MALATYA  - Yerine kayyım atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak ve DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel hakkında açılan davanın 9'uncu duruşmasında, mütalaa veren savcı, DTK faaliyetleri ile PKK’liler için cenaze aracı tahsis edilmesini suça gerekçe yaptı.

 

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında 2016 yılının Ekim ayında tutuklanarak yerine kayyım atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Gültan Kışanak ile aynı yılın Kasım ayında tutuklanan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel hakkında açılan davanın 9’uncu duruşması Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. “Örgüt kurmak ve yönetmek”, “Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmamak” ve “Örgüt propagandası yapmak” iddialarından Gültan’ın 230, Sebahat’ın ise 145 yıl hapsi isteniyor. 

 

Cenaze aracı tahsis etmek suç!

 

Gültan ve Sebahat’ın katılmadığı duruşmaya, savunma avukatları katıldı. Duruşmayı ayrıca, DBP ve HDP Malatya il eşbaşkanları, DBP yöneticileri, DBP Parti Meclisi üyesi Ayşe Çelikbilek, Eşref Mametoğlu, DBP MYK üyesi Halide Türkoğlu, Meryem Yıldız ile çok sayıda dernek ve sendika yöneticisi de izledi. Duruşma, savcının Gültan Kışanak ve Sebahat Tuncel hakkındaki mütalaasını açıklaması ile başladı. Savcı, Gültan Kışanak'ın Büyük Şehir Belediyesi Eşbaşkanlığı sürecinde katıldığı ve düzenlediği basın açıklamaları, sosyal medya paylaşımları, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne ilişkin düzenlenen etkinliklere katılması ve örgüt üyelerine ait cenazelere cenaze aracı tahsis ettiği ile ilgili konulardan açılan soruşturmalara ilişkin esas hakkındaki mütalaasını okudu.

 

Savcı mütalaasında Gültan için KCK ve Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) 41 defa propagandasını yapmak ve PKK'lilere ait cenazelerin taşınması için belediye araçlarını tahsis etmek gerekçelerini okuyarak "Silahlı örgüt kurmak ve yönetmek" iddiası ile Sebahat için ise, KCK-DTK ile ilgili gerekçeleri okuyarak "Örgüt üyesi olmak" suçundan cezalandırılmasını talep etti. 

 

Avukatlardan ek süre talebi  

 

Savcının mütalaasına karşı söz alan savunma avukatları, DTK'nin yasal bir kurum olduğunu, DTK faaliyetlerinin suç unsuru oluşturmadığını, belediyelerin cenazeler için araç tahsis etmesinin de gereklilik olduğunu, yaşamını yitirenlerin siyasi kimliğinin olmadığını söyleyerek, mütalaaya karşı savunma için ek süre talep etti. 

 

'Mahkeme bir arpa boyu yol alamadı'

 

Gültan'ın avukatlarından Cihan Aydın, müvekkiline yönelik söz konusu suçlamaların tamamının abartılı olduğunun altını çizerek, şöyle dedi: "Bu mahkemenin ilk celsesinden bu yana müvekkillerimiz hakkında yapılan soruşturmaların ve iddianamelerin 'FETÖ'cülar tarafından düzenlendiğini ifade ettik.Bu davada çok ciddi 'FETÖ' mensuplarının olduğunu vurguladık. 9 celsedir mahkeme sürüyor. Peki biz bu 9 celsedir bu mahkemede ne anlatabildik? Hiçbir şey. 9 celsedir sözde yargılama yaptık ama bir arpa boyu yol alamadık. Mahkemeden her duruşmada müvekkillerimizin yargılanma sebeplerine ilişkin kanıtlar istedik ama bu isteklerimiz her defasında sonuçsuz kaldı. Kanıt nerde diye sorduğumuzda, 'kanıt yok' denildi. Peki ben soruyorum müvekkilim Gültan Kışanak hangi suçlardan yargılanıyor? Müvekkillerimiz nelerden suçlanıyor? Sorumuza mahkemenin cevabı müvekkilimin Belediye Eşbaşkanı görevindeyken yapmakla sorumlu olduğu işler sebep gösterildi. Bir Belediye Eşbaşkanının seçildiği il için yaptığı çalışmalar suç sayılabilir mi?"

 

'Suç var deniliyor ama bu suçun tanımı yapılmıyor'

 

Mahkemenin suçu şahsileştirmeye çalıştığını belirten avukatlardan Mesut Beştaş ise,"Mahkeme  müvekkillerimizin suç işlediğini savunuyor ama savundukları suçun ne olduğunu da bir türlü söylemiyorlar. Suç varsa suçun işlendiği fiil de olmalı mutlaka. Peki mahkemenin müvekkillerimiz hakkında öngördükleri suç nedir? Hangi müvekkilimiz suç unsuru taşıyan bir söylemde ve fiilde bulundu. Müvekkilim Gültan Kışanakın hiç bir açıklamasında, etkinliğinde şiddet, ölüm gibi suça yönelik söylemlerini göremezsiniz. Ortada mahkemenin bir suç tanımı varsa, mahkemeye katılanlar ve biz avukatlar ile de paylaşılmalı" diye konuştu.

 

'Kayyım neden suçlu değil'

 

Gültan'ın Büyük Şehirbelediyesi Eşbaşkanı iken belediyeye ait cenaze aracını cenaze sahiplerine tahsisinin ceza sayılamayacağını vurgulayan Mesut, şöyle devam etti: "PKK üyelerinin cenazelerine cenaze aracı tahsis etmek ne zamandandır suç oldu? Hiç bir dönem PKK cenazelerine cenaze aracı tahsis etmek suç değilken, şimdi mi suç oldu? Belediyenin PKK cenazelerine cenaze aracı tahsis etmesi suç ise mahkemenizden ricamız Gültan Kışanak yerine atanan kayyıma sorulsun kendisi ne yapıyor? Cenazelerin kaldırılması için araç tahsis etmiyor mu? Neden kayyım cenaze aracı tahsis ederken suçlu olmuyor da Gültan Kışanak suçlu oluyor?" 

 

'Mahkemede hak ihlali yaşanıyor'

 

Müvekkillerin mahkemeye gelmek istemelerine rağmen mahkemeye getirilmediğini ve bu durumun hak ihlali olduğunu belirten Sebahat Tuncel'in avukatlarından Sevda Çelik Öz Bingöl de, müvekillinin mahkemede hazır bulunmasını talep etti. Yargılamanın hukuki olmaktan ziyade siyasi olduğunu ifade eden Sevda, "Mahkeme heyeti tarafsızlığını koruyup siyasi bir karar vermekten ziyade hukuki bir karar vermelidir" dedi. 

 

Kısa süre ara veren mahkeme, daha sonra ek süre talebini kabul ederek bir sonraki duruşmanın 8 Ekim’de görülmesine karar verdi.