
Yargıtay’dan Ceylanpınar davasında verilen beraat kararını bozma talebi
- 12:30 22 Temmuz 2021
- Hukuk
ANKARA - Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, “çözüm sürecini bitirdiği” yönündeki tartışmalara konu olan Urfa’nın Ceylanpınar ilçesinde iki polisin öldürülmesi ile ilgili davada verilen beraat kararının bozulmasını istedi. Tebliğnamede, beraat kararlarına ilişkin, “eksik inceleme ve araştırmayla hüküm kurulduğu” belirtildi.
“Çözüm sürecinin” sona ermesi ile ilgili tartışmaların odağındaki suikasta ilişkin yargılamada, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, tebliğnamesini 29 Haziran tarihinde verdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, sanıklar hakkında verilen beraat kararlarına ilişkin, “eksik inceleme ve araştırmayla hüküm kurulduğu” değerlendirmesini yaptı, kararların bozulmasını istedi. Tebliğnamede; dosyada, cinayetleri organize edenin “PKK terör örgütünün Ceylanpınar Gençlik yapılanması YDGH” olduğunun belirtildiği aktarıldı. Olaydan 2 buçuk yıl sonra yakalanan sanık Mustafa S.’nin de “YDGH’nin Ceylanpınar sorumlusu olduğu” ve “saldırının emrini verdiği” belirtildi. Mustafa S. hakkında, Ceylanpınar cinayetlerinin de içinde bulunduğu suçlamalar üzerinden “2017/39643 sayılı” soruşturma yürütüldüğünü kaydederek, Mustafa S.’ye ilişkin bu soruşturmadaki “delillerin” dosyaya konulması istendi.
Dijital materyalleri inceleme talebi
Sanıklardan alınan dijital materyallerin bir kısmında inceleme yapılmadığını ve imajlarının alınmadığının belirtildiği tebliğnamede, “… el konulan tüm dijital materyallerin Siber Daire Başkanlığınca fiziksel imajları alınmak suretiyle eksikliklerin giderilerek materyal içeriklerinin ve cep telefonlarına takılarak kullanılmış GSM hatlarının tespitinin gerektiği” belirtildi.
Baz haritasının incelenmesi
Tebliğnamede; sanıkların telefonlarının baz hareketlerinin haritasının çıkarılması, ölen polislerin evinin çevresindeki HTS kayıtlarında belirlenen “kullan at” GSM hatlarının tespit edilerek, incelenmesi gerektiği belirtildi. Savcı, sanıklar hakkındaki baz kayıtlarının haritasının çıkarılmasında dikkat edilmesi gereken yerleri maddeler halinde açıklarken, öldürülen iki polisin arkadaşı polis memuru E.G.’ye ait baz kayıtlarının haritasını istedi. Savcı, tebliğnamesinde, “sanıklar veya maktullerle iletişimleri olması halinde bu hatların ve telsiz kestirmesinin yapıldığı bölgenin, baz hikayesinde sanıklarla ve maktullerle varsa baz irtibatlarının da gösterilmesinin istenmesini” talep etti.
Kriminal inceleme talebi
Savcı, sanıkların suçlanmasına yönelik deliller arasında gösterilen ve üzerindeki parmak izleri sanıklarla eşleşmeyen polislerin evinin 100 metre ilerisinde bulunan sigara izmaritlerinin de “tekrar Ankara Jandarma veya Polis Kriminal Laboratuvarı’na gönderilerek DNA analizi yaptırılmasını” istedi. Tebliğnamede; Feyyaz Yumuşak’ın ölü olarak bulunduğu salondaki zemin üzerinde ele geçirilen ve “üzerinde inceleme yapılmayan 9 milimetrelik fişeğin” balistik ve kriminal incelemesinin de yapılması gerektiği belirtildi.
Sabah gazetesi haberine yer verildi
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bozma talebinde; Sabah Gazetesi’nin internet sitesinde yayınlanan bir habere de yer verildi. Haberde, “22 Temmuz 2015 günü saat 13:04-13:08 arası terör örgütü mensuplarının olaya dair ve somut olayla uyumlu içerikteki telsiz kestirmesinin” yer aldığı belirtildi. Tebliğnamede, olay öncesi ve sonrasına dair telsiz kestirmelerinin ilgili birimlerden istenip dosyaya konulması gerektiği belirtildi. Savcı, yaşamını yitiren polis memurlarının arkadaşları olan polisler M.D. ve E.G.’nin ifadelerinin çeliştiğine dikkat çekerek, her ikisinin de ayrıntılı beyanın alınması gerektiğini vurguladı.
Ne olmuştu?
Urfa'nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz 2015 tarihinde IŞİD’in gerçekleştirdiği canlı bomba saldırısında 33 kişinin yaşamını yitirmesinin ardından 22 Temmuz günü Ceylanpınar ilçesinde polis memurları Feyyaz Yumuşak ve Okan Uçar evinde ölü bulunmuştu. Olaya ilişkin Urfa 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 4’ü tutuklu 9 sanıklı davada, 1 Mart 2018 tarihli karar duruşmasında polisler ölümüne ilişkin bütün sanıkların beraatına karar verilmişti. Karar, savcılık tarafından Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi’nde temyiz edilmişti. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 18'inci Ceza Dairesi ise 5 Nisan 2019’da yerel mahkemenin verdiği kararı onamıştı. Karar üzerine dosya, Yargıtay’a taşınmıştı.