DİYARBAKIR - Kayıp yakınları oturma eylemlerinin 495’incisin de, 1994 yılında Dersim’in Hozat ilçesinde askerlerce yol gösterme bahanesiyle evinden götürülen ve bir daha kendisinden haber alınmayan Hasan Çiçek’in akıbeti soruldu. 

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları tarafından “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” sloganıyla her hafta düzenlenen oturma eylemlerinin 495’incisi, Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirildi. Kayıpların fotoğraflarının taşındığı eyleme İHD Bölge Temsilcisi Abdusselam İnceören, Diyarbakır Şube yönetici ve üyeleri, kayıp yakınları ve insan hakları aktivistleri katıldı. Eylemde konuşan İHD Diyarbakır Şube Yönetici ve Kayıp Komisyonu Üyesi Adnan Örhan, 495 haftadır kesintisiz bir şekilde kayıpların akıbetinin ortaya çıkarılması ve faillerinin bulunarak yargı önüne çıkarılması için adalet talep ettiklerini kaydederek, bunun için de mücadele ettiklerini belirtti.

 

‘Kayıplar için bir çaba içerisine girilmedi’

 

Adnan, “Kayıplarımızın akıbetini açıklamak zorundasınız. Çünkü kayıplar, devletin karanlık güçleri tarafından kaybettirildiyse, devletin karanlık güçleri yargı önüne çıkarılabilir. Bu nedenle hakikatler ortaya çıkarılanda dek, kayıplarımızın akıbetin sormaya devam edeceğiz” diye konuştu. Adnan, her hafta paylaştıkları kayıp hikayelerinin bilgi ve belgeleriyle savcılıklara sunulduğunu ancak faillerin bulunması ve yargılanması için bir çaba içerisine girilmediğini söyledi. 

 

Adnan’ın ardından İHD Diyarbakır Şube yöneticisi İrfan Ekinci, 1994 yılında Dersim’in Hozat ilçesinde askerlerce yol gösterme bahanesiyle evinden götürülen ve bir daha kendisinden haber alınmayan Hasan Çiçek’in hikayesini anlattı. İrfan şunları belirtti:

 

Yol gösterme bahanesiyle askerlerce evinden alındı

 

“Dersim İli Hozat İlçesi Boydaş Köyü Dereköy Mezrası’nda ikamet eden Hasan Çiçek, köylerini boşaltmaları yönünde birçok kez tehditlere maruz kaldı. Köyü boşaltmayan Hasan Çiçek, yol göstermesi bahanesiyle askerlerce 10 Ekim 1994 tarihinde evinden alındı. Hasan’ın eşi Zeynep Çiçek, eşinin götürüldüğü istikametten silah sesi duydu. Bu tarihten sonra eşinden bir daha haber alamadı.

 

Eşini kol düğmelerinden tanıdı

 

Eşini bulmak için çeşitli girişimlerde bulunan Zeynep Çiçek, bir ay sonra yakılmış bir cenaze bulunduğu haberi üzerine, eşi olabileceği düşüncesi ile teşhis etmek istedi. Zeynep, cenazede bulanan kol düğmelerinden cenazenin eşine ait olduğunu tespit etti. Ancak cenazenin Hasan Çiçek olduğu ispatlanamadığı için, Hasan Çiçek resmi kayıtlara ‘kayıp’ olarak geçti. Dava dosyası mahkemeler arasında uzun yıllar gidip geldi. Zeynep Çiçek`in 1999 yılında başvurduğu Hozat Asliye Hukuk Mahkemesi de, Hasan Çiçek’in ‘kayıp’ olduğu kararını verdi.”

 

Açıklama 5 dakikalık oturma eyleminin ardından sona erdi.