İSTANBUL - KESK İstanbul Kadın Meclisi, çocuklara yönelik cinsel istismar yasasına yönelik yaptığı basın toplantısında "12 maddelik yasa tasarısı çocuk istismarını önleme, çocuğu korumak gibi bir amaç taşımıyor" dedi. 

 

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Kadın Meclisi, 9 Nisan’da Meclis’e sunulan cinsel istismar yasa tasarısına ilişkin Eğitim-Sen 6 No’lu Şube binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda konuşan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Şişli Şubesi Kadın Sekreteri İpek Deniz, iktidarın söz konusu yasa tasarısıyla kamuyu şaşırtmadığını belirtti. Tasarıda koruyucu hiçbir önlemin yer almadığına dikkat çeken İpek, Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde yer alan kriterlere de uymadığına işaret etti.

 

‘Cinsel istismarı hastalık olarak algılatamazsınız’

 

Tasarı hazırlandığı esnada Adalet Bakanlığı’nın hiçbir uzman görüşüne danışmadığını söyleyen İpek, “Adalet Bakanlığı kapalı kapılar ardında bildiğini okumaya devam ediyor. En başından ısrarcı oldukları kimyasal hadıma yer verilirken, 12 yaş sınırı tartışmaları da yok sayıldı” dedi. Kimyasal hadım ile cinsel istismarın hastalık olarak algılandığını dile getiren İpek, “Cinsel istismarı hastalık olarak algılatamazsınız, masumlaştıramazsınız, erkek egemen sistemin meselesi olduğu gerçeğin değiştiremezsiniz. Faillere erken tahliye, ceza indirimi yolunu açıp, çözmüş gibi yapamazsınız” diyerek yasa tasarısına tepki gösterdi.  

 

‘Medya baskısı teşhiri engelliyor’ 

 

Cinsel istismar suçlarının en çok aile bireyleri tarafından işlendiğine vurgu yapan İpek, “Hangi cebir ve tehdit çocuk istismara maruz bırakıldıktan sonra o cezaların arttırılmasının hiçbir anlamı yoktur. 18 yaş altı her birey çocuktur. Sivil toplum kuruluşlarına, uzmanlara kulak tıkayarak, 12 yaş üstü çocuk mağduriyetini arttıramazsınız. Dini referanslara bürüyüp failleri aklayamazsınız, çocuk evliliklerinin önünü rıza arayıp arttıramazsınız” diye vurguladı. Yasa tasarısında medyaya yönelik ciddi baskıların yer aldığına değinen İpek, “Yayın yasağı çoğu zaman cezasızlığın önünü açmaya yarayıp, olayın teşhir edilmesi ve kamuoyu baskısı oluşturulmasını engelliyor” ifadelerini kullandı.

 

'İstismarı önlemek elimizde’ 

 

İyi hal indirimlerinin verilmesinin de istismarı arttırdığını sözlerine ekleyen İpek, “Yargılanma esnasından failin olumu tutum ve davranışlarından dolayı indirim verilebileceği yazar. Çözüyormuş gibi yaparak bu ülkenin en can yakıcı sorununun üzerini örtemezsiniz. İyi hal indirimleri, şartlı tahliye kararları, rızası vardılar her gün yeni fail üretmektedir” diye belirtti. İpek, son olarak yetkililere seslenerek, “12 maddelik bu yasa tasarısı çocuk istismarını önleme, çocuğu korumak gibi bir amaç taşımamaktadır. Koruyucu önlemler bu işin uzmanları ile derhal geliştirilmelidir. Çocuk istismarının iyi hal indirimi olamaz. Çocuk ihmal ve istismarını önlemek elimizde” dedi.