"Cesur kadınlar kucaklarına sığdıramadıkları portakallar,  ceplerinin köşesine iliştirdikleri nergisler, ele avuca sığmayan cesaretleriyle karış karış ilmek ilmek güzellik yaratıyor, Efrîn'e karabasan gibi çökmeye çalışan faşizme karşı."

 

Ruhenda Amed 

 

Efrîn'den çıkıp bir grup genç kadının yanına doğru ilerliyoruz. Zeytin ağaçlarının narin ve huzur veren görüntüsü Efrîn halkına da sirayet etmiş durumda. Doğanın insanı nasıl şekillendirdiği Efrîn'de her köşe başında hissediliyor. Yolda gördüğümüz her insan tebessüm dağıtıyor etrafına. Selam vermeden geçme yok! 

 

Kadınların savaşçıların yanına vardığımızda ayrı bir güzellik yayılıyor etrafa. Portakal, limon ağaçlarının mistik kokusu kadınların varlığıyla birleşince efsunlu bir zamana giriyoruz. Arin, Ruheyv, Zilan, Rosida… Hepsi birbirinden güzel, her biri birer ay parçası. Direndikçe daha güzelleşen kadınlarla çaylar eşliğinde sohbetimiz demlendikçe demleniyor. 

 

Zaman yok oluyor

 

Zilan'la daha önce tanıştığımız için yan yana oturuyoruz.  Zilan kısa boyu ve yüzündeki şirinlikle tanınan biri. Bir sohbetten başka bir sohbete geçişi o kadar hızlı oluyor ki zaman kavramının bir geçerliliği olmuyor.  Zilan yerinde duramayan, kıpır kıpır haliyle ha bire sorular soruyor. Karşılıklı soru cevaplarımız sohbeti koyulaştırıyor. Ortamda bir heyecan hissediliyor. 

 

Kendi yarattıklarını anlatamayacak kadar yüce gönüllü kadınlar

 

8 Mart yaklaşırken ne düşündüklerini merak ediyorum. Arin'e daha dönmeden utangaç haliyle kıpkırmızı oluyor. Kabına sığmayan Zilan ise dolu dolu bir mesaj verdikten sonra yanı başımızda nergislerin kokusu çekiyor bizi kendine.  Zilan yanındaki genç kadınlara, "Birbirimizden ayrılmadan önce herkes için bir nergis koparalım" diyor. Kopardıkları nergisleri dağıtan Zilan, "Herkes nergislerini yanında taşıyacak" diye de tembihliyor!  Zilan'ın hemen yanı başında oturan genç kadının adı ise Ruheyv. Ruheyv adı gibi ay parçası bir yüze sahip. Ruhu adına, adı yüzüne yansımış. 

 

Zeytin dalı gibi naif olan Ruheyv'in sevinci parıl parıl gözlerine yansıyor. Zeytin dalından yaptığı tacı hemen dikkatimi çekiyor. Çok heyecanlı 8 Mart mesajını verirken kelimelerini karıştırıyor. Son denemesinde, "Bu oldu" deyip derin bir "oh" çekiyor ama "Kameraya karşı konuşmak daha zor" diye de ekliyor. Kadınlar yarattıklarını kamera karşısında anlatamayacak kadar yüce gönüllüler. 

 

Karış karış yaratıyorlar güzelliği 

 

Zilan hazırlıklarını bitirdikten sonra Rosida ile birlikte ellerine sığmayan portakallarla  geliyor.  Cesur kadınlar kucaklarına sığdıramadıkları portakallar,  ceplerinin köşesine iliştirdikleri nergisler,  ele avuca sığmayan cesaretleriyle karış karış ilmek ilmek güzellik yaratıyor Efrîn'e karabasan gibi çökmeye çalışan faşizme karşı. 

 

Gitmeden çantama bakıyorum. Not defteri ve mavi bir kalem çıkarıp veriyorum Zilan'a. "Kendini iyi korumalısın biliyorsun değil mi" diyorum. "Mavi kaleminle umut dolu şeyler yaz dönüşte her anı anlatacaksın" dediğim Zilan "Her anı yazacağım mutlaka" diyor. Yola çıkarken geride bıraktıklarına, "Siz kendinize dikkat edin" diyen kadınlar tarih yazıyor bu topraklarda. 

 

Hüzün ve sevinç bir arada. Her veda biraz hüzün barındırıyor heybesinde ve her haklı direniş güç ve umut taşıyor göğsünde.