‘Sağlıkçıların sağlığı tehlikede’

  • 16:01 14 Mart 2020
  • Sağlık/Spor
İZMİR - Tıp Haftası vesilesiyle katledilen meslektaşlarını anan sağlık emekçileri, koronavirüse karşı sağlıkçılar için yeterli önlem alınmadığını söyledi. 
 
İzmir Tabip Odası, Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi, Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası 14 Mart Tıp Haftası nedeniyle Cumhuriyet Meydanı’nda basın açıklaması düzenledi. Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri için denize karanfil atılan açıklamada, “Sağlık alanında mücadele tarihimizde katledilen ve kaybettiğimiz sağlık ve sosyal hizmet emekçilerini unutmayacağız” yazılı pankart yer aldı. Gözaltında kaybedilen ve görev esnasında hayatını kaybeden emekçiler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunulduktan sonra yapılan açıklama, İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Lütfü Çamlı tarafından okundu.
 
‘Sağlık emekçilerine yönelik hukuksuzlukların takipçisi olunacak’
 
Sivas’ta Madımak Otel’de gerçekleştirilen katliamda yaşamını yitiren sağlık emekçisi Dr Behçet Aysan, Necati Aydın, Ayşenur Şimşek, Abdülaziz Yural, Şehmuz Dursun ve Eyüp Ergen’in anıldığı açıklamada insanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımının olmayacağı belirtildi. Açıklamada, yaklaşık 17 yıldır uygulanan sağlıkta dönüşüm programı çalışanların iş yükünü artırdığı, esnek güvencesiz çalışmanın, tükenmişlik getirdiğini aynı zamanda şiddeti körüklediği belirtildi. Açıklamada, “Kayda geçen günlük 40 şiddet vakası vardır. Kayıtlara geçmeyen daha da fazla olduğu bilinmektedir. Artan şiddet sonucu Ersin Arslan, Melike Erdem, Kamil Furtun, Hasan Orhan Çetin yaşamlarını yitirdi. Tüm sağlık emekçilerinin yaşadıkları haksızlık ve hukuksuzluğun peşinde olacağız. Birçok sağlık emekçisinin yaşadığı haksız hukuksuz uygulamaların takipçisi olacağız” dedi.
 
‘Sağlığa erişim daha da zorlaştı’
 
Birçok sağlık emekçisinin hukukça ihraç edilerek birçok hekimin çalışma hakkının elinden alındığı, halkın sağlık hakkını olumsuz etkilediği vurgulanan açıklamada, “Her 14 Mart’ta sağlıkçılara sözler verilmekte ama asla o sözler tutulmamaktadır. Şehir Hastaneleri modeliyle sağlığa ulaşımın daha da zorlaştığı özelleştiği piyasacı sağlık sisteminin getirildiği sağlık emekçileri için esnek güvencesiz bir çalışmanın da geldiği ortadadır” sözlerine yer verildi.
 
‘Performans değerlendirmesi ve nöbet sağlıkçıları yoruyor’
 
Ajansımıza konuşan SES İzmir Eşbaşkanı Nursel Yücesoy ise sağlık çalışanlarının performans değerlendirmesi adı altında bölünerek yönetilmek istendiğini söyleyerek emekli olunca da çalışırken de yetecek maaş istediklerini dile getirdi. 24 saat nöbet usulü ile çalışmanın yorgunluk ve bitkinlik de getirdiğini söyleyen Nursel, “Bu kliniklerde hasta sağlığını da etkiliyor. Kalitenin sorumluluğunun da getirdiği yükler kendimizi daha çok yıpratıyor. Ayrıca evrak işleri ve hasta inanılmaz şekilde yorulmamıza neden oluyor” ifadelerini kullandı. 
 
‘Sağlık çalışanları koronavirüse karşı korunamıyor’
 
Koronavirüsten kaynaklı Sağlık Bakanlığı’nın açıklamasına göre tüm izinlerin iptal edildiğini anımsatan Nursel, “Sağlık çalışanları 7-24 çalışmak zorunda ama onları henüz koruyacak, sağlık çalışanlarını koruyacak herhangi bir önlem yok. Bir takım yerlerde tasarrufa gidildiği, yeterli el dezenfektanlarının bulunmadığı, 24 saat aynı ortamda çalışanların enfeksiyona daha fazla maruz kaldığı ve dışarı taşıracağı çok daha olasıdır. Bunun yerine nöbetlerin daha kısaltılarak, beslenmenin daha düzeltilerek, dinlenmelerini sağlayarak kendi sağlığımız için de önemli, halkın sağlığı için de önemli” diye belirtti. 
 
‘Yurttaşlara ücretsiz hijyen maddesi ve gıda sağlanmalı’
 
Dezenfektanlara ulaşamayan insanlar olduğunu kaydeden Nursel, “Devletin yapması gereken buralara hizmet götürmek, ekonomik koşulları kötü olanlara da beslenme hijyen gereçlerinin ücretsiz sağlanması gerekir. En azında alınan tedbirlerin uygulanması sağlanabilir. Tedbir alalım deniyor ama nasıl alınacak? Yeterli ekonomisi yok zaten” diye konuştu.