Gözaltılar yıldırmıyor: Birbirimizin yerini dolduracağız!
- 09:06 19 Ocak 2024
- Güncel
Elfazi Toral
İSTANBUL - Aralarında Adalet Nöbeti tutan annelerin de yer aldığı 21 kişinin gözaltına alınmasının mücadelelerini engelleyemeyeceğini söyleyen Fince Akman, “Biz barış dedikçe devlet savaşta ısrar ediyor. On tane anneyi tutsalar, biz elli kişi olur gelir onların yerine de mücadele ederiz. Her birimiz bir diğerinin yerini dolduracağız. Bizler adalet talep etmekten, çocuklarımızın davasında ve izinde yolumuza devam edeceğiz” mesajını verdi.
İstanbul, Amed, Adana ve Dîlok’un da aralarında bulunduğu 28 kentte 16 Ocak günü düzenlenen ev baskınlarında toplam 165 kişi gözaltına alındı. İstanbul’da da aralarında Adalet Nöbeti eylemcileri Kumri Akgül ile Gülsüm Öztürk, İstanbul Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri Bedia Gökguz, Birgül Muhikancı ve Fatma Yılmaz, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) üyeleri, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri, Kadın Zamanı Derneği Başkanı Dilek Başalan ve Mezopotamya Kültür Merkezi (NÇM) sanatçılarının da bulunduğu 21 kişi gözaltına alındı. “Örgüt üyeliği” iddiasıyla gözaltına alınan ve gözaltı süreleri iki gün uzatılan kadınlar, polisin şiddet uyguladığı kadınların tutuldukları İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’nde kötü muamele ve işkenceye maruz kaldığı öğrenildi.
Eylemcilerin nöbetini devraldılar
Gözaltında tutulan isimlerden Gönül Karaman, görüştüğü avukatına evinden alındığı sırada hem kendisinin hem de babasının darp edildiğini anlattı. Öte yandan kadınların “mülakat” adı altında kayıt dışı olarak ifadelerini almak isteyen polislerce sık sık taciz edildiği belirtildi. Dün emniyet ifadeleri tamamlanan 21 kişi, bugün Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’nde savcılığa çıkartılacak. Her kesimden kadınların protesto ettiği gözaltılara karşı Adalet Nöbeti’nde de mücadele vurgusu yapıldı. Kadınlar gözaltına alınan annelerin nöbetini devralırken, eylemlere dayanışma ziyaretleri de her geçen gün daha da artıyor.
Adalet Nöbeti eylemcilerinden Fince Akman, gözaltılara ilişkin JINNEWS’e konuştu.
Adalet isteyen anneler yargılanıyor!
“Devlet annelerden ne istiyor. Anneler ne yapmış da gözaltına almış” sözleri ile tepki gösteren Fince, annelerin tek talebinin adalet olduğunu dile getirdi. Fince, “Sadece çocuklarını istiyorlar. Adalet talep ettikleri için mi gözaltına aldılar. Bu annelerin çocukları, kendi Önderlerinin özgür kalmasını istiyor. Biz devletten hiçbir şey istemedik, hukuksuz hiçbir şey talep etmedik. Biz hak, hukuk ve adalet istiyoruz” dedi. İktidarın Kürt kadınlardan korktuğunu söyleyen Fince, “Anneler sadece barış istedikleri için şu an gözaltında. Savaşı savunmadıkları için orada tutuluyorlar. Annelerin derdi savaş değil. Devlet neden bu kadar anneler ve kadınlar üzerinden politika yürütüyor. Neden bu kadar baskı uyguluyor bize? Anneler barışçıl oldukları için mi bunlara maruz kalıyor. Devlet neden barışı, kanunu kabul etmiyor? Bu devletin derdi nedir?” cümlelerini kullandı.
‘Her birimiz bir diğerinin yerini dolduracağız’
İktidarın anneleri gözaltına alıp tutuklayarak korkutmaya çalıştığını belirten Fince, “Fakat biz anneler asla ama asla korkmuyoruz. Tam tersine bu saldırılar bizi daha da güçlendiriyor. Biz Adalet Nöbeti eylemlerimize devam ediyoruz, edeceğiz de. Hem Kumri hem de Bedia anne, ömürlerini mücadeleye adamış annelerdir. Annelerden ne istiyorsunuz? Bunlar kabul edilir bir şey değil. Bunu kabul etmiyoruz. Bugün on tane anneyi tutsalar, biz elli kişi olur gelir onların yerine de mücadele ederiz. Onların yerini doldururuz. Her birimiz bir diğerinin yerini dolduracağız” şeklinde konuştu.
Ne taleplerinden ne de mücadelelerinden vazgeçmiyorlar!
Ne şiddet ne de korkuyla hiçbir şekilde iktidarın Kürt kadınları yıldıramayacağının altını çizen Fince, “Biz kimseden korkmuyoruz. Biz var oldukça mücadelemize devam edeceğiz. Biz bir kere söz verdik, bu sözümüzden de vazgeçmeyeceğiz. Bizler adalet talep etmekten, çocuklarımızın davasında ve izinde yolumuza devam edeceğiz. Bir çözüm olmadığı sürece biz evimize gitmiyoruz. Burada eylemimizi sürdüreceğiz. Bizler bu yolu takip edeceğiz. Biz barış dedikçe, o savaşta ısrar ediyor. Devlet ne barışı ne de adalet istiyor. Madem hak, hukuk tanımıyorsun, bizler de hiçbir korkuyu tanımıyoruz. Başımıza getirdiğin hiçbir şeyi tanımıyoruz, kabul etmiyoruz. Biz her şeye hazırız. Bu saatten sonra bizler de durmuyoruz. Biz her bedeli vermişiz. Bundan sonra da yapılması gereken ne varsa onu yapmaya hazırız” vurgusuyla mücadeleden bir kez olsun vazgeçmeyeceklerini aktardı.