Zeynep Durgut

 

IĞDIR - Hayvancılığın en önemli merkezlerinden olan Serhat bölgesinde, yayla yasakları, ithalat ve ekonomik kriz nedeniyle iş yapamaz duruma geldiklerini belirten Habibe Çıkmaz, “Biz bu kadar emek verirken neden et ve süt ithal ediliyor?” diye sordu. 

 

Döviz kurundaki artışla birlikte iyice belirginleşen ekonomik kriz, hayvancılığa da büyük darbe vurdu. Girdi fiyatlarındaki astronomik artışlar, Türkiye'nin dört bir yanındaki çiftçilik ve besiciliği tükenme noktasına getirirken, Serhat bölgesinde hayvancılıkla geçimini sağlayan halk, iş yapamayacak duruma geldi. Iğdır'a bağlı Karakoyun (Qereq) köyünde hayvancılık yaparak geçimini sağlayan Habibe Çıkmaz, yaşadıkları sorunları dile getirdi. 

 

Yayla yasakları nedeniyle başka yaylaları kiralayarak hayvanlarını otlattıklarını belirten Habibe, “Yıllardır geçimimizi hayvancılık yaparak sağlıyoruz. Eskiden çok rahat hayvancılık yaparken şuanda bitme noktasına geldi. Normal şartlarda 300'e yakın koyun bakıyorduk ama bu sayı son bir yılda 100’e indi. Saman alamıyoruz. Bu bölge verimli olduğu için hayvancılık yapmak da zor değil ama artık kardan çok zararı oluyor. Kış boyunca ahırda bakıyoruz. Yaz olduğu zaman da koyunlarımıza kendi yaylalarımızda bakmak istiyoruz. Ama yaylalarımız her yıl yasaklandığı için Kars'a gidip yaylaları kiralıyoruz” dedi.  

 

‘Krizden kaynaklı geleceğimizi göremiyoruz’

 

Türkiye’nin et ve süt ithalatından vazgeçmesi ve ekonomik krize çözüm bulması gerektiğine işaret eden Habibe, şöyle dedi: “Bu bölge hayvancılıkla bu kadar çok uğraşırken ve bu kadar çok emek verilirken neden et ve süt ürünleri ithal ediliyor. Saman çok zamlanmış alacak gücümüz yok. Emeğimizin görülmesi, ekonomik sorunların çözülmesi gerekir. Biz hayvancılıkla uğraşıyoruz ama ekonomik krizden kaynaklı geleceğimizi göremiyoruz, zorlanıyoruz. Her an koyunlarımızı satabiliriz."