‘DİSK milyonlarca emekçinin sesi ve nefesi olmaya devam edecek’
- 15:57 13 Şubat 2019
- Emek/Ekonomi
İSTANBUL - DİSK'in 52'nci kuruluş yıldönümü nedeniyle Saraçhane Parkı'nda yapılan etkinlikte konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, "DİSK, milyonlarca emekçinin sesi ve nefesi olmaya devam edecek" dedi.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun (DİSK) 52'nci kuruluş yıldönümü nedeniyle Fatih'te bulunan Saraçhane Parkı'nda etkinlik düzenlendi. Etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu'nun yanı sıra çok sayıda DİSK üyesi de katıldı.
Etkinlikte konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, "1960'larda yükselen sosyal mücadelelerin ve sınıf kavgasının içinden doğdu DİSK. Yarım asır önce bu topraklarda Saraçhane mitinginden, Kavel Direnişi'nden, Paşabahçe Grevi'nden akıp gelen bir süreç sınıf hareketini bir yol ayrımına getirdi. Sermayenin saldırıları karşısında ya uzlaşmacılık ve teslimiyet ya da sınıf sendikacılığı ve mücadele. İşte DİSK, bu yol ayrımında, teslimiyetin değil sınıf ve kitle sendikacılığının adı oldu. DİSK, 52 yıl önce, tarihin o anında işçi sınıfının sermayeye verdiği cevaptır" diye konuştu.
Saraçhane Meydanı'nın DİSK'in kuruluşuna giden yolda önemli bir kilometre taşı olduğunu söyleyen Arzu, şöyle devam etti:
"Burası, Türkiye işçi sınıfının ayağa kalktığı yerdir. 31 Aralık 1961'de sendika, toplu sözleşme ve grev hakkını savunmak için on binlerce işçi Saraçhane meydanını doldurdu ve o gün işçiler bir sınıf olarak sahneye çıktılar. Saraçhane mitinginin ve sonrasının giderek yükselen işçi sınıfı hareketinde filizlenen DİSK, 50 yılı aşkın bir süredir bu topraklara kök saldı. Sınıf esaslı-demokratik bir sendikacılığın, sınıf ve kitle sendikacılığının yegane temsilcisi olan DİSK, 1 Mayıs kürsüsündeki Kemal Türkler, "işçi arkadaş, üstünü aratma” diyen Rıza Kuas, çıplak ayakla yürüyen Abdullah Baştürk gibi önderleriyle işçi sınıfının onuru, halkın umudu oldu. 12 Eylül darbecileri başta olmak üzere tüm baskıcı iktidarların hedefinde olan DİSK'in emeğin hakları için, işçi sınıfının ekonomik, sosyal ve sendikal hakları için verdiği mücadele, ödenen tüm ağır bedellere rağmen sürüyor ve sürecek. İşçi sınıfının 1961'de ayağa kalktığı yer olan Saraçhane Meydanı'nda, 58 yıl sonra bir kez daha ifade etmek isteriz ki; vakit işçi sınıfı için yeniden ayağa kalkış vaktidir. Çünkü ülkemiz ve dünyamız büyük bir felaketle karşı karşıyadır."
Arzu ayrıca, "DİSK sadece üyelerinin değil, sendikalı-sendikasız tüm işçi sınıfının, örgütlü-örgütsüz milyonlarca emekçinin sesi ve nefesi olmaya çalışacaktır" dedi.
Arzu, DİSK'in 52'nci Kuruluş yılında işçi sınıfının temel taleplerini şu şekilde sıraladı:
"* Sendikalı olmak biz işçiler için en temel yasal ve Anayasal haktır. Sendikal örgütlenmenin önünde engel olan işkolu ve işyeri/işletme barajları kaldırılmalıdır.
* Sendikal nedenli işten çıkarmalara karşı iş güvencesi yaptırımları güçlendirilmeli ve işler hale getirilmelidir.
* Grev hakkı eksiksiz olarak tanınmalıdır. Grev erteleme adı altında uygulanan grev yasaklarına son verilmelidir.
* Ücretler enflasyona karşı korunmalı, işçilerin ve tüm çalışanların krize karşı korunması için ücretlere en az enflasyon oranında zam yapılmalıdır.
* KHK ile yapılan ve başından itibaren bir eşitsizlik ve adaletsizlik yaratan taşeron işçilerin kadroya alınmasında yaşanan ayrımcılığa son verilmelidir.
* Kamuya ve belediye şirketlerine geçirilen taşeron işçilere ikinci sınıf işçi muamelesi yapılmasından vazgeçilmelidir.
* 4+4 zam uygulanmasına son verilmeli, kamuya ve belediye şirketlerine geçirilen işçilere aynı işi yapan işçilerle eşit ücret verilmeli ve özgür toplu sözleşme hakları tanınmalıdır.
* Emekli aylık ve gelirleri enflasyon ve milli gelir artışı dikkate alınarak derhal güncellenmeli, asgari ücretin altında kalan tüm emekli aylık ve gelirleri derhal asgari ücret düzeyine çekilmeli, emeklilikte yaşa takılanların sorunları çözülmeli, yaratılan bu mağduriyet ortadan kaldırılmalıdır.
* İşsizlik Sigortası Fonu siyasal iktidarın arpalığı olmaktan çıkarılmalıdır. İşsizlik sigortasından yaralanmak için son üç yılda 600 gün olan yararlanma koşulu 180 güne indirilmeli ve işsizlik ödeneklerinin miktar ve süresi uzatılmalıdır.
* Ücret Garanti Fonu uygulaması iyileştirilmeli, işçilerin en az altı aylık ücret alacaklarını ve tüm diğer alacaklarını güvence altına almalıdır.
* Herkesin çalışması için, herkesin daha az çalışması" ilkesi doğrultusunda haftalık çalışma süresi gelir kaybı olmaksızın 37,5 saate, fazla mesailer için uygulanan yıllık 270 saat sınırı, 90 saate düşürülmelidir."