‘Ana dil üzerindeki engeller kaldırılmalı’

  • 09:01 5 Ağustos 2025
  • Kültür Sanat
İZMİR - Avesta Dil ve Kültür Araştırmaları Derneği’nin mühürlenmesini kınayan kadınlar, Kürtçe’nin önündeki tüm engellerin kaldırılması çağrısında bulundu.
 
İzmir’deki Avesta Dil ve Kültür Araştırmaları Derneği 1 Ağustos’ta Milli Eğitim Bakanlığı İl Müdürlüğü kararı ile ruhsatında sorun olduğu ve kaçak dil kursu verdiği iddiasıyla geçtiğimiz günlerde mühürlendi. Derneğin kapatılmasına ilişkin kadınlar değerlendirme yaparak tepki gösterdi.
 
‘Böyle barış olmaz’
 
Deneğin izin almadığı iddiasıyla kapatıldığını belirten Barış Annesi Hediye Korkut, “Biz bunu kabul etmiyoruz. Barış sürecinden bahsediliyor ancak bir taraftan  derneklerimizi kapatıyorlar, bir taraftan da bize eziyet ediyorlar. Biz ana dilimizi konuşabilmek, öğrenebilmek istiyoruz. Biz doğru düzgün Türkçe bilmiyoruz. Bu uygulamaya karşıyız. Biz barış istiyoruz ama karşıdan bir adım atılmıyor. Bu durumu kabul etmiyoruz. Böyle barış olmaz demek ki onlar barış istemiyor” şeklinde ifade etti.
 
‘TRT Şeş olabiliyorsa Kürtçe kurslar da olabilir’
 
Derneğin mühürlenmesini kınayan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Karşıyaka İlçe Eşbaşkanı Neriman Birlikler, “Türkiye’de üniversitelerde Kürtçe eğitim varken, TRT Şeş diye bir kanal varken, barış ve demokratik toplum çalışmalarının yürütüldüğü bir süreçte bu uygulamayı kınıyorum. Barış eşit halklar arasında olur. Bizim dilimize bile tahammül edemiyorlar. Ana dil bir haktır. Diller ve renkler ülkelerin değeridir, devletin dilleri desteklemesi varken engellemeye çalışıyor. Kürt dili üzerindeki bütün engellerin kaldırılması lazım. Ana dil ana sütü gibi helaldir.
 
‘Tek taraflı adım olmaz’
 
Ana dilin olmaması o milletin de var olmaması anlamına geldiğini ifade eden Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Derneğinden Rahime Turan da “Bu süreçte yasağın olmaması gerekir. Hele ki dil üzerinde. Aslında tersine özellikle Kürtçe dilinin öğrenilmesi için destekçi olmaları gerekir.  Ana dilimiz hayatımızdır ve her halkta olduğu gibi bizim de temel hakkımızdır. Milyonlarca insan ana dil için hayatını kaybetti, binlerce insan cezaevinde, çoğu kişinin mezar yeri bile belli değil. Biz bu uygulamayı kabul etmiyoruz. Dilimizi bırakmayız. Aslında devletin teşvik etmesi gerekir. Bu şekilde barış olmaz, tek taraflı adım olmaz, devletin de adım atması gerekir. Biz gerçek bir barış istiyoruz bunun için de daha kolaylaştırmaları gerekirdi. Derneğin mühürlenmesini kınıyoruz” şeklide dile getirdi.
 
‘Dernek Kürtçe öğrenmek isteyen birçok insan için gerekli’
 
Dernekte Kürtçe öğrenmeye geldiğini dile getiren kursiyerlerinden Sibel Urul, “Ben Kürdüm ama Türk gibi büyüdüm. Kapanınca çok üzüldüm. Çocuklarım da bilmiyor. Sadece eşim biliyor. Kınıyorum. Çocuklarımın da öğrenmesini istiyorum. Onlar kendi çaplarında telefondan öğrenmeye çalışıyor. Bu kurslar çok önemli. Çocuklar kurslar açıldıkça gelecek. Benim gibi bilmeyen öğrenmek isteyen birçok insan için gerekli” şeklinde konştu.
 
 
‘Her yerde Kürtçe konuşulabilmeli, Kürtçe okullar açılmalı’
 
Ana dilin her yerde serbest olmasını, okulların yaygınlaşmasını istediklerini ancak yasaklarla karşı karşıya kaldıklarını ifade eden DEM Parti Bayraklı İlçe Eşbaşkanı Nisbet Özdilek, “Dilimize sahip çıkmamız gerekiyor. Dilimiz onurumuzdur. Tüm Kürt kadınlarına aile içinde ve dışarda Kürtçe konuşmaları çağrısında bulunuyorum” dedi.