İZMİR - İzmir’de konteyner kentten çıkmaya zorlanan, yolları sökülen, elektrik ve sularının kesilmesi ile tehdit edilen depremzedeler, kendilerine yönelik baskıyı protesto ederek “Filistinlilerden ne farkımız kaldı” diye sordu. 

 

Ege Denizi’nde yaşanan depremin ardından yerleştikleri İzmir Valiliği’ne ait Geçici Konaklama Merkezi’nden çıkmaya zorlanan depremzedelerin yolları sökülüyor, elektriği suyu kesilmekle tehdit ediliyor. Daha önce en geç 30 Eylül’de çıkmaları yönünde tebligat gelen depremzedeler kendilerine başka bir yer tahsis edilmesini talep ediyor. Konteynerlerden çıkarılmak istenen depremzedeler protesto eylemi gerçekleştirdi. 

 

‘Sadece barınmak istiyoruz’

 

6 Şubat depreminden sonra Hatay’da barınma imkanı kalmadığı için iki ay önce İzmir’deki geçici konaklama merkezine taşındığını ifade eden depremzede Canan Kebapçı, “Bize gelen her haberden tedirgin uyanarak yatıyoruz. Biz barınmak istiyoruz sadece. Lüks binalar, Folkart’tan daire istemiyoruz. Sadece barınmak istiyoruz. Barınmak istediğimiz yer konteyner. Çocuklarımız okullara gidiyor ama çıkartılma tehlikesi nedeniyle okullara da gitmek istemiyorlar. Şu an yaşam alanlarımızın arasına hafriyatlar giriyor” dedi. 

 

‘Kira yardımı ile ev kiralanamaz’

 

3 bin lira barınma desteği verildiğini ve bunun hiçbir şekilde ev kiralamaya yetmediğini dile getiren Canan, “Kendileri yapabiliyorlarsa ben bu kira yardımlarını onlara vereyim. Aileler zor durumda. Tek derdimiz barınmak” ifadelerini kullandı. 

 

Yolları söküyorlar

 

İzmir depreminden bu yana geçici konaklama merkezinde bulunduklarını ifade eden depremzede Hatice Urtekin ise “Bizi buradan çıkarmak için baskı uyguluyorlar. Dozerlerle yollarımızı söküyorlar. Polis eşliğinde sizi evden çıkarırlar, çevik kuvvet gelir dediler. Daha önce anahtarlarımızı kırıp çıkardıkları gibi aynı şeyi yapmak istiyorlar. Ayın 20 veya 30’unda çıkaracaklar diyorlar. Elektrik suları kesecekler diyorlar. Biz nereye gidelim bilmiyoruz?” sözleri ile gidecekleri bir yer olmadığını dile getirdi. 

 

‘Yeniden ev yapacak paramız yok’

 

2020’deki depremde evinin önce ağır hasarlı dendiğini ardından da orta hasarlı kaydı verildiğini belirten Hatice, “Bizim yaptırmamız gerekiyormuş evimizi. Bizleri kendimizle baş başa bıraktılar. Orta hasarlı olduğu için devlet de yapmıyor. Yapacak paramız da yok. Eşim inşaat işçisi ev yaptırmak 2 milyardan başlıyor. Nasıl yaptırayım” diye sordu. 

 

‘Mecbur kalırsam çadır kurarım’

 

Konteynerden çıkarılmaları halinde yakın bir yere çadır kuracağını ifade eden Hatice, “2 çocuğumla nereye gideyim? Buraları inşaat alanı yapılacakmış ama bizi başka yere de alabilirler. Devlet bu kadar küçük mü? Soğuk savaş uyguluyorlar. Filistinlilerden ne farkımız kaldı. Sürekli baskı uyguluyorlar” dedi.

 

Geçici Barınma Merkezi’nde yaklaşık 200 kişi yaşıyor.