
6 aydır beklenen rapor geldi: Tek suçlu panzer!
- 09:04 2 Nisan 2019
- Hukuk
ŞIRNAK - Silopi’de Furkan ve Muhammed kardeşlerin dava dosyası için Aralık ayından bu yana gelmesi beklenen iş güvenliği ve sağlığı konusunda 3 uzmanın hazırladığı rapor çıktı. Olay yeri keşif raporunda yer alan ifadelerin benzerinin yer aldığı raporda, sanıklar “alt düzeyde tali kusurlu” donanım yetersizliği nedeniyle panzer “asli kusurlu” bulundu.
Şırnak'ın Silopi ilçesinde, 3 Mayıs 2017 tarihinde evlerine giren panzerin altında ezilerek yaşamlarını yitiren Muhammed (7) ve Furkan Yıldırım (6) kardeşlerin ölümüne neden olan zırhlı araç sürücüsü polis Ömer Yeğit ve onu görevlendiren amiri Murat Maden hakkında açılan davanın 8'inci duruşması 2 Mayıs’ta görülecek. Tutuksuz yargılanan 2 polis hakkında "taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 2 yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası isteniyor. Dava dosyası için olay yeri keşif raporundan sonra mahkeme tarafından Aralık ayından bu yana gelmesi beklenen iş güvenliği ve sağlığı konusunda 3 uzmanın hazırladığı rapor da çıktı.
Geçtiğimiz günlerde çıkan raporda, sanıklar alt düzeyde “tali kusurlu” zırhlı araç ise “asli kusurlu” görüldü.
Rapor 6 ay sonra çıktı!
14 Şubat ve 25 Aralık tarihlerinde yapılan duruşmalarda, hazır edilmeyen bilirkişi raporu sonrası iki duruşmadır beklenilen İstanbul Teknik Üniversitesi'nden seçilecek iş sağlığı ve güvenliği konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi heyetinin, sorumluların kusur durumlarının tespiti konusunda istediği rapor çıktı.
Olay yeri raporunda panzer ‘asli kusurlu’ görülmüştü!
Davanın 25 Ekim 2018 tarihinde görülen 5’inci duruşmasında daha önce birçok kez ertelenen "olay yeri keşif" raporu dosyaya eklendi. Raporda, panzerde el freninin bulunmadığı ortaya çıktı. Fren ve direksiyonunda kusur bulunmayan panzer aracı "asli", sanık Ömer Yeğit ve onu görevlendiren amiri Murat Maden'in ise "tali kusurlu" olduğu ileri sürülmüştü. Bunun üzerine mahkeme heyeti, İstanbul Teknik Üniversitesi'nden seçilecek iş sağlığı ve güvenliği konusunda uzman makine, elektrik ve karayolları konusunda uzmanlıkları bulunan 3 kişilik bilirkişi heyetinin, sorumluların kusur durumlarının tespiti konusunda rapor tazmini istemişti. İki duruşmadır beklenen raporun dosyaya eklenmesi ile iddia makamının mütalaa vermesi bekleniyor.
Sanıklar ‘alt düzeyde tali kusurlu’ görüldü!
Bilirkişi raporunda olduğu gibi burada da sanıkların “alt düzeyde tali kusurlu” olduğu ifade edilen raporda, sorunun ve tali kusurlu olan durumun aracın donanım eksikliği olduğu yazıldı. İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyeleri tarafından 11’nci Ağır Ceza Mahkemesi Sayın Hâkimliği’ne denilerek gönderilen raporda şunlara yer verildi:
“Dosya içinde ki tüm delil ve tespitleri ile iddia ve savunmaların incelenerek değerlendirilmesi sonucu;
a-Sanık sürücü Ömer Yeğit’in KTK 42’nci maddesi ve Karayolları Trafik Yönetmeliği gereği sürücünün bulunması gereken Motorlu Araç Sürücü Belgesi’nin bulunmadığı, ancak bu belgenin bulunmayışından ve kendisinin bu konuda ehil ve tecrübeli olmayışından kendisine kusur izafesi uygun görülmemiştir. Zira söz konusu görevi, kendisinin üst makamlarının talimatı ile yapmak durumundadır. Bu nedenle daha önceki raporlarda kabul edildiği gibi baskın bir kusur oranından söz edilmesi uygun görülmemiştir. Her ne kadar bu konuda yeterli eğitim almamış ise de, önemli bir süre zırhlı araç kullanıyor olması nedeni ile yaptığı işin sorumluluğunda ve bilincinde olması, aracın içinde bulunması sırasında motorun stop etmesi halinde çok ani bir şekilde frene basarak aracın hareketini önleyebilmesi gerekirdi. Bu tedbiri zamanında alamamış olmakla birlikte olayda ‘alt düzeyde tali kusurlu’ görülmüştür.
b-Silopi İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde Koruma Büro Amiri olan diğer sanık komiser yardımcısı Murat Maden, henüz bir haftalık söz konusu göreve atanmış olması sırasında söz konusu üstlenebilecek kişileri tanımadan ve bilmeden böyle bir görevlendirmek yapmak durumunda kalması, başka üst düzey bir görevlinin söz konusu atama da imzasının bulunmaması, sistem içinde bir iletişim ve koordinasyon eksikliği olduğunu açıklamaktadır. Dolayısıyla ehil olmayan kişiyi atamış olması nedeni ile sanık Murat Maden’in her ne kadar kusurlu sayılması yerinde görülmüş ise de, yine kusurunun ‘baskın kusur’ derecesinde olmayıp alt düzeyde tali kusur olarak kabul edilmesi, çalışma sistemin gerekli koordinasyonun bulunmaması ve görevi yapacak ehil kişiler bulunmasına rağmen sistem içinde doğru atamanın yapılmamış olmasının sanığın kusur oranını azaltıcı aktör olarak değerlendirmiştir.
Olayın suçlusu donanım yetersizliği olan panzer!
Araç üzerinde yapılan teknik incelemeler sonucu araçta teknik arıza olmadığı belirtilmektedir. Söz konusu araçların sürekli ve düzenli bakımlarının yapılmış olmasına rağmen her an önceden tespit edilememiş bir arızasının ortaya çıkması mümkündür. Bu nedenle olaya aracın aniden stop etmesinin olayda etkili olduğu, bu hususun aracın eksikliğinden kaynaklandığı, teknik bir arıza olarak kabul edilebileceği görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bu nedenle sanık Ömer Yeğit ve Murat Maden olayda ‘alt düzeyde tali kusurlu’, aracın teknik donanımının yetersizliği ve ani arızalı olması olaya etkili olmuştur.”