Cumartesi Anneleri'nin bininci haftası İsviçre’de selamlandı

  • 20:35 25 Mayıs 2024
  • Güncel
HABER MERKEZİ - Cumartesi Anneleri’nin 1000. Hafta eylemiyle dayanışmak amacıyla ADGB öncülüğünde meydanlara çıkan eylemciler, 'Cumartesi Anneleri ve Barış Anneleri'nin mücadeleleri ortaktır; onların adalet arayışlarına ses olacağız” dedi.
 
Bin haftadır sürdürülen Cumartesi Anneleri/İnsanları'nın adalet arayışına destek ve ses olmak için Avrupa Demokratik Güç Birliği (ADGB) öncülüğünde Avrupa'nın 61 merkezinde eşzamanlı eylemler düzenlendi. İsviçre'de düzenlenen Cumartesi Anneleri'ne destek eylemlerinin adresleri ise başkent Bern ile Basel ve Zürih kentleri oldu. 
 
Bern
 
Bahnhofplatz'ta bir araya gelen onlarca kişi, devlet eliyle kaybedilenlerin fotoğraflarıyla birlikte karanfiller taşıdı.
 
Mumların yakıldığı eylemde ADGB adına Tuncay Yılmaz bir konuşma yaptı. Bin haftadan bu yana çocuklarının kemiklerini bulmak ve katledenlerden hesap sormak isteyen kayıp yakınlarının adalet taleplerinin hala yanıtsız bırakıldığını vurgulayan Tuncay, "Ailelerimizin çocuklarını ve yakınlarını kaybettiren devlet, onların 'Çocuklarımız nerede?' sorusunu sormalarını dahi yasaklamak istiyor" dedi.  
 
ADGB olarak kayıp yakınlarının sesini duyurmak için bugün Avrupa'nın 61 merkezinde eylem düzenlediklerine işaret eden Tuncay, demokrasi güçlerine faşizme karşı mücadeleyi ortaklaştırma çağrısında bulunarak şunları söyledi: "Hep birlikte soruyoruz; çocuklarımız nerede, yakınlarımız nerede? Kayıplar Erdoğan faşist rejimiyle başlamamıştır. Ondan önceki rejimler kayıplarımızın esas sorumlularıdır. Ancak Erdoğan/AKP/MHP iktidarıyla birlikte ülkedeki baskı, tutuklama, gözaltı, katliamlar, büyük ölçekli savaşlar, özellikle Kürtler, Aleviler, sosyalistler başta olmak üzere muhalif kesimlere saldırılar artmıştır. Bu faşizm karşısında Cumartesi Anneleri ve Barış Anneleri’nin seslerini birleştirmek zorundayız. Zindanlarda eşitlik ve özgürlük için direnen tutsakların sesiyle Taksim'e barış, emek, özgürlük talepleriyle yürüyenlerin sesini birleştirmek zorundayız."
 
ADGB'nin Cumartesi Anneleri'nin Bininci hafta eylemine ilişkin Almanca basın metninin Hediye Munzur tarafından okunduğu eylemde kurum temsilcileri de birer konuşma yaptı. 
 
CDK-S (İsviçre Demokratik Kürt Konseyi) adına konuşan siyasetçi Nejdet Atalay, Cumartesi Anneleri'ni ve eşi ve çocukları katledilen Emine Şenyaşar'ı selamladı ve adalet talebiyle sürdürdüğü oturma eylemine dikkat çekerek Emine Şenyaşar'ın Amed Newroz'unda milyonlara hitaben yaptığı adalet talebini hatırlattı. 
 
Zürih
 
Stauffacher Meydanı’nda bir araya gelen eylemciler, kayıp yakınlarının fotoğraflarını taşıdı. Eylemde “Kayıplar bulunsun, hesap sorulsun”, “Kaybedenler kaybedecek” sloganları atıldı. 
 
Gözaltında kaybedilenler adına saygı duruşu ile başlayan eylemde kayıp yakınları birer konuşma yaptı. Bin haftadır süren bu mücadelenin gözaltında kaybedilen binlerce devrimci sosyalist komünist ve yurtsever için hesap sorma eylemi haline geldiği belirtilen konuşmalarda, zaman aşımına ve Anayasa Mahkemesi gibi engellerle hukuksal olarak hesap sorma mücadeleleri engellense de meydanlarda hak arama mücadelesinin sürdürüleceği vurgulandı.
 
Basel
 
Gözaltında Kayıplara Karşı Komite (ICAD) Enternasyonal Büro tarafından düzenlenen eyleme ADGB bileşenleri ile çok sayıda kurum katıldı.
 
Claraplatz'da kayıpların resimleri, karanfiller ve kayıpları simgeleyen ayakkabılar ve mumlarla bininci hafta yazıldı. 
 
İGİF (İsviçre Göçmen İşçiler Federasyonu) Eşbaşkanı Gülderen Sevim, kayıplar mücadelesinin tarihi faşist devlet kurulduğundan bugüne sürdüğünü söyledi. 90 yılların başında gözaltında kayıpların giderek arttığını belirten Gülderen, gözaltında kayıplara karşı Cumartesi Anneleri’nin, kaybedenlerden hesap soran kampanyalarla başladığını hatırlattı. Gülderen, “Son kaybın akıbeti açıklanana  kadar adalet mücadelemiz devam edecektir. Bizler Avrupa’dan dayanışmamızı sürdüreceğiz” diye konuştu.