İZMİR - Konak Mülteci Merkezi'nin düzenlediği söyleşide hükümetin mültecilere dönük bir entegrasyon projesinin olmadığı tartışılarak, nefret söyleminin basın tarafından körüklendiği belirtildi.

 

İzmir'de bulunan Konak Mülteci Merkezi, "Suriyeli Mülteciler Neden Hedefte" konulu söyleşi düzenledi.  Modertörlüğünü Cavidan Suykan'ın gerçekleştirdiği söyleşiye, Mülteci-Der'den Nursen Arslan, Halkların Köprüsü Derneği'nden Yıldırım Şahin ve Konak Mülteci Merkezi adına Deysem Siti katıldı. Çok sayıda kişinin ve sivil toplum kuruluşlarının katıldığı söyleşide, linç girişimine varan ırkçı saldırıların nedenleri ve çözüm önerileri tartışıldı.

 

'Mülteci entegrasyon projesi olmayan devlet saldırganları koruyor'

 

Bornova Çamdibi'nde geçen haftalarda Suriyeli mültecilere dönük gerçekleşen linç girişiminden kaynaklı panel yapma gereği duyulduğunu söyleyen moderatör Cavidan Suykan, yaşanan olayın sadece İzmir'de değil neredeyse her yede olduğunu belirtti. Suriyeli mültecilere dönük saldırıların genellikle "kızımıza yan baktılar, çok gürültü yaptılar" gibi kişisel başlayıp linçle sonuçlanan ırkçı saldırılara dönüştüğünü söyleyen Cavidan, "Buna karşı devlet bir tepki vermiyor. Bir şekilde saldıran grup yatıştırılıyor ve Suriyeliler o mahalleden uzaklaştırılıyor. Bornova'da da aynısı olmuş. Sebepleri benim yorumun 2011 yılından beri bir yasa kabul edilse de göç üzerine devletin planının olmaması, entegrasyon politikasının belirlenmemesi, misafir denerek geçici çözümler üretilmesi" dedi.

 

'Sunni İslam üzerinden kurulan kardeşlik bozuldu'

 

OHAL ile birlikte Uluslararası Koruma Kanununda değişikliğe gidilerek geri gönderme yasağının tamamen özünün delindiğini ve örgütler ile ilişkilendirilebileceğini belirten Cavidan, mülteci statüsünde olsalar dahi sınır dışı edilebileceğini söyledi. Binali Yıldırım'ın "Suç işleyen kendini sınır dışında bulur" açıklamasını hatırlatan Cavidan "Sunni İslam üzerinden, kardeşlik üzerinden kurulan bağın bir anda tersine dönebildiğini gördük devletin bekası söz konusu olduğunda. 2011'den beri ve daha öncesinden beri göç ve entegrasyon politikasının olmaması zaman zaman patlamalara neden oluyor" diye belirtti. 

 

'Basın mültecileri hedef gösterdi'

 

Basında yer alan haberlerin dili ile ayrımcılığı ve kini beslediğini söyleyen Nursen Arslan ise basında yer alan olumsuz ve ayrımcı söylemlere yer verdi. Haberlerin reddetme, zarar verme, yok sayma, yalnızlaştırma, damgalama gibi hedefleri olduğunu belirten Nursen, "Geldiler kiralar yükseldi, bizim yerimize çalışıyorlar, vergiler yükseldi' gibi söylemlerle ülkedeki ekonomik düzensizliğin kaynağı olarak gösterildiler" ifadelerini kullandı. 

 

'Nefret söylemi sosyal medyadan yayılıyor'

 

İktidar-muhalefet çatışmasında göçmenlerin malzeme edildiklerini söyleyen Nursel, Suriyelilerin oy kullanmasının kaygı yarattığını, sosyal yapıyı bozma gibi söylemlerin sosyal medyada yaygınlaştığını söyledi.  Suriyeli mülteci kadınlara dönük cinsel saldırı ve evlendirmelere dikkat çeken Nursel "Urfa'da şehir merkezinde açılan bir ajansın Suriye'li kadınları alıp Mersin'e götürdüklerini anlattı bir esnaf. Bu aslında fuhşun yaygınlaşmasını kişilerin kendi isteğinin değil Türkiyeli insanların çanak tutuğu bir vaka olarak ortaya çıktığını görüyoruz" dedi.