Şule Çet’e ilişkin ATK raporu: Katledilmesinde iki kişinin rolü var

  • 12:36 30 Ekim 2018
  • Hukuk
ANKARA  - Şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Şule Çet’in ölümüne ilişkin hazırlanan adli tıp raporuna göre, Şule’nin katledilmesinde Berk Akand ile kim olduğu tespit edilemeyen bir şahısın sorumlu olabileceği belirtildi.
 
Ankara’da şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden Şule Çet’in ölümüne ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebiyle Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Biyoloji İhtisas Dairesi tarafından rapor hazırlandı. Cumhuriyet’te yer alan haberde raporda yer alan bilgilere göre, Şule’nin el tırnaklarından alınan iki doku örneğinden birinin Berk Akand’a ait olduğu tespit edildi. Diğer dokunun ise kime ait olduğu bulunamadı. 
 
Rapora göre, Şule’nin katliamına iki kişinin rolü olduğu iddiasını güçlenirken, incelenen örneklerde diğer şüpheli Çağatay Aksu’ya ait DNA profili tespit edilemediği belirtildi. Ancak raporda yer alan “mukayese edilemeyecek nitelikte tükürük ve dokularda birden fazla erkeğe ait Y-STR DNA’sının olması” ibaresi dikkat çekti.
 
Ne olmuştu?
 
Ankara’da bir plazanın 20. katından şüpheli şekilde düşerek yaşamını yitiren üniversite öğrencisi Şule Çet’in (20) yaşamını yitirmesi sonrasında şüpheliler tarafından delil karartıldığı ortaya çıkmıştı. Soruşturma kapsamında daha önce iki kez gözaltına alınıp serbest bırakılan ancak kamuoyunun tepkisi üzerine 3’üncü gözaltından sonra tutuklanan Çağatay Aksu’nun kolundaki Şule Çet’e ait tırnak izlerinin ilk muayenede doktor tarafından rapora yazılmadığı ortaya çıkmıştı. Şule Çet’in olaydan önce plazaya poşetle girmesine karşın, olaydan sonra yapılan incelemede bahsedilen poşete rastlanmamış, bu durum, dairede delillerin ortadan kaldırıldığını ortaya koymuştu.
 
Daha sonra yapılan incelemelerde, Şule’nin telefonundan ve bilgisayarından alınan imaj örneğinde yapılan incelemede Çağatay Aksu’yu telefonuna “Çağatay bey” olarak kaydettiği tespit edildi. Raporda, ‘Çağatay bey’ tarafından toplam 7 adet gelen giden ve cevapsız çağrının olduğu belirtilirken Şule’nin zanlılar ile arasında herhangi bir SMS yazışmasının olmadığı kaydedildi. Şule’nin telefonunda ve bilgisayarında intihar ve intiharı özendirici herhangi bir bilgiye ise rastlanmadığı kaydedildi.