Safiye Alagaş

 

DİYARBAKIR - İki çocuğunu cinsel istismara maruz bıraktığı için hakkında dava açılan M.A isimli erkek, bir çocuk için 15 yıl hapis cezasına çarptırılırken, diğer çocuğu istismara maruz bıraktığına dair suçlamadan beraat etti. Dava sürecinde tutuksuz yargılanan M.A, mahkeme başkanının mahkûmiyete ilişkin ‘muhalefet şerhi’ koymasından ve çocuğun beyanını esas almamasından kaynaklı olarak hala tutuklu değil. 

 

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde iki çocuğunu sistematik cinsel istismara maruz bıraktığı için Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan M.A. isimli erkeğin yargılandığı davanın 5. duruşması 16 Kasım 2017 tarihinde görüldü. Mahkeme davanın 5’inci duruşmasında M.A. isimli erkeğe 15 yaşındaki çocuğuna yönelik istismar suçundan beraat kararı, 16 yaşındaki çocuk için ise "Çocuğun cinsel istismarı" suçundan 15 yıl hapis cezası vermişti. Dava boyunca tutuksuz yargılanan M.A.’nın dosyası İstinaf Mahkemesi’ne gönderilmiş bu süre zarfında yine tutuksuz yargılanmasına karar verilmişti.

 

Davanın gerekçeli kararını açıklayan mahkeme, çocukların şikâyetine ve beyanlarına yer verdi. Sanık M.A. ise ifadesinde kendisini eşi ve çocukları üzerinden aklamaya çalıştı.

 

Somut delil elde edilemediği gerekçesiyle beraat

 

Tüm delilleri değerlendiren mahkeme, sanığın 15 yaşındaki çocuğa yönelik işlenen cinsel istismar suçuna yönelik olarak “Anne ve baba boşanma sürecinde olduğu için etkilenmişti” diyerek ve şikayeti 16 yaşındaki ablasından hemen sonra yapmaması gerekçe gösterilerek, inandırıcı delil olmadığı belirtildi. M.A, çocuğun beyanını esas almayan eril yargının kararı doğrultusunda 15 yaşındaki çocuğuna yönelik işlediği cinsel istismar suçundan beraat etti. 

 

Mahkeme, 16 yaşındaki çocuğun ilkokula gittiği tarihten itibaren sistematik cinsel istismara maruz bırakıldığını, çocuğun büyümesiyle babası olan sanığın eylemlerinin normal bir baba çocuk ilişkisi içerisinde yapılacak hareketler olmayacağını kavraması üzerine karşı çıktığını belirtti. Mahkeme, bu nedenle sanığın çocuğa yönelik sistematik şekilde “Çocuğun basit cinsel istismarı” suçunu işlediğinin anlaşıldığı için cezalandırılmasına karar verildiğini açıkladı.

 

‘Sanığın savunmalarına itibar edilmemiştir’

 

Mahkeme, cinsel istismar eylemlerinin özellikle aile arasında olduğu durumlarda ortaya çıkmasının zor olduğuna dikkat çekerek, çocuğun tüm aşamalarda istikrarlı ve benzer beyanlarına itibar edilmesi gerektiğinin altını çizerek, sanığın savunmalarının suçtan kurtulmaya dönük olduğunu bu nedenle savunmasına itibar edilmediğinin altını çizdi.

 

Sanığın cezasında artırım uygulanması için silah kullanması gerek!

 

15 yaşından büyükse ‘cebir’ aranıyor! 

 

Mahkeme, “Çocuğun basit cinsel istismarı” suçundan sanığa verilen cezanın sanığın sistematik olarak gerçekleştirdiği eylemlerinin en son olarak gerçekleştirdiği dönemde mağdurun 15 yaşından büyük olduğu hatırlattı. Mağdurun suç tarihinde yaşının 15 üzerinde olduğu gerekçesiyle verilen cezanın yarı oranında artırımın uygulanabilmesi için sanığın eylemini ancak silah sayılan araçlarla gerçekleştirmesi gerektiği, ancak mağdurun beyanlarında sanığın silah kullanmadığını söylediğini, bu nedenle yarı oranında artırım koşullarının oluşmadığını ileri sürdü.

 

15 yıl hapis cezası verildi

 

16 yaşındaki çocuk için sanığın kastının yoğunluğu ile şahsi ve sosyal durumu dikkate alan mahkeme sanık M.A. hakkında 8 yıl hapis cezası verdi. Sanığın eylemini kızı olan mağdura yönelik gerçekleştirmesi nedeniyle sanığa verilen cezada yarı oranında artırıma giderek cezayı 12 yıl, sanığın eylemlerini mağdura yönelik birden fazla kez olacak şekilde tekrarlaması nedeniyle takdiren dörtte bir oranında artırarak sanığa toplam 15 yıl hapis cezası verdi.

 

Mahkûmiyete şerh koydu!

 

Kararda sanığın 15 yaşındaki çocuk için verilen beraat kararını oybirliğiyle, 16 yaşındaki çocuk için ise verilen mahkûmiyet kararının oy çokluğu ile verildiğini açıkladı.

 

Fakat mahkeme başkanı sanığın mahkûmiyetine ‘muhalefet şerhi’ koydu. Şerhin gerekçeli karasında ise; sanığın çocuk ile aynı çatı altında yaşaması ama buna rağmen istismara tanıklık eden kimse olmaması ve çocuğun istismarı annesine anlatmaması bahane edildi. 

 

Mahkeme başkanı çocuğun beyanına inanmıyormuş! 

 

Sanığın, kızlarının dışarı çıkmalarına pek yanaşmadığını bu nedenle kızları ile karşı karşıya geldiğini vurgulayan mahkeme başkanı, olayın ortaya çıkış zamanı çocuğun soyut anlatımlarda bulunduğunu, olaya ilişkin yer, zaman, nasıl gibi herhangi somut beyanın bulunmadığını, sanığın çocuğa yönelik cinsel istismar eyleminin sabit olduğu yönündeki görüşe katılmadığını açıkladı.

 

Ne olmuştu?

 

Bağlar ilçesinde ailesi ile birlikte aynı evde oturan 16 yaşındaki çocuk 23 Aralık 2016 tarihinde okuldaki öğretmenine 6 yıldan bu yana babasının sistematik cinsel istismarına maruz bırakıldığını anlattı. Öğretmenin durumu çocuğun ailesine anlatması üzerine, anne şikâyetçi oldu. Çocuklar Aile ve sosyal Politikalar İl Müdürlüğü tarafından koruma altına alınırken gözaltına alınan baba M.A. çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı. 25 gün tutuklu kaldıktan sonra M.A.  avukatının tutukluluğa yönelik yaptığı başvurusu ardından tahliye edilmişti. Sanığın serbest bırakılmasına ilişkin çocukların avukatları ve Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Komisyonuna Bağlı avukatların yaptığı itiraz reddedilmişti.

 

Başlatılan soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame Diyarbakır 7. Ağır ceza mahkemesi tarafından kabul edildi. İddianamede M.A. hakkında iki çocuğuna yönelik "Çocuğun cinsel istismarı" suçundan ayrı ayrı 8 yıl dan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyordu. Dava boyunca M.A. tutuksuz yargılandı. Dava sonucunda 15 yıl hapis cezasına çarptırılan M.A. halen tutuklu değil.