Eda'yı katleden erkek için ATK'den istenilen rapor hazırlanmadı!

  • 16:52 12 Aralık 2018
  • Hukuk
İZMİR - Eda Okutgen'i katleden Uğur Bunyak'ın yargılandığı dava, akıl sağlığına dair istenilen rapor Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'ndan gelmediği için tekrar ertelendi. 
 
İzmir'de 30 Kasım 2014´te yeniden barıştığı eski eşi Eda Okutgen'i katleden Uğur Bunyak hakkında görülen davanın 10'uncu duruşması Bayraklı Adliyesi 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu adına Hilal Susuz, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Emine Şentüfekçi ve Eda'nın babası Abdullah Okutgen ile avukatı dahil oldu. Sanık Uğur Bunyak, Bandırma T Tipi 1 No'lu Kapalı Cezaevi'nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
 
Geçen duruşmada hakimin sorularına cevap vermeyen sanık Uğur Bunyak hakkında, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 4'ncü İhtisas Kuruluna gönderilerek akli sağlığının yerinde olup olmadığı hususunda rapor düzenlemesi istenmişti. ATK 4. İhtisas Dairesine gönderilen belgelerin karşılığı olarak şimdiye kadar rapor düzenlendiğine dair bilgi gelmediğinden, bu hususun sorulması için yazı yazılması kararı alındı. Duruşmada sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilerek, bir sonraki duruşma 30 Ocak 2019 tarihine ertelendi. 
 
Ne olmuştu? 
 
İlaç firmasında çalışan Eda Okutgen, boşandığı eski eşi Uğur Bunyak ile akrabalarının ısrarı üzerine tekrardan bir araya geldi. Uğur Bunyak, yeniden barıştığı Eda'yı katletti. 
 
Tutuklu yargılanan Uğur Bunyak'a ömür boyu hapis cezası verilmiş ancak sanık avukatlarının "cezai ehliyeti" olup olmadığının araştırılması için verdikleri dilekçe dikkate alınarak dava Yargıtay tarafından bozuldu. Yeniden yargılanmasına karar verilen sanık Uğur Bunyak için mahkeme heyeti, sanığın cezai ehliyetinin olup olmadığına dair İstanbul Adli Tıp Kurumundan gelecek olan raporun beklenilmesine karar verip duruşmayı ileri bir tarihe ertelemişti. 
 
Uğur Bunyak'ın temyiz istemini inceleyen Yargıtay 1´inci Ceza Dairesi, sanığın avukatının talebi doğrultusunda İstanbul Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesine gönderilerek yeni rapor alınması gerektiğini belirterek kararı bozmuştu. Bozma gerekçesinde, sanığın cezai ehliyetinin tam olduğuna ilişkin Manisa Ruh Salığı ve Hastalıkları Hastanesinin 3 Mart 2015 tarihinde verdiği rapor dosyada bulunmasına rağmen, avukatının sunduğu raporlar dikkate alınarak cezai ehliyeti bulunup bulunmadığı konusunda tereddüt oluştuğu vurgulanmıştı.