Nuriye mahkemeye çıktı: Çaresiz kaldığım için Aziz’i vurdurttum

  • 16:49 5 Şubat 2018
  • Hukuk
DİYARBAKIR - Çocuk yaşta zorla evlendirilen Nuriye Demir, evli olduğu erkek tarafından sistematik şiddet, işkence, cinsel saldırı ve tehdide maruz bırakıldı. Ailenin ‘uzlaştırma’ çabaları ile her seferinde şiddet sarmalına itilen Nuriye, “Eşe karşı tasarlayarak öldürmeye azmettirme” suçundan müebbet hapis istemi ile ilk kez hakim karşına çıktı. Aziz’le boşanmak istediğini ancak kendisini ve çocuklarını öldürmekle tehdit ettiğini dile getiren Nuriye, çaresiz kaldığı için Aziz’i başkasına vurdurttuğunu ifade etti.
 
Diyarbakır'da 14 yaşında zorla evlendirildiği erkek Aziz Demir tarafından sistematik işkenceye maruz bırakıldığı için Aziz'i yaralaması için tuttuğu İ.Y. isimli erkeğin Aziz’i öldürmesi sonrası 'Eşe Karşı tasarlayarak öldürmeye azmettirme' suçundan müebbetle yargılanan Nuriye Demir'in davasının ilk duruşması görüldü. Diyarbakır 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanık Nuriye Demir, Aziz'i öldüren İ.Y. yardım ettikleri iddia edilen Ö.G. ve H.Y. hazır edilirken Aziz'in ailesi de katıldı. Sanık Nuriye'nin avukatı Gevriye Atlı, Hatice Demir ve diğer sanık avukatları duruşmada hazır bulundu.
 
Sistematik işkenceyi bir kez daha anlattı
 
Tanık Raziye Demir, Aliye Yiğit Hasan, Uğur Demir  adliye koridorunda hazır bulundu. Kimlik tespitinin ardından Nuriye'nin savunmasına geçildi. Yaşadıklarını anlatmaya başlayan Nuriye, "Nereden başlayacağımı bilmiyorum. 19 yıldır evliyim 19 yıldır şiddet görüyorum. Benzin döküp yakmaya çalıştılar. Ahırın içindi kürekle dövdü, elektrik vermeye çalıştı" dedi. Yaşadıklarının anlatırken zor anlar yaşayan Nuriye, Aziz’in kendisine ve çocuklarına cinsel içerikli görüntüler izlettirilmeye çalışıldığını izlemedikleri için şiddete maruz bırakıldıklarını vurguladı. 
 
’19 yıldır yaşadıklarıma herkes gözlerini kapattı’
 
Aziz’in kendisini başkalarıyla yaşadığı ilişkilere dahil etmek istediğine dikkat çeken Nuriye, bunu kabul etmediği süreçlerde ise Aziz’in fiziki ve sözlü şiddetine maruz kaldığını söyledi. 
 
Nuriye, yaşadıkları karşısında İstanbul’da yaşayan ağabeylerinin yanına gittiğini ancak kimsenin kendisine destek olmadığını dile getirdi. Nuriye ayrıca Aziz’in kızını cinsel istismara maruz bıraktığını, kızının kendisine durumu anlattığını ancak inanmadığını daha sonra istismar olayını kendi gördüğünü ve inanmaya başladığını ifade etti. Aziz’in ayrıca kendisini fuhuşa zorladığının altını çizen Nuriye, 19 yıl boyunca maruz bırakıldığı işkenceye herkesin gözlerini kapattığını belirtti.
 
‘Çaresiz kaldığım için ölmesini istedim’
 
Yeğeni olan H.Y.'den evini boyaması için kendisine bir boyacı bulmasını istediğini onunda İ.Y. getirdiğini vurgulayan Nuriye sonrasında İ.Y.'ye ile eşini vurup yaralaması için anlaştığını parayı belirtti. Olay tarihinde kendi hattının kapalı olması nedeniyle kızı A.'nın telefonundan İ.Y. ile görüştüğünü mesajları ise okuma yazması olmamasından kaynaklı 10 yaşındaki çocuğuna yazdırdığını aktaran Nuriye, çocuklarının İ.Y., ile yaptığı görüşmeden haberi olmadığının altını çizdi. Aziz’le boşanmak istediğini ancak kendisini ve çocuklarını öldürmekle tehdit ettiğini dile getiren Nuriye, çaresiz kaldığı için Aziz’i başkasına vurdurttuğunu ifade etti.  
 
Ardından Nuriye'nin Avukatı Gevriye Atlı, alınan darp raporlarını ve kızını darp ettiği için Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın belgelerini mahkemeye sundu.
 
İ.Y, Aziz’i vurmadığını iddia etti 
 
Daha sonra İ.Y.'nin savunmasına geçildi. İ.Y., Ö.G.'nin arkadaşı olduğunu olayla ilgisi olmadığını olay günü tesadüfen yanında olduğunu ve Aziz'i vuracağını söylediğini Ö.G.'nin kendisini vazgeçirmeye çalıştığını beyan etti. Para için teklifi kabul ettiğini söyleyen İ.Y., kendisinin Aziz'i vurmadığını Nuriye'nin vurduğunu suçu üstlendiğini ileri sürdü.
 
Nuriye'nin yeğeni H.Y. ise daha önceki ifadesinin geçerli olduğunu olayla bir ilgisinin olmadığını söyleyerek, İ.Y.'yi  Nuriye'nin evini boyaması için tanıştırdığını başka bir bilgisinin olmadığını söyledi.
 
Nuriye şiddet görmemiş! 
 
Ardından Aziz'in babası Yavuz Demir ve kız kardeşi Nurşen Demir söz alarak sanıklardan şikayetçi olduklarını davaya katılma talebinde bulunduklarını vurguladı. Nuriye'nin bayramın ikinci günü kendisine Aziz'i öldürteceğini söylediğini belirten Yavuz, Nuriye'nin şiddet görmediğini ileri sürdü.
 
Çocuklar: Annemiz olay sırasında yanımızdaydı 
 
Ardından tanık olan çocuklar H.U. D., M.U.D.'nin ifadesinin alınması için duruşması salonu boşaltıldı. Yaşadıklarını anlatan çocuklar babalarının annelerini ve kendilerini sürekli şiddete maruz bıraktığını ve annelerinin bu nedenle birçok kez komşulara sığındığını anlattı. Babalarının ablaları A.'yı bir kez boğmaya çalıştığını bağırmalarıyla babalarına engel olduklarını belirten çocuklar, annelerinin kendilerini korumak için dışarıdan kapıyı kilitleyip anahtarı kapının altından verdiğini vurguladı. Çocuklar ayrıca olay günü silah sesi duydukları sırada annelerinin yanlarında olduğunun altını çizdi.
 
Mahkeme dosyada şüpheli olan A. hakkında çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan dava dosyasıyla birleştirilmesine karar verdi. Ardından iddia makamı tüm sanıkların tutukluluk hallerinin devamını ve dosyadaki eksiklilerin giderilmesi için davanın ileri bir tarihe ertelenmesini talep etti. Söz alan sanıklar ise tahliyelerini talep etti.
 
‘Devlet kadını koruyamıyor’
 
Avukat Hatice Demir müvekkilinin çok ağır koşullarda yaşadığını bu nedenle kendince çözüm aradığını belirterek, "Müthiş bir feodal yapı vardır, aile bağları arasında boşanmak istese dahi boşanamaz, bu adam illa ki boşanmak istiyorsa neden boşanma davası açmadı. Ortada başka bir şey vardır. Buradaki çocuklar gerçeği söyleyen kişilerdir. Diğer şahıslar doğru söylemiyor. Kadın çocuklarını korumak için kapıyı kilitlemeye çalışıyor. Koruma kararında bulunuyor. Devlet kadını koruyamıyor" dedi.  
 
Mahkeme avukat savunmalarının ardından ara verdi. Aranın ardından Nuriye, H.Y. ve İ.Y. kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin bulunması nedeniyle tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Ö.G.'nin ise suç vasfının değişme ihtimali tutuklu kaldığı süre göz önüne alarak  hakkında yurt dışına çıkış yasağı getirilerek tahliyesine karar verdi.
 
Mahkeme Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’ne ve Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazılarak Nuriye'nin müşteki olarak karakollara başvurduğu tüm evrakların bir örneğinin gönderilmesini istemesine karar vererek, davayı 20 Mart tarihine erteledi.