‘Büyük bedeller verdik, barışta ısrarcıyız’

  • 09:04 11 Haziran 2025
  • Güncel
RIHA - Abdullah Öcalan’ın tarihi çağrısından bu yana henüz somut bir adım atılmamasına tepki gösteren kadınlar, her şeye rağmen “Özgür bir toplumda barış istiyoruz, büyük bedeller verdik. Barışta ısrarcıyız” dedi. 
 
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısının ardından PKK’nin ateşkes ilanı ve sonrasında yaptığı kongre ile aldığı fesih kararı duyuruldu. Sürece dair iktidarın atması istenen adımlara dair ise henüz bir gelişme yaşanmazken, Meclis’ten geçirilen 10’uncu Yargı Paketi de, beklentileri karşılamadı. Diğer yandan yapılan açıklamalarla Abdullah Öcalan’ın bir an önce özgürlüğüne kavuşması ve tutsakların serbest bırakılması isteniyor. 
 
Mevcut sürece dair yaşananlara ilişkin kadınlar, JINNEWS’e konuştu. 
 
‘Herhangi bir adım atıldığını görmedik’
 
Cezaevindeki tutsakların bir an önce serbest bırakılmasını isteyen Emine Yaşar, özellikle hasta tutsakların zor şartlar altında tutulduğunu ve sağlık durumlarının giderek kötüleştiğini paylaştı. Emine Yaşar, “Dört gözle barışı bekliyorduk. Atılan herhangi bir somut adım göremiyoruz. Tutsaklarımız, mahpushanelerde çürüdüler. Önderimizin ve tüm tutsaklarımızın serbest bırakmalarını istiyoruz. Bu, insan onuruna yapılan bir hakarettir. Daha nereye kadar sürecek. Senelerdir bu zulmü görüyoruz” dedi. 
 
‘Senelerdir zulüm görüyoruz’
 
Abisi Salih Yaşar’ın 4 Nisan etkinliğine katıldığı için cezaevinde olduğunu söyleyen Emine Yaşar, “Abim, 4 Nisan etkinliğine katıldığı için, bir taş attı diye 8 senedir cezaevinde. Hakarettir, zulümdür yaptıkları. Senelerdir bize zulüm uyguluyorlar. Sonra da kalkıp, ‘bize taş attınız’ diyorlar” dedi. 
 
‘Önderimiz özgürlüğüne kavuşsun’
 
Barış Annesi İslim Demir ise, devletin barış için gerekli adımları atmamasına şu sözlerle tepki gösterdi: “Biz barış için senelerdir direnişimizi sürdürüyoruz. Barışı, sözleriyle dile getiriyorlar. Ancak kalpleriyle yaptıkları bir şey yok. İnsanlarımıza hakaret ediyorlar, yalan söylüyorlar. Biz cezaevindeki bütün tutsaklarımızın serbest bırakılmasını istiyoruz. Artık yeter. Dediler, ‘Gerillalar silahlarını indirsin.’ Gerilla silahını indirdi, ama onlar söylediklerini sözlerin arkasında durmuyorlar. Artık yeter, barışın sağlanması için ne gerekiyorsa yapılmalı. Devletin hiçbir sözüne inancımız yok. Önderimizin özgürlüğüne kavuşmasını, aramızda olmasını istiyoruz. Bu davada, cezaevinde kalan tüm tutsaklarımızın serbest bırakılmasını istiyoruz.”
 
‘Biz barıştan yanayız’
 
Üç çocuğunun özgürlük mücadelesine katıldığını,  çocuklarından ikisinin farklı tarihlerde çıkan çatışmalarda yaşamını yitirdiğini kaydeden Barış Annesi Emine Korkmaz, verilen bedellere rağmen barışta ısrarcı olduklarını vurguladı. Emine Korkmaz, “Biz barış olmasından yanayız. Dağlardaki gerillalarımızın da tekrar aramıza gelmesini istiyoruz. Hiçbir annenin artık ağlamasını istemiyoruz. Biz barış istiyoruz. Yeter artık, biz çok şehit verdik. Abdullah ve Mehmet oğlum şehit oldu, diğer oğlum Yavuz şu an hayatta. Artık bunun bir son bulmasını istiyoruz. Şehit düşen iki oğlumun ne sağ olduğunu ne de hayatta olduğunu biliyorduk. Cenazesini bile vermediler” dedi. 
 
‘Artık ağlamak istemiyoruz’
 
Bu mücadelede büyük bedeller ödendiğini, ancak direnişin ilk günkü gibi devam ettiğini kaydeden Barış Annesi Adalet Çay, şöyle konuştu: “Bu süreçte tüm kesimlere çağrımız var. Artık yorulduk, büyük bedeller verdik. Buna rağmen hala barışın olmasında ısrarcıyız. Hiçbir annenin ağlamasını istemiyoruz. Artık bir kardeşlik olsun. Kanla savaşla bir şey olmaz silahların patlayacağı yerde çiçekler açsın, güller açsın, bu zulüm artık dursun. Anneler olarak şimdiye kadar ağladık, artık ağlamak istemiyoruz. Geçen gün Amed yürüyüşündeydik, hep barışı istediğimizi vurguladık her yerde. Şerefli, onurlu bir yaşam için mücadele ediyoruz. Tutsak, köle olmak istemiyoruz. Özgür bir toplumda yaşamak istiyoruz kendi değerlerimizle.”