MARDİN - 2018 yılında ikisi kadın üç kişiyi katleden sanık Mehmet Salih Bulgan'a  “Tasarlayarak öldürme' suçundan 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet cezası verildi. Sanığa silah temin eden başçavuş F.D.'nin de katliamın ardından apar topar emekliye ayrıldığı avukatlar tarafından öğrenildi.

 

Mardin'in Mazıdağı ilçesinde Mehmet Salih Bulgan isimli erkek, Rojda Andiç isimli kadını 2017 yılında henüz 17 yaşındayken okuldan kaçırıp zor kullanarak evlendi. 2018’in Aralık ayında Rojda maruz kaldığı şiddete dayanamayarak ailesinin evine gitmişti. Bunun üzerine Rojda’nın ailesinin evine giden Mehmet Salih Bulgan evde bulunan 2’si kadın 3 kişiyi katletmişti. Rojda’yı maruz bıraktığı şiddetten dolayı hakkında 6 ay uzaklaştırma kararı bulunan Mehmet Salih Bulgan’ın daha önce işlediği bir suçtan dolayı tutuklandığı cezaevinden tahliye olduktan sonra katliamı gerçekleştirdiği açığa çıkmıştı. Mardin 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede sanık Mehmet Salih Bulgan’ın tüfeği o dönem Mazıdağı'nda başçavuş olarak görev yapan F.D.'den aldığını itiraf etmesi dikkat çekmişti.

 

10 Şubat tarihinde Mardin 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında (3’üncü duruşmada) Mehmet Salih Bulgan’a "Tasarlayarak öldürme" suçundan 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Silahı temin ettiği itiraf edilen ve ikinci duruşmada hakkında takipsizlik kararı verilen başçavuş F.D.’nin ise apar topar emekli olduğu avukatlar tarafından öğrenildi.

 

Ne olmuştu?

 

Mardin’in Mazıdağı ilçesinde 2018 yılının Aralık ayında sistematik şiddete maruz bıraktığı Rojda Andiç'in gittiği aile evini basan Mehmet Salih Bulgan burada ateşli silahla Rojda'yı, Rojda'nın annesi ve babasını katletti. Diyarbakır’da yakalanan sanığın tutuklanmasının ardından alınan ifadelerde, Rojda Andiç’in yakınları, sanık Mehmet Salih Bulgan’ın katliamdan iki gün önce silahı, Rojda’ya göstererek tehdit ettiğini söyledi. Mardin 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede sanık Mehmet Salih Bulgan silahı, o dönem Mazıdağı'nda başçavuş olarak görev yapan F.D.'den aldığını itiraf etmişti.

 

Hazırlanan iddianamede başçavuş ile ilgili şu ifadelere yer verilmişti: "Sanık, bu konuşmanın ardından olayı gerçekleştirdiğini, yakalandığı gün Diyarbakır’a kendisini ekip halinde jandarma personellerinin almaya geldiğini, bu ekip içerisinde F.D.’nin ve H.U.’nun da olduğunu belirtmiştir. F.D.’nin kendisine ‘Sen yanmışsın benim de başımı yakma, sana söylediklerimi Rojda söylemiş gibi ifade ver’ dediğini, cezaevine götürülürken araç içerisinde F.D.’nin kendisine, ‘Anneni de oğlunu da görmen için görüşlere ben getireceğim. Ben varken sana kimse karışamaz’ dediğini, kendisine silahı F.D.’nin temin ettiğini beyan etmiştir.”

 

Tüm bu itiraflara rağmen F.D. hakkında 2’nci duruşmada takipsizlik kararı verilmesine avukatlar itiraz etmişti. Avukatların itirazı ise mahkeme tarafından reddedilmişti.