20 Mayıs 1899: Afro-Küba kültürünün ilk belgecisi Lydia Cabrera doğdu
- 09:14 20 Mayıs 2022
- Tarihte Bugün
Afro-Küba kültürünü, inançlarını, ritüellerini, şarkılarını, hikayelerini ve dilini belgeleyen ve ardında 23 eser bırakan Lydia Cabrera dünyaya geldi.
Küba’da Havana’nın üst sınıfından bir ailenin 8 çocuğundan biri olan Lydia, 20 Mayıs 1899’da doğuyor. Yazar, avukat ve Küba’nın bağımsızlığını savunan Raimundo Cabrera Bosch’un ve ev işçisi Elisa Marcaida Casanova’nın kızı Lydia, köleleştirilerek Küba'ya getiren Afrikalı hizmetçi ve bakıcılar tarafından büyütülür. Bu nedenle Afrika hikayeleri, gelenekleri, inançlarını çok yakından tanır Lydia ve güvenlerini kazanır. Lydia, Afro-Kübalılara ilişkin ilk ve nitelikli eserler veren ilk kişi.Dönemin bütün üst sınıf çocukları gibi evine gelen özel eğitmenler tarafından eğitilen Lydia, kısa bir süre Maria Luisa Dolz özel okuluna gider. Kadınların lise diploması almasının kabul görmediği bu dönemde Lydia orta öğrenimini evde tamamlamak zorunda kalır.
Afro-Küba kültürüne ilgisi 1927'de Asya din ve sanatını incelemek için Paris'e gittiğinde başlayan Lydia, Paris'te Rus Yapısalcı Hareketi’nin önderlerinden sürgün tiyatrocu Alexandra Exter’den çizim ve resim eğitimi alır. 11 yıl Paris'te yaşayan Lydia, 1938'de Küba’ya Afro-Kübalılara yönelik çalışmalar yürütmek üzere döner ve sürgün edileceği 1960 yılına kadar Küba’da yaşar.1959’da gerçekleşen Küba devriminden kısa bir süre sonra 1960 yılında ülkeyi terk eder ve asla geri dönmez. Küba’dan tekrar ayrılmasının gerçek nedeni bilinmese de Lydia’nın sürgün edildiği sanılıyor. Bu konudaki spekülasyonlardan biri de Abakuaların gizli inançlarını ve kültürel değerlerini ifşa etmiş olması nedeniyle hedef alındığı. Lydia önce Madrid'e, daha sonra Miami'ye yerleşiyor.
Lydia hayatını İspanyol işgalinden sonra Küba’da oluşan İspanyol kültürü ile köleleştirilerek getirilen Afrikalıların etkileşimlerini araştırmaya adar. Küba'da geçirdiği 30 yılı aşkın sürelik araştırmalarına dair notları düzenlemek ve yayınlamak için çalışır.
Lydia, 19 Eylül 1991'de Miami'de yaşamını yitirdiğinde geride Afro-Kübalılara ilişkin 23 eser bırakır.
Tarihte öne çıkan diğer önemli olaylar şöyle:
1958: Varvara Stepanova cinsiyetsiz, basit ve özgür kıyafetler tasarladı.
2007: Mor Çatı'nın çağrısıyla İstanbul'da yapılan toplantılar sonucunda, "Bağır herkes duysun erkek şiddeti son bulsun" başlığı ile Dayağa Karşı Yürüyüş'ün 21. yılında bir broşür çıkarılması, Yoğurtçu Parkı'nda 13 Mayıs'ta basın açıklaması yapılması ve 20 Mayıs'ta bir kadın şenliği düzenlenmesine karar verildi.
Kolektif bir çalışmayla yürütülen süreci İstanbul ve Türkiye'nin her yerinden 60 civarında kadın grubu destekledi. Feminist Kolektif imzasıyla çıkarılan broşürde, 20 yılda erkek şiddetine karşı mücadelenin geldiği nokta ile ilgili yazılar, kampanya ve yürüyüşün öyküsü ve feministlerin tanıklıkları, yazıları yer aldı.
Maçka Demokrasi Parkı'nda, 20 Mayıs 2007 tarihinde yapılan şenlikte kadın grupları standlar kurdu, gazete kupürleri ve fotoğraflardan oluşan sergi hazırlandı. Sahnede kadın müzisyenler eşliğinde danslar, horonlar, halaylar oynandı. Feministler tanıklıklarını anlattı, isteyen kadınların kendini ifade edebileceği serbest kürsü kuruldu. Feminist sanatçıların yapıtları, performansları sergilendi. Yapılan konuşmalara ve tanıklıklara 20 yılın heyecanı ve coşkusu eşlik etti.
2018: ABD'li oyuncu Meghan Markle, Birleşik Krallık Prensi Harry ile evlendi. Aynı zamanda kendisini bir feminist olarak tanımlayan Meghan, nikah yeminde bulunan "Kocama her koşulda itaat edeceğim" şeklindeki cinsiyetçi ifadeyi çıkardı.
2018: Hollanda’da Avrupa Kürt Ulusal Kadın Çalıştayı düzenlendi. TJK-E, KEJAR, YNK, Goran, Komala, Yekgirtu ve KDP’li kadın temsilciler, Yaresan ve Feyli kadınlar, Êzidî Kadın Hareketi (TAJE), Kürdistan İslami Topluluğu (CİK), PYD, Kongra Star, KNK kadın üyeleri, Kürdistani kadın dernekleri, akademisyenler, parlamenterler ve bağımsız şahsiyetlerden çok sayıda kadın çalıştaya katıldı. Çalıştayda konuşan siyasetçi Sakine Karakoçan, Kürt kadınlarının ulusal birliğine dikkat çekerek, “Birliğimiz güçlü olursa her parçada bir savaşabiliriz” dedi.