
Gülser Yıldırım’a 18 yıl ceza istendi
- 13:36 1 Şubat 2019
- Hukuk
MARDİN - 2012 ile 2016 yılları arasında yapmış olduğu konuşmalar gerekçe gösterilerek, hakkında açılan dava kapsamında yargılanan HDP Mardin önceki dönem Milletvekili Gülser Yıldırım hakkında 18 yıl 3 aya kadar hapis cezası istendi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mardin önceki dönem tutuklu milletvekillerinden Gülser Yıldırım hakkında 2012 ile 2016 yılları arasında yapmış olduğu konuşmalardan dolayı hazırlanan 8 fezlekeye ilişkin açılan davanın 10'uncu duruşması görüldü. Gülser Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi'ni (SEGBİS) reddettiği için katılmadı. Duruşmada Gülser’in avukatları hazır bulundu.
7 fezlekeden ceza istendi
Yapılan kimlik tespitinin ardından geçilen duruşmada iddia makamı esas hakkındaki mütalaasını verdi. Suçlamaya konu fezlekelerden birinin mütalaaya konu edilmediğini belirten iddia makamı, 1, 3, 4, 5, 6, 7 numaralı fezlekelerde bahsi geçen konuşmaların kürsü dokunulmazlığını içermediğini savundu. İddia makamı, 1, 2, 3, 5 ve 6 numaralı fezlekelerden Gülser’in "zincirleme örgüt propagandası" iddiası ile cezalandırılmasını, 3 ve 7 numaralı fezlekelerde ayrıca "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" iddiası ile cezalandırılmasını istedi. İddia makamı Gülser’in üzerine atılı "Suçu ve suçluyu övmek" iddiasından ise beraatını istedi. İddia makamı ayrıca Gülser’in 2012 yılında Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'nde iken kaleme aldığı bir mektup nedeniyle hazırlanan 4 numaralı fezlekede iddia edilen "örgüt propagandası" suçlamasından "suçun unsurlarının oluşmadığı" gerekçesi ile beraatına karar verilmesini istedi.
İddia makamı Gülser hakkında toplamda 18 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmasını istedi.
'Ayrımcılık söz konusu’
Ardından esasa ilişkin söz alan Gülser’in avukatlarından Erdal Kuzu, fezlekelerin tamamında müvekkilinin yapmış olduğu konuşmaları siyasetçi kimliği ile yaptığını kaydetti. Bu konuşmaları HDP'li bir siyasetçi değil de AKP'li bir siyasetçi yapmış olsaydı yangılanmayacaktı" diyen Erdal, bir ayrımcılığın söz konusu olduğunun altını çizdi.
‘Biz devletin yargıcı değil halkın yargıçları olmanızı bekliyoruz’
AKP'li milletvekili ve yöneticiler ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın 2013 ile 2015 yılları arasında PKK ve PKK Lideri Abdullah Öcalan hakkındaki ifadelerini örnek gösteren Erdal, "Bu isimler muktedir oldukları için yargılama yapılmadı ve bu sözler görmezden gelindi. Müvekkilimin sözleri propaganda ise bunların sözleri propagandanın alasıdır. Bu nedenle baştan beri siyasal bir yargılama olduğunu söylüyoruz. Yargı makamının bu hale gelmesinden dolayı üzülüyoruz. Uluslararası hukuk devletin yargıcı diye bir şeyi kabul etmez. Biz devletin yargıcı değil halkın yargıçları olmanızı bekliyoruz. Bu sözler siyasetçi kimliğinden dolayı dün suç değilken, bugün suç görülüyor. Belki yarın suç olarak da görülmeyecektir. Müvekkilimizin beraatına karar verilmesini, gelecek duruşmada ise mahkeme huzurunda dinlenmesini talep ediyoruz" diye konuştu.
Avukat Azad Yıldırım da, her duruşma aynı gerekçelerle yargılamanın hukuksuz olduğunu dile getirdiklerini belirtti. Ancak mahkemelerin sürekli kendini tekrar ettiğini kaydeden Azad, HDP'li milletvekillerinin yargılamalarında ayrımcılık yapıldığını söyleyerek, esasa ilişkin savunma yapmak için süre talebinde bulundu.
Gülser karar duruşmasında mahkemeye getirilecek
Mahkeme Gülser’in bir sonraki duruşmadahazır edilmesi için tutuklu bulunduğu Kandıra F Tipi Kapalı Cezaevi’ne yazı yazılmasına karar vererek duruşmayı 4 Mart tarihine erteledi.