle rahat yaşamasının ne kadar gururu verici olduğunu sürekli dile getirirdi. Kürt kadınların yan yana durarak bütün sorunların üstesinden geleceğine inanırdı. Onu genç yaşta tanıdım ama pozitif yaklaşımı benim hayatımda büyük etki oluşturdu. Gidişi büyük bir kayıp ve üzüntü verici” diye ifade etti.
 
 ‘Son sözü o söylerdi’ 
 
Ferda’nın insanları bir araya getirme konusunda olağanüstü öncü rolü olduğunu ve mensup olduğu ailenin de bu tavrında etkili olduğunu sözlerine ekleyen Nevin şöyle devam etti: “Ortak yürüttüğümüz bütün çalışmalarda uzlaşı ve diyalog kültürünün hakim olması konusunda çaba sarf etti. Bir dönem derneğimizin başkanlığını yürüttü. Karma yapılarda toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda yaşının ve Cemiloğlu ailesinin verdiği misyonla da sözünü net, sert ve dik söylerdi. Ama aynı zamanda da bir o kadar yumuşak konuşurdu. Kadın, erkek iş dünyasında çok sert köşeler, uzlaşmaz konular, cinsiyet ayrımcılığı vardır. Onunla yürüttüğümüz çalışmalarda bu konuları çok yumuşak vuruşlarla çözerdik. Son sözü o söylerdi, kimse de itiraz etmezdi. Bir sürü çıkmazdan o şekilde çıktık. İş dünyasında özellikle de Diyarbakır’da iş kadınlarının karma yapılarda güçlü olması için birlikte çaba sarf ettik.”
 
‘Hepimiz için bir örnekti’ 
 
Ferda’nın kendisinde büyük izler bıraktığını söyleyen Nevin son olarak şunları ekledi: “Hepimiz için bir örnekti. Benim idolümdü. 90’lı yıllarda yine bağımsız Kürt kadınları olarak dergi çıkarıyorduk o zaman iş kadınıydı kendisine dergi satmaya gittim. 3-5 tane dergiyi masasına koydum. Bir derginin çıkarma maliyetinin ne kadar olduğunu sordu maliyeti söyledikten sonra 3 dergiyi aldı ve yeni çıkacak derginin kendisi tarafından finanse edileceğini söyledi. Bu tavrı bende iz kalmasını sağladı. Sonraki yıllarda bu etki hep üzerimdeydi. İş dünyasına atıldıktan sonra dayanışma talepleri geldiğinde hep o aklıma gelirdi. Yapabileceğimin 2 katını yapma duygusunu verdi bana.”