Elfazi Toral

 

İSTANBUL - AKP- MHP iktidarının kadın kazanımlarını hedef alarak “kirli bir siyaset yürüttüğünü” söyleyen HDP Kartal İlçe Eşbaşkanı Aygül Sincar, “Bu erkek zihniyetin savaş ve tecridi giderek derinleştiren kirli zihniyeti karşısında kadınlar olarak güçlü bir şekilde duruyoruz ve de korkmuyoruz. Bu sistemi değiştirecek ve dönüştürecek tek güç biziz” sözleriyle örgütlü mücadelelerini her geçen gün daha da büyüteceklerinin mesajını verdi.

 

AKP-MHP iktidarı ile yeni ortakları Yeniden Refah Partisi ve HÜDA PAR, kadın düşmanı politikalarını sürdürmeye devam ediyor. Kurdistan ve Türkiye’de özel savaş politikalarıyla kadınlar ve kazanımlarını hedefine alan iktidar ve ortakları, yeni bir anayasa ve Medeni Yasa ile kadınların yaşamlarına topyekün tahakküm uygulamaya çalışıyor. İktidar, 14 Mayıs seçimleri ile sonrasında art arda yaptığı açıklama ve pratiklerle, kadın düşmanı politikaları ile söylemlerini her geçen gün daha da derinleştiriyor. Anayasa ve Medeni Yasa gibi temel yasaları devre dışı bırakmayı hedefleyen iktidar, nafaka hakkı ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunu da kaldırmayı planlıyor.

 

Faillere ‘AK’lama kadınlara düşman hukuku!

 

Kadınları hedef alan, erkekleri ise koruyan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, kısa bir süre önce yaptığı açıklamada nafaka hakkının sınırlandırılacağını söylemişti. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da bu söylemleri destekleyerek nafaka hakkını, Medeni Yasa’nın Aile Hukuku bölümünü toptan ele alacakları bir düzenleme hazırlığında olduklarını ifade etmişti. 1 Ekim itibariyle Meclis’in açılmasıyla, Medeni Yasa da yeniden gündem oldu. Kadınlar ile çocuklara dönük uygulanan erkek şiddetini önlemeyen AKP-MHP iktidarı ve ittifakları, failleri ise “AK”lamayı sürdürüyor.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kartal İlçe Eşbaşkanı Aygül Sincar, kadınlara yönelik saldırı politikalarına karşı mücadele hatlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

 

Kadınlar iktidarın siyasetine karşı direniyor

 

İktidar ve ortaklarının hem Kurdistan’da hem de Türkiye’de kendi zihniyetini sürdürdüğünü ifade eden Aygül, “AKP-MHP’nin kurmak istediği faşist bir zihniyet var. Kadınları, doğayı, gençleri ve tüm kesimleri, tüm inançlara ve tüm halklara yönelik saldırısı var. Ve bu hepsini etkiliyor. Özellikle kadınlara yönelik saldırı politikalarına hız kesmeden devam ediyor. Aynı zamanda kirli bir siyaset yürütüyor. Sürdürdüğü bir savaş politikası da mevcut. İktidar ve beraberindeki ittifaklar her anlamda saldırıyor” şeklinde konuştu. Kadınların ise bu politikalar karşısında güçlü olduğunu vurgulayan Aygül, “Biz kadınlar tüm bu olumsuzlukların farkındayız. Biz kadınlar, mücadelemizle var olan mevcut sorunları dile getiriyoruz. Sadece bizler değil, cezaevlerinde bulunan kadınlar da bu var olan sistemi kabul etmedikleri için cezaevlerinde direniyor. Biz sistemin politikalarına karşı güçlü duruyor ve gücümüzü gösteriyoruz. Bizler, bu erkek zihniyetin savaş ve tecridi giderek derinleştiren ve tüm topluma bu politikaları yerleştiren kirli zihniyeti karşısında kadınlar olarak güçlü bir şekilde duruyoruz ve de korkmuyoruz” dedi.

 

Kürt kadınlar mücadelenin öncüsü

 

İktidarın kadınların gücü ve direnişinin farkında olduğunu dile getiren Aygül, “Biz kadınlar her alanda ve her eylemde en öndeyiz. Cezaevlerine girmekten de korkmuyoruz. Çünkü biz gerçekten haklıyız” sözleriyle değiştirip dönüştürme güçlerinin olduğunun altını çizdi. Yine iktidarın kadın kazanımlarına karşı yoğun bir tecrit uyguladığını da söyleyen Aygül, buna karşı kadınlar olarak kendilerini geliştirdiklerini ve saldırılar karşısında örgütlülüğü büyüttüklerini belirtti. Kadınlarla birlikte tüm saldırılara karşı yan yana durduklarını aktaran Aygül, “Sadece Kurdistan ya da Türkiye’de değil, ‘jin jiyan azadî’ felsefesiyle dünyada Kürt kadınları olarak çok öncü bir hareketiz. Halklara örnek olmuş bir hareketiz. Değişim ve dönüşümün var olabileceğine inanıyoruz. Çünkü biz fikriyatımızla örnek bir kadın toplumuyuz” sözlerini kullandı. Öte yandan iktidarın kadınları evlere hapsetmek istediğine dikkat çeken Aygül, kadınları bilinçlendirerek bir arada olacaklarını vurguladı.

 

Kadınlar dönüştürmekte kararlı: Asla korkmuyoruz!

 

Mevcut sisteme kadınların çok güçlü bir cevap vereceğini ifade eden Aygül, devletin yüzyıllardır kadınlara dönük saldırılarının olduğunun farkında olduklarını belirtti. “Biz kadınların mücadelesi sayesinde sistemin sarsıldığını biliyoruz” diyen Aygül, “Bunun için de bu sarsıntı devleti korkutuyor. Bu sarsıntı da biz kadınlar sayesinde oluyor. Devlet de bunun farkında. Farkında oluğu için de yeni ittifaklar kurarak kendisini devam ettiriyor. Bunun için hem AKP-MHP, hem Yeniden Refah Partisi hem de HÜDA PAR, hepsi erkek egemen zihniyetin temsiliyetidir. Hiçbirinin diğerinden farkı yoktur. Bu sistemi değiştirecek ve dönüştürecek tek güç biziz. O nedenle yoğun bir şekilde bize ve kazanımlarımıza yöneliyorlar. Bizler asla korkmuyoruz” mesajını verdi. 

 

‘Özgürlük mücadelesindeki kadınların devamı olduk’

 

Mezopotamya uygarlığı ve anaerkil sistemden gelen kadınlar olduklarını paylaşan Aygül, eşit ve özgür bir yaşamı kurmayı hedeflediklerini aktardı. Tarihten bu yana mücadele eden kadınların özgürlük direnişlerini sürdürdüklerinin altını çizen Aygül, “Özgürlük mücadelesinde bulunan tüm kadınların devamı olduk, olmaya da devam edeceğiz. İçselleştirerek, özümseyerek bugüne ve yarına uyarlayarak mücadelemizi tekrar tekrar büyüteceğiz. Çünkü var olan kazanımlarımız bize güç veriyor. Nafaka kadınlara ve çocuklara az da olsa bir güven veriyor. Devlet bunların hepsinin önünü kapatmak istiyor zaten amaç da bu. Devlet kendi eril zihniyetini kurmak istediği için tüm kadın kazanımlarını hedef alarak günden güne saldırılarını derinleştirerek kendisini var etmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.

 

AKP ve HÜDA PAR kazanımlara saldırıyor

 

Uzun yıllardan beridir zor bir sistem ile karşı karşıya olduklarını söyleyen Aygül, “Beş bin yıllık anaerkil sistemde zor ve şiddet yoktu. Çünkü gerekmiyordu. Özgür ve eşit bir yaşam vardı. Şu anda da biz kadınlar o yıllardaki düşünceleri ve kodların olabilirliğini benimseyerek hayata geçirmeliyiz. Çünkü şu an devlet, nafaka ve 6284 sayılı kanunu hedef aldı. Süresiz olan nafaka, süreli hale getirilmek isteniyor. Tıpkı İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çekilmesi gibi. Bu sefer de 6284 sayılı kanunu kaldırmak istiyorlar. Bunun için de kadınlara ve Kürtlere dönük katliamlarla anılan HÜDA PAR yani Hizbullah terör örgütü, faili meçhul cinayetler ile ittifak kurmasıyla birlikte AKP-MHP bunlarla Meclis’e girebiliyor. Demek ki fikirleri eşittir” yorumunu yaptı.

 

Mücadeleleri kesintisiz sürecek

 

HÜDA PAR’ın, “Kadınların bir fıtratı vardır” söylemini hatırlatan Aygül, “Kadın fıtratının oluşumu, erkek egemen zihniyet ve sistemi oluşturur. Erkek devlet nasıl bir fıtrat istiyorsa ona dair de kadına yönelik bir oluşum yaratır. Kadın sadece kadın ortamının olduğu yerlerde çalışır diyorlar. İktidarın yarattığı erkek zihniyetten dolayı kadınlar sokaklara çıkamıyor. Biz bu politikaları kabul etmiyoruz. Mücadelemizi de her geçen gün büyüteceğiz” sözleriyle mücadelelerinin kesintisiz bir şekilde süreceğinin vurgusunu yaptı.