ADANA - Adana'da HDK faaliyetlerine katıldıkları gerekçesiyle "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla yargılanan 7 siyasetçi ve sendikacı, örgüt ile ilişkilerinin tespit edilememesinden beraat etti.

 

Adana’da Halkların Demokratik Kongresi’nin (HDK) faaliyetlerine katıldıkları gerekçesiyle yargılanan 7 siyasetçi ve sendikacının 3’üncü duruşması Adana 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Parti Meclis (PM) Üyesi Gülabi Köseoğlu, HDP'li Ayhan Topal ve İbrahim Yakut, Emek Partisi (EMEP) Genel Yürütme Kurulu (GYK) Üyesi Halil İmrek, dönemin Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey Üyesi İsmail Bulca ile Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası  (Tüm Bel-Sen) Üyesi Güven Boğa ve Serkan Zor, “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla yargılandıkları davadan beraat etti. 

 

Tutuksuz yargılanan siyasetçi ve sendikacıların katıldığı duruşmayı,  HDP Adana Milletvekilli Tülay Hatimoğulları, HDK Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Sedat Şenoğlu ve HDP yöneticileri de izleyici olarak takip etti.

 

‘Eylem ve etkinlikler suç sayıldı’

 

İstanbul Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturmada yer alan gizli tanık ifadelerine dayandırılarak, HDK’nin PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın talimatı ile kurulduğu varsayımı üzerinden 2014 yılında soruşturma başlatıldı. Soruşturmadan 3 yıl sonra açılan davada, sanıkların 2012 ve 2013 yıllarında katıldıkları ya da organize ettikleri demokratik eylemler  "örgüt üyeliği"ne suç olarak gösterildi. 

 

Savcı 15 yıla kadar hapis cezası istedi

 

Duruşma,  iddia makamının mütalaasıyla başladı. İddia makamı, sanıkların 2012 ve 2013 yıllarında katıldıkları basın açıklamaları ve demokratik etkinlikleri gerekçe göstererek “örgüt üyeliği" ve "örgüte taban kazandırma" iddiasıyla 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmalarını istedi. Daha sonra avukatlar, iddia makamının mütalaasına karşı savunma yaptı. 

 

‘Tüm sanıklara beraat’

 

Suçlamaları kabul etmeyen avukatlar, müvekkillerinin üzerine atılı suçlamaları ret ederek beraatlarını istedi.

 

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, "örgüt üyeliği” suçunun yasal unsurunun oluşmadığı ve "örgüt ile ilişkilerinin" tespit edilememesinden tüm sanıkların beraatına karar verdi.