DİYARBAKIR - Tutuklu gazeteci Kibriye Evren, iki farklı suçlamayla hakkında açılan davanın ilk duruşmasında tahliye edilmedi.

 

Diyarbakır kapsamlı 9 Ekim'de yapılan ev baskınları ile gözaltına alınan Gazeteci Kibriye Evren'in yargılandığı davanın ilk duruşması Diyarbakır Adliyesi 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu üyeleri, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekilleri Remziye Tosun ile Semra Güzel, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanları, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral, kadın gazeteciler ve ailesi katıldı. “Örgüte üye olma” ve “Örgüt propagandası yapma” gerekçeleriyle yargılanan Kibriye'ye yaptığı haberler de suç delili olarak sunuldu. 

 

'Gazeteciyim, mesleğim yargılanıyor'

 

Kibriye Kürtçe yaptığı savunmasında gazeteci olduğunun altını çizerek, mesleğinden ötürü yargılandığını vurguladı. Gazetecinin görevlerini mahkemeye hatırlatan Kibriye şunları kaydetti: “Gazetecinin görevi haber yapmaktır, doğruları yazmaktır, haber kaynaklarıyla, halkla iletişime geçmek ve diyalog kurmaktır. Mesleğimle ilgili yurt dışına da çıktım ve gittiğim yerlerde haberler yaptım. Gizli tanıkların hakkımda verdikleri ifadeler doğru değildir ve kabul etmiyorum. Üzerime ifade verenler mesleğimi lekelemek istiyorlar. Mesleğimi illegal gösteriyorlar ama ben legal bir iş yapıyorum yasal bir kurumda çalışıyorum. Bir kadın ajansında çalışıyorum. Her parti, kurum ve kuruluş ile görüşmelerim oluyor ve haberlerini yapıyorum. TJA’da bir kadın kurumudur ve gidip haberini yapıyorum. Suçlamaları kabul etmiyorum ve tahliyemi talep ediyorum. Sosyal medya hesabımda paylaştıklarım farklı ajansların yaptığı haberlerdir." 

 

Savcılık tutuklanma istedi 

 

Kibriye'nin savunma yapmasının ardından savcı tutukluluk halinin devamını istedi. Savcılık Kibriye’nin tutukluluk halinin devamını şu gerekçelerle istedi: “Tutuklama tedbirinin ölçülü olması ve adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı nazara alınarak tutukluluk halinin devamına karar verilmesi kamu adına talep ve mütalaa olunur.” 

 

Savcının talebine karşı savunma yapan Avukat Pirozhan Karali, müvekkilinin gizli tanıkların ifadelerine, yurtdışı giriş çıkışlarına ve sosyal medya paylaşımlarına dayanılarak yargılandığını belirterek, Kibriye'nin yasal çerçevede mesleğini yaptığını ifade etti. Pirozhan, "Müvekkilim yurtdışına haber yapmak için çıkmıştır ve yaptığı haberlerde önünüzdeki dosyaya eklenmiştir. Sosyal medya paylaşımları da illegal ve yasak paylaşımlar değildir. Müvekkilim yapılan haberleri retweetlemiştir ve eğer bu haberler suçsa haberi yapan hesaplar hakkında bir soruşturma başlatılmalıdır. Bu hesaplar resmi hesaplar ve hala haber yapmaya devam ediyorlar. 2010'da ele geçirilen flaşta elde edilen verilerde herhangi bir ses kaydı, görüntü, el yazısı yok. O dosyadan tutuklu bulunan kimse de yok. Bu da göz önünde bulundurulmalıdır" diye belirtti. 

 

Duruşma ertelendi 

 

Pirozhan gizli tanık olarak ifade veren 'Cesur Yürek' kod isimli kişinin 4'üncü ve 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde tanıklığının düşürüldüğüne de dikkat çekti. Ardından mahkeme heyeti karar için duruşmaya ara verdi. 

 

Aranın ardından mahkeme, gizli tanıklar Ezhel, Firar ve Cesur Yürek'in beyanlarının tespiti amacıyla celse arasında hazır edilmeleri için, tanık koruma şube müdürlüğüne müzakere yazılmasını istedi. Mahkeme heyeti, Kibriye’nin tutukluluk hali devamına karar vererek duruşmayı 10 Ocak 2019 tarihine erteledi.