‘Önderliğimizi özgürleştireceğiz’

  • 09:01 19 Haziran 2024
  • Güncel
 
Mîdye Miqted
 
HALEP - Halep Jineoloji Araştırma Merkezi Sözcüsü Rojiyan Hisên, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağır tecride dikkat çekerek, "Sesler, duygular ve düşünceler birleştiğinde o zaman biz de Önder Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü sağlayacak ve birlikte Orta Doğu Konfederalizmi'ne doğru yürüyeceğiz" dedi.
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan, İmralı Adası’nda ağırlaştırılmış tecrit koşulları altında tutuluyor. Sürekli olarak disiplin cezaları verilen Abdullah Öcalan ve diğer üç tutsağın aileleri ve avukatlarıyla görüşme hakları "disiplin cezaları" bahanesiyle engelleniyor. Abdullah Öcalan’a yönelik ağırlaştırılmış tecride karşı eylemler de sürüyor. 
 
Halep Jineoloji Araştırma Merkezi Sözcüsü Rojiyan Hisên, konuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
 
‘Eylemlerimiz ve çalışmalarımız devam ediyor’
 
Abdullah Öcalan’a yönelik art arda verilen “disiplin” cezalarını kınayan Rojiyan, “Önderliğimiz üzerindeki tecridin sürdürülmesi ve onun hakkında bilgi sahibi olamamamız bizi kaygılandırıyor. Eylemlerimiz ve çalışmalarımız devam ediyor. Tecrit, özgürlük mücadelesi veren önderliğimize uygulanmaktadır. Önderliğimize ve arkadaşlarına uygulanan bu tecride karşı biz de elimizden geleni yapacağız. Disiplin cezaları sürekli tekrar ediliyor. Ancak bu büyük bir haksızlık ve hukuksuzluktur. Bu duruma her zaman karşı çıkacağız" dedi.
 
 
'Tecrit derinleştiriliyor'
 
Abdullah Öcalan’a verilen “disiplin” cezalarının tekrarlanmasına dikkat çeken Rojiyan, şöyle dedi: "Bu üç yıldır Önderlikle hiçbir görüşme yapılmıyor ve ağır tecrit uygulanıyor. Disiplin cezaları sürekli tekrarlanıyor. Son olarak yine 6 ay disiplin cezası verildi. Herkese görüşme hakkı tanınırken, Önderliğimize bu hak tanınmıyor. Sadece Türk devleti değil, aynı zamanda hegemonik ve komplocu devletler de bu tecridi sürdürüyor. Önderliğimizin düşüncelerinin Orta Doğu'nun tüm sorunlarına çözüm olmasını istemiyorlar. Sömürülen halkların haklarına kavuşmaması için tecrit derinleştiriliyor."
 
İmralı'da yeni bir sistem yürürlüğe kondu'
 
Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin nedenlerine dikkat çeken Rojiyan, “Önderliğimiz üzerinde tecrit uygulayan ve bunu devam ettiren Türk devletinin hegemon devletlerin elinde bir araca dönüştüğünü görüyoruz. Kendi çıkarlarını Türk devleti eliyle hayata geçirmek isteyen hegemon güçler bunun merkezine İmralı’ya yönelik politikaları koyuyorlar. Bu şekilde Türk devleti tamamen hegemon devletlerin kontrolüne girmiş durumda ve kendini kurtaramıyor” dedi. 2013 yılındaki görüşmelere ve sonrasındaki 10 maddelik anlaşmaya dikkat çeken Rojiyan, “Bunlardan biri önderliğimizle görüşme yapılmasıydı. Rojava'da diplomasi öncülüğü yapanların Kuzey Kurdistan'a geçerek önderliğimizle görüşmeleri gerekiyordu. Ancak son aşamada tüm hegemon devletlerin politikaları değişti ve İmralı'da yeni bir sistem yürürlüğe kondu. Bu yüzden sadece önderliğimizle  görüşmenin yapılmaması değil, aynı zamanda tecridin derinleştirilmesi de sağlandı. Bu politikalara karşı daha fazla güçlü eylemler ve çalışmalar yapmamız gerekiyor" şeklinde konuştu. 
 
'Önderliğimiz mücadelesinden vazgeçmedi'
 
Abdullah Öcalan'ın zor koşullar altında mücadelesine devam ettiğini vurgulayan Rojiyan, "Önderimiz, iradesini kırmak için kalsın diye birçok işkence uyguladılar. Ancak önderimiz bu işkencelere karşı durmaktan vazgeçmedi ve zor koşullar altında manifestosunu tamamladı, halkına sundu. Önderliğimiz mücadelesinden vazgeçmedi. Biz de bu durumdan güç alıyoruz" diye belirtti.
 
 
'Önderimizin felsefesi insanları yeniden hayata döndürüyor'
 
Kürt halkının Abdullah Öcalan'ın düşünce ve felsefesine sahip çıkmak için verdiği mücadelesine değinen değinen Rojiyan, şunları dile getirdi: "Önder Abdullah Öcalan, ezilen tüm halklar için, özgürlük ve barış için mücadele etti ve hala ediyor. Biz de onun mücadelesine sahip çıkarak tüm Kurdistan'da 'Dem dema azadiya Rêber Apo ye' kampanyası başlattık. Bu kampanya çerçevesinde çeşitli eylemler düzenleniyor. Önderliğimizin projesi ve felsefesi insanları yeniden hayata döndürüyor. Önderliğimizin felsefesi sadece bir sistem değişikliği için değil, aynı zamanda zihniyet değişikliği ve hakikatin çıkarılması içindir. Bu nedenle, önderliğimizin düşünce ve felsefesinin yayılması için daha güçlü adımlar atılmalıdır. Çünkü aynı zamanda önderliğimizin düşünceleri ded tecrit edilmek isteniyor"
 
 
 
‘Önderliğimizin fiziki özgürlüğünü sağlayacağız’
 
Rojiyan, Abdullah Öcalan'ın düşünce ve felsefesi temelinde dünya kadın konfederalizminin gerçekleştirileceğini söyledi.  Rojiyan, son olarak şöyle dedi: "Çünkü kadınların birliği önderliğimizin fiziki özgürlüğünün de temeli olacak. Bu yüzden çok önemli. Aynı şekilde, Orta Doğu gençlik konfederalizmi de önderimizin özgürlüğü yolunda önemli adımlar atabilir. Bunun yanında sesimizi dünyaya ve kamuoyuna daha fazla duyurmalıyız. Ayrıca, sesimizi CPT'ye ulaştırmalı ve onun sorumluluğunu yerine getirmesini sağlamalıyız. Dijital medya üzerinden de halkımızın sesini yükseltmeliyiz. Halkla birlikte ancak mücadelemizi büyütebiliriz. Çünkü halk, yasaları değiştirebilir. En belirgin örnek, önderliğimiz esir alındığı süreçte verilen idam cezasına ilişkin maddenin değiştirilmesidir. Bu nedenle, sesler, duygular ve düşünceler birleştiğinde o zaman biz de Önder Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü sağlayacak ve birlikte Orta Doğu Konfederalizmi'ne doğru yürüyeceğiz."