
‘Bana vurduğu ellerinin kelepçeleneceği gün için yaşıyorum’
- 14:53 22 Kasım 2018
- Hukuk
İSTANBUL- Evli olduğu erkek tarafından cinsel saldırıya ve şiddete maruz kalan Merve Tula bugün görülen duruşmada, “Ben bana vurduğu ellerinin kelepçeleneceği gün için yaşıyorum” dedi. Duruşma hayati tehlikenin olduğu beyanı doğrultusunda gerekli tedbirlerin istenmesine karar verilerek, 19 Aralık’a ertelendi.
Evli olduğu erkek tarafından cinsel saldırıya maruz bırakılan, tehdit edilen, yaralanan ve her biri için de davacı olan Merve Tula’nın şikayetiyle başlayan ‘kasten yaralama’ davasının 3’ncü duruşması Bakırköy Adliyesi 40. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma başlamadan önce Sanık Ercüment Tula’nın avukatı Ecem Başdoğmuş, basının ve kadın platformlarının davaya katılımından dolayı duruşma salonunu önünde polislere, “Benim davamda gazetecilerin ne işi var. İzlemesinler davayı. Günlerdir sürekli televizyonlarda dönüyoruz. Beraat alacağım davadan açıklama yapmak zorunda kalıyorum” diye tepki gösterdi.
Duruşma kimlik tespitiyle başladı. Sanık Ercüment Tula’ ise duruşmaya katılmadı.
Tehdit…
İlk olarak savunmasını gerçekleştiren Merve, evli olduğu erkek tarafından darp edildiğini ve tehdit edildiğini belirterek, “Bağcılar Mahallesi’nde işyerinde tartışmamız başladı. Ardından işyerinden çıktığımızda beni darp ederek, ‘Bir gün seni öldüresiye döveceğim’ dedi. Sürekli olarak bir tehdit ile karşı karşıyaydım” diye konuştu. Ercüment Tula tarafından işyerinde de darp edildiğini söyleyen Merve, darba uğradığı sırada kör noktada kaldıkları için kamera kayıtlarının olmadığını ancak görgü tanıkları olduğu için mahkeme heyetinden tanık olarak dinlenilmesini talep etti. Ardından Ercüment Tula’nın kardeşi Mihriban Tula tanık olarak ifade verdi. Mihriban olayın olduğu tarihte orada olmadığını ancak önceye dayalı tartışmalarından haberdar olduğunu dile getirdi.
Ardından sanığın avukatı söz alarak hemen hemen her gün asılsız iddialar nedeniyle karakolda ifade verdiklerini belirterek, “Asılsız iddialar basına da yansımakta. Basındaki bilgilerin çoğu gerçeği yansıtmamakta bir kısmı da çarpıtılmıştır” diyerek Ercüment Tula’nın suçsuz olduğunu iddia etti.
‘Bu sıkıntılardan sonra bebeğini düşürdü’
Tanık olarak katılan Merve’nin annesi Kezban Başarır’da kızının eve geldiğinde bütün vücudunun mosmor olduğunu belirtti. 2’nci tanık Merve’nin sığınma evinden oda arkadaşı olan kadın da, “Vücudundaki morlukları gördüm. Merve ile tanıştığımızda hamileydi. Bu sıkıntılardan sonra bebeğini düşürdü” dedi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu(KCDP) adına Ayşen Ece Kavas da söz alarak davaya müdahillik talebinde bulundu. Ayşen mahkeme heyetine İstanbul Sözleşmesi’ni ve GREVIO tarafından geçtiğimiz aylarda yayınlanan kadına şiddet raporunu hatırlatarak, Türkiye’deki yargının önleyici bir tavır takınmadığını, alınacak her kararın kamu için önemli olduğuna dikkat çekti.
‘Her türlü şiddet ve cinsel istismara maruz kaldım’
Son olarak tekrar söz hakkı alan Merve, “Benim şuan ciddi anlamda hayati tehlikem var. Yakın koruma talep ediyorum. Sanık şahıs beni her an öldürebilir. Ben bana vurduğu ellerinin kelepçeleneceği gün için yaşıyorum. Evliliğimiz boyunca her türlü şiddete ve cinsel istismara maruz kaldım. Tutuklu yargılanmasını talep ediyorum” diye belirtti.
19 Aralık’a ertelendi
Duruşma atılı suçun vasıf ve mahiyeti kanundaki alt ve üst sınırı dosyadaki toplanan deliller, tutuklamanın tedbir oluşu dikkate alınarak tutuklama talebi reddedildi. Dava duruşma zaptının bir örneğinin Avcılar Kaymakamlığı’na gönderilerek hayati tehlikenin olduğu beyanı doğrultusunda gerekli tedbirlerin istenmesine karar verilerek, 19 Aralık saat 11.00’e ertelendi.
‘Bahanelerin gerekçe olarak kabul edilmemesini istiyoruz’
Davanın ardından Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Adliye Binası önünde açıklama yaptı. Platform adına konuşan Ayşen Ece Kavas, “Şuan da eşe karşı nitelikli cinsel saldırı davası devam eden Merve’nin yanındayız. Şimdi de darp ve hakaret davasındaydık. Sığınma evinde beraber kaldığı arkadaşı da tanıklık yaptı. Bu şekilde dayanışma içerisinde olunmasının çok örnek bir davranış olmasını düşünüyoruz. Bu davada şiddeti meşrulaştıracak bahanelerin gerekçe olarak kabul edilmemesini istiyoruz. Davanın takipçisi olacağız” dedi.