İsyanını bilimle buluşturan kadın: Emilie du Chatelet

  • 09:05 12 Nisan 2021
  • Portre
 
HABER MERKEZİ - Kadın olduğu için tezleri görmezden gelinen ancak, eğitimini en iyi derecede tamamlayan ve sayısız kitap çıkaran Fransız matematikçi, fizikçi, filozof, çevirmen olan Emilie du Chatelet, tarihte aynı zamanda kadın hakları savunucusu olarak yerini alır. 
 
Fransa’nın başkenti Paris’te 17 Aralık 1706’da dünyaya gelen Emilie du Chatelet, dilbilimci ve müzisyen Baron Luis Nicholas le Tonnelier’in kızıdır. Eğitimini evde tamamlayan Emilie, çocuk yaşlardan itibaren eskrim, binicilik, jimnastik gibi derslerin yanında sıkı bir eğitim almaya başlar. 12 yaşına geldiğinde Latince, İtalyanca, Yunanca ve Almanca’yı akıcı bir dille konuşan Emilie, felsefe, matematik, edebiyat ve bilimsel konularda eğitim almasına karşın danstan hoşlanır, arp çalar, opera şarkıları söyler. Emilie, aristokrat bir aileye mensup olduğu için dönemin önde gelen bilim insanları ve matematikçileri evlerine gelir. Çocuğundaki yeteneğin farkına varan babası da onu bu insanlarla tanışır. Emilie, kendisinin fizik ve matematiğe karşı ilgisi bu dönemlerde başlar. 
 
Kadın olduğu için başvurusu reddedilir
 
Marquis Florent-Claude du Chastellet-Lomont ile 12 Haziran 1725 yılında evlenen Emilie, kraliyet mahkemesine katılan ilk kadın üye unvanını kazanır. Bilime olan merakı bu dönemde devam eden Emilie, aldığı ek dersler ile bilgilerini geliştirir. Emilie, 20 yaşına geldiğinde eğitimini sürdürebilmek için Fransız Bilimler Akademisi’ne başvurur, ancak kadın olduğu için başvurusu reddedilir.  
 
Bilim ve felsefeye ilgi duyar 
 
Evliliği sırasında aktif bir sosyal yaşama sahip olan Emilie, 1733 yılında Fransız yazar ve filozof olan Voltaire ile tanışmasının ardından eşini terk ederek onunla birlikte yaşamaya başlar. Bu birliktelik Emilie’nin bilim ve felsefeye duyduğu ilgiyi verimli çalışmalarla beslemesine yardımcı olur. Voltaire’in de korumasını elde eden Emilie, 1734 yılında yayımladığı Felsefe Mektupları ile otoritelerin dikkatini çeker.
 
Fransız Akademisi tezini basar 
 
Fransız Akademisi’nin ödüllü bir yarışması için hazırladığı “Dissertation Sur la Nature et la Propagation du Feu (Tabiat ve Ateşin yayılması üzerine tez)” adlı çalışması ile yarışmaya katılsa da istediği değeri göremez. Emilie, birinci olamamasına rağmen Fransız Akademisi tezin basılmasını kabul eder. 
 
Çevirisini yaptığı kitap klasikleşir
 
Emilie’nin en önemli eseri Newton’un Philosophiae Naturalis Principia Mathematica’sı (Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri)  “Principia” adlı eserinin Fransızca’ya tercümesidir. Emilie, bu projeye Alexis Claude Clairaut’nun nezaretinde 1745 yılında başlar ve bir bölümü 1756 yılında basılır. Kitabın ön sözünü arkadaşı Voltaire yazar. Eserin tamamı ölümünden sonra, 1759 yılında basılır.  Kitap Fransa’da uzun yıllar okutulur ve klasikler arasına girer. 
 
Kendi fikirlerini ve doğruluğunu anlatır
 
Emilie, hareket eden cismin enerjisinin Isaac Newton’un inandığı gibi kütlesi ile doğrudan orantılı olmadığını, kütle ve hızının karesi ile orantılı olduğunu (E=mv2) ile gösterir.  Gottfried Leibniz'in görüşünü duyan Emilie, bu görüşü araştırmaya başlar. Gottfried’e göre hareket halindeki cisimlerin içinde bir canlılık vardır. Buna Vis Visa (Yaşam Kuvveti) adını verir. O zamanlar bunu dikkate alan yoktur. Gottfried, bir cismin enerjisinin kütlesi ile hızının karesinin çarpımına eşit olduğuna inanır.  Gottfried’in fikirlerini, Willem's Gravesande isimli Alman matematikçi deney yaparak doğrular. O zamanlarda Newton'ın yanılma ihtimalini kimse dikkate almaz. Dolayısıyla Emilie’yi de kimse dikkate almaz. Bütün karşı çıkmalara rağmen bu fikirleri ve doğruluğunu anlatır.
 
Her alanda bilgisi vardır
 
Her ne kadar fizikçi matematikçi olarak tarih içinde adından söz edilse de, doğa felsefesi, tanrı, din konularında kendisine ait birçok felsefi makale ve kitap yayınlanan Emilie, bunun yanında çekim yasasından yola çıkarak ay ve dünya arasındaki ilişkide yorum yapabilecek astronomik bilgilere de sahiptir.
 
‘Başlangıç yoksa tüm bilgimiz görecelidir’
 
Bilginin deneyimle doğrulanmasının gerekliliğini vurgulayan Emilie, “İnsan bilgisini ve eylemini ön planda tutan evrensel ilkeler evrensel bir varsayımın gerekliliğini iddia eder, çünkü böyle bir başlangıç yoksa tüm bilgimiz görecelidir” der. 
 
‘Kadınlar eğitim görmeli’
 
Aynı zamanda kadın hakları savunucusu olan Emilie, Hollandalı filozof Bernard de Mandeville’in ‘Fables de Bees’ (Arıların Masalı) adlı eserini Fransızcaya çevirirken yazdığı önsözde, kadınların mutlaka erkekler gibi eğitim görmelerini savunur. Manastırlar yerine kolejlere gidilmesini savunan Emilie, şuna dikkat çeker: “Kadın ve kızlarımıza iyi bir eğitim sağlamadığımız takdirde sanat ve bilimde onların parlamasına mani olur, toplumumuzun ilerleyişini önleriz.” 
 
Erkek baskısına karşı harekete geçer
 
Kadınların toplumda erkeklerin baskılarına maruz kalmalarına karşı olan Emilie, görüşlerini en azından kendi çevresine iyice duyurmak ve yaymak için çeşitli ‘gösteriler’ düzenler. Bazı davetlere açık ve çarpıcı elbiselerle giderek yanına yanaşan erkeklerin cehaletlerini ortaya koymaya çalışan Emilie, bazen de yine aynı yerlere, göğüslerini açık bırakarak ve üstlerine çeşitli makyajlar yaparak gider.
 
Voltaire ile olan beraberliğini Fransız Devrimi’nin ünlü şairlerinden Jean Francois de Saint Lambert   için bitiren Emilie, ve Jean ile birlikte yaşamaya başlar.  Emilie, Jean’dan olan çocuğunun doğumu sırasında 10 Ekim 1749 yılında emboli nedeniyle Lunéville de yaşamını yitirir. 
 
‘Ben kendi doğrumdan sorumluyum’
 
Emilie, ataerkilliğe karşı isyanını Prusya kralı Büyük Frederick’e şu sözlerle anlatır: "Beni kendi meziyetlerimle ya da meziyetlerimin olmaması ile değerlendirin, fakat beni şu büyük generalin, bu büyük bilginin, Fransa’da parlayan bir yıldız veya meşhur bir yazara eklenti olarak görmeyin. Ben kendi doğrumla tüm söyledikleri ve yaptıkları ile sadece kendisine sorumlu olan bütün bir kişiyim. Henüz karşılaşmamış olmama rağmen benden bilgisi daha fazla olan metafizikçi veya filozoflar olabilir. Ancak, onlar da beşeri zafiyetleri olan insanlardır. Dolayısıyla, tüm faziletlerimin toplamını aldığımda, itiraf etmeliyim ki, kimseden aşağı kalmamaktayım."