Zelal Tunç

 

WAN - “İradeye Saygı” yürüyüşçülerinin mola saatlerine denk gelen yurttaşlar, Kürt halkına kayyım politikaları karşısında birlik olma çağrısında bulunurken, diğer taraftan ise mücadeleyi büyütme çağrısında bulundu.

 

AKP’nin 22 yıldır yürüttüğü baskı politikalarının sadece 8 yılı Kurdistan özelinde hayata geçirdiği kayyım uygulamaları. Varlığını kriz ve kaostan beslenerek sürdüren iktidar, Kürt halkına yönelik baskı, inkar ve imha politikalarının sadece bir ayağı olan kayyımları bir kez daha Colemêrg’de hayata geçirdi. 3’üncü kez Colemêrg Belediyesine atadığı kayyım kararına karşı birçok kesimden gelen tepki ve eylemlerde büyüyor. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’ne bağlı (DEM Parti) Colemêrg Belediyesi’ne 3 Haziran tarihinde atanan kayyıma karşı başlatılan “İradeye Saygı Yürüyüşü” Wan’ın Elbak (Başkale) ilçesinde devam ediyor. Yürüyüşçülerin Ova Dinlenme Tesisleri’nde yemek molası verdikleri sırada, birçok yolcunun da dinlenme tesisinde olması beraberinde güzel bir buluşmayı getirdi. Yurttaşların yürüyüşçülere büyük ilgi gösterdiği tesiste aralarında Wan’dan Colemêrg’e yolculuk eden kadınlar duygularını  mikrofonumuza anlattı.

 

‘Artık yeter kendi topraklarımızda huzur içinde yaşamak istiyoruz’

 

Colemêrg’e bağlı Geliye Deze köyünde ikamet eden Sürme Akdoğan, iktidarın Kürt sorununa yönelik savaş politikaları sonucu özgürlük mücadelesine katılan bir kızının yaşamını yitirdiğini ve birçok yakınlarının da tutsak edildiğini belirterek, “Allah kabul etmesin, hakkımız kimseye kalmasın!” ifadelerini kullandı. Üç dönemdir belediyelerine kayım atandığını kaydederek herkesi “İradeye Saygı Yürüyüşü”ne katılmaya çağıran Sürme, “Kadınlar, gençler herkes ayağa kalksın kayyıma karşı tepki göstersin. Bu haksızlığa karşı asker, gerilla anneleri el ele vererek bu zulme karşı dursun. Ölüm istemiyoruz. Onlarca yakınımız haklarındaki davalar dolayısıyla yurt dışındalar. Artık yeter kendi topraklarımızda huzur içinde yaşamak bizim de hakkımız” dedi.

 

‘Çocuklarımız uyuşturucu ve fuhuşa sürükleniyor’

 

Korucuların para için silahlanmalarına da tepki gösteren Sürme, “ Silahlarınızı bırakın, kardeş kanını akıtmaktan vazgeçin! Colemêrg’te uyuşturucu ve fuhuş sayısı her geçen gün artıyor” sözleriyle dikkat çekti. Kentte korucu, polis, asker sayısının artışına rağmen madde kullanımı ve fuhuşun,“güvenlik önlemlerine” rağmen arttığını belirterek,  “Gençlerimizi düşürüyorlar” ifadelerini kullandı.

 

Kayyım uygulamalarından herkes etkileniyor

 

Yürüyüşçülerle karşılaşan bir diğer kadında Hicran Çakır. Yürüyüşçülere selam vererek fotoğraf çektirdikten sonra duygularını anlatan Hicran, önlükleriyle duran yürüyüşçülerin eyleminin büyütülmesi gerektiğini belirterek, kayyım uygulamalarının sadece Kürtlere olmadığını ülkede bulunan tüm kesimleri dolaylı yollarla da olsa aynı uygulamalarla karşılaşacağını söyledi. 

 

‘İktidarın değişmesi gerekiyor’

 

Colemêrg’in Nispasi (Elmacı) köyü sakinlerinden olan Hicran, “Kürt doğdum, annem, babam Kürt, ne yaparlarsa yapsınlar asla kimliğimizden vazgeçmeyeceğiz” sözlerini kullandı. Hicran, “Değişimin olması için iktidarın artık gitmesi gerekir. Çünkü iktidarın gözü fakirin ekmeğinde. Onların hiçbir sorunu yok. Saraylarında otuyorlar” şeklinde konuştu.

 

Kürt halkına birlik çağrısı

 

Ekonomik krizin ağır etkilerinden dolayı temel yaşam malzemelerini dahi alamayacak duruma geldiklerini de söyleyen Hicran, yaşanan krizin temel nedeninin Kürt sorunu olduğunu belirtti. Hicran, Kürt halkının birlik olması gerektiğini de sözlerine ekleyerek, “İradenizi satmayın, namusunuzu satmayın, Kürt halkı mücadeleci bir halktır ama birliğini koruduğu sürece mücadelesini büyütür” ifadelerini kullandı.