Rojda Aydın 

 

ŞIRNEX – "Biz savaşçı değiliz, Barış Anneleriyiz. Kanımızın son damlasına kadar mücadelemiz devam edecek" diyen Barış Anneleri, Silopiya’da başlattıkları nöbet eylemiyle savaşa karşı barış talebini sürdürüyor.

 

Şirnex’ın (Şırnak) Silopiya (Silopi) ilçesine bağlı Tilqebîn (Başverimli) Beldesi'nde “Savaşa hayır, barış hemen şimdi” talebiyle bir araya gelen Barış Anneleri Meclisi üyeleri, nöbet eylemlerinin üçüncü gününde direnişlerini sürdürüyor. Kürdistan ve Türkiye’nin birçok kentinden gelen anneler, tecridin sona ermesi ve savaşın durması taleplerini yineliyor. 15 Ekim’de başlayan eylemde, askerlerin müdahalesi sonucu 3 gazeteci, siyasetçi ve Barış Anneleri üyesi dahil 22 kişi gözaltına alındı.

 

Anneler, tüm saldırı ve engellemelere rağmen gece gündüz şarkılar, alkışlar ve sloganlarla eylemlerine devam ediyor. Güney Kürdistan’a yakın olan Tilqebîn Beldesi’nde süren nöbet eylemi, barış taleplerini dünyaya duyurmayı amaçlıyor.

 

‘Orta Doğu’da barışın sağlanmasını istiyoruz’

 

Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER) Mêrdîn Şube Eşbaşkanı Gurbet Tekin, PKK Lideri Abdullah Öcalan ve tüm tutsakların özgürlüğü için nöbete katıldığını belirterek, Türkiye’nin Kürtlere ve  Güney’e yönelik saldırıların durdurulmasını talep ettiklerini vurguladı. Gurbet, “Talebimiz, dünyaya ve Kürt halkına barışın gelmesidir. Orta Doğu’da barışın sağlanmasını istiyoruz. Bu savaşı durdurmak ve dünyaya barış getirmek, liderliğe bağlı. Tecrit kırılana ve Önderlik özgürleşene kadar davamızdan geri dönmeyeceğiz” dedi.

 

 

‘Özgürlük ve barış herkes için gerekli’

 

Gurbet, eylemlerine yönelik saldırılara dikkat çekerek, “Birçok anne yaralandı ve gözaltına alındı. Barış istediğimiz için bize saldırıyorlar çünkü savaştan çıkar sağlıyorlar. Barzani ailesine sesleniyoruz: Kürt ulusu için neden ulusal birliği sağlamıyoruz? Türk devleti ile işbirliği yapmasınlar. Türk devleti menfaati bittiğinde onları bir kenara atacaktır. Biz anneler olarak bu savaşı kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.

 

 

‘Hangi ülkede yaşıyoruz?’

 

Mersin Barış Anneleri Meclisi üyelerinden Tenzile Baydar, Abdullah Öcalan’a yönelik tecridi kınadı ve annelere yönelik saldırılara dikkat çekti. Tenzile, “Her anneye yüz asker ve polis göndermişler. Hangi ülkede yaşıyoruz?” diyerek tepkisini dile getirdi.

 

‘Barış için geldik’

 

Güney Kürdistan’a yönelik saldırılara dikkat çeken Tenzile, “Mesut Barzani'ye sesleniyorum: Bütün Kürtler birleşelim, bu savaşı durduralım. Biz barış istiyoruz, onlar savaş diyor. Her bir Kürt iradedir, bu iradeyi kıramazsınız. Anneler barış için burada toplandı. Türkiye Cumhuriyeti'nden adalet istiyoruz. Adalet istediğimizde 'terörist', barış istediğimizde 'savaşçı' olarak etiketleniyoruz. Biz savaşçı değiliz, Barış Anneleriyiz. Kanımızın son damlasına kadar mücadelemiz sürecek. Barış Anneleri bu ülkeye barışı getirecek” dedi.

‘Özgürlük ve barışın peşindeyiz’

 

Riha Barış Anneleri Meclisi üyesi Adalet Çay da, annelerin gözaltına alınmasına tepki göstererek, anneler serbest bırakılana kadar eylemlerine son vermeyeceklerini belirtti. Adalet, Mesut Barzani’ye hitaben, “Barzani, ‘Ben Kürdüm’ diyor, peki Kürtlüğün nerede? Neden kardeşlerimizin katledilmesine izin veriyor? Anneler savaş istemiyor, biz barış istiyoruz” ifadelerini kullandı. 

 

‘Her savaşın sonu barıştır’

 

Silopiya Barış Anneleri Meclisi üyelerinden Asiye Tay, “Biz de diğer halklar gibi özgür olmak istiyoruz. Barzani’ye sesleniyoruz: Menfaatlerin için girdiğin bu yolu bırak. Annelerin gözyaşları dinsin. Her savaşın sonu barıştır. Biz buraya savaş için değil, barış için geldik. Annelerimize tanklarla, biber gazlarıyla saldırdılar. Tecrit kalkarsa dünya daha iyi bir yer olacak. Herkes özgürce yaşayacak” sözleriyle direnişteki kararlılıklarını dile getirdi.