AĞRI - Fatma Altınmakas’ı katleden fail Kazım Altınmakas’ın yargılandığı davanın duruşması sonrası açıklama yapan kadınlar, “Fatma’nın gerçek katilleri onu korumayan; kadın düşmanı politikalardır, bunu besleyen iktidar zihniyetinin kendisidir” dedi.

 

Muş’un Malazgirt ilçesinde evli olduğu Fatma Altınmakas’ı, aile içerisinde uğradığı tecavüzü şikayet ettikten sonra 14 Temmuz 2020 tarihinde katleden Kazım Altınmakas’ın tutuklu yargılandığı davanın 8'inci duruşması Patnos Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

 

Müdahillik talepleri ret edildi

 

Mahkeme heyeti STAR Kadın Derneği, ÖHD, İHD’nin duruşmaya müdahillik taleplerini “suçtan doğrudan etkilenmediği” gerekçesiyle reddederken, fail Kazım Altınmakas ise kadınların katledilmesini meşrulaştıran söylemlerde bulundu. Faile, duruşmayı izleyen kadınlar tepki gösterdi. Duruşma, eksik hususların giderilmesi için 7 Temmuz’a ertelenirken, sonrasında adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirildi.

 

Duruşmaya yoğun ilgi

 

Açıklamada Van'dan Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri, STAR Kadın Derneği üyeleri, Van Kadın Platformu üyeleri, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Van İl Eşbaşkanı Avukat Ebru Demirtepe, Muş Barosu Kadın Hakları Merkezi ve Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi üyeleri, İnsan Hakları Derneği (İHD ) Van Şubesi, Halkların Demokratik Partisi (HDP), HDP’li belediye eşbaşkanları ve milletvekilleri, İstanbul'dan bir grup bağımsız feminist ile katledilen Fatma Altınmakas'ın vasisi ve avukatı Mir Bedirhan Ayaz yer aldı.

 

‘Soruşturma genişletilmeli’

 

Burada konuşan dosya avukatlarından Muş Barosu Kadın Hakları Merkezi üyesi Ruken Güven, dosya kapsamında “birinci derecede azmettiricisi olan Sinan Altınmakas’ın tutuklanması gerektiğini” vurguladı. Fatma’nın katledilmesinin sıradan bir olay olarak görülemeyeceğini belirten Ruken, “Toplumsal cinsiyet rolleri baskısı altında sistematik bir şekilde tecavüze maruz kalmış, bunu şikayet ettiğinde ise Kazım Altınmakas tarafından öldürülmüştür” ifadelerini kullandı. Ruken, dosyada sadece Kazım Altınmakas’ın fail olarak görülmemesi gerektiğinin altını çizerek, soruşturmanın genişletilmesi talebini yeniledi.

 

‘Fatma’nın beyanı esas alınmadı’

 

Kadınlar sık sık “ Erkek adalet değil, gerçek adalet”, “ Yaşasın kadın dayanışması” sloganları attı. Sloganların ardından konuşan HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir ise  duruşmaya ülkenin bir çok yerinden kadınların sahiplenmek için Patnos Adliyesinde bir araya geldiklerini söyledi. “Gerçek adaletin sağlanması ve Fatma’nın sesinin sözünün gerçek ifadelere kavuşması için” burada olduklarını kaydeden Dirayet, “ Biliyoruz ki Fatma ilk karakoldaki beyanları ile tecavüze uğradığını belirtmişti. Ama Fatma’nın beyanı o karakolda esas alınmadı. Fatma için herhangi bir koruma tedbiri alınmadı. Fatma resmen ölüme gönderildi. Fatma’nın ilk katledildiği yer karakoldaki yapılmayan işlemlerdi” dedi.

 

‘Fatma’yı katleden iktidarın zihniyetidir’

 

Fatma’nın karakolda ifade verdiği sırada Kürtçe bilen biri olmaması ve tercüman getirilmemesi ile bu uygulamanın “katliamın ön ayağı olduğuna” vurgu yapan Dilan Dirayet Taşdemir ise, “Burada yargılananın sadece bir fail olmaması gerekiyor. Yıllardır kadın hareketi olarak, feminist kadınlar olarak kadın cinayetlerinin politik olduğunu, sıradan bir olay gibi ele alınmaması gerektiğini söylüyoruz. Fatma’nın katledilişi bir kez daha ne kadar haklı olduğumuzu gösterdi. Bu cinayetlerin ne kadar tarihsel, güncel olduğunu bir kez daha bu mahkemelerde gördük. Fatma’ya tetiği çeken evlendirildiği erkek ama Fatma’yı katleden bu düzen, bu işleyiş, Fatma’yı korumayan kadın düşmanı politikalardır. Bunu besleyen iktidarın zihniyetinin kendisidir” ifadelerini kullandı.

 

‘Sözleşme uygulanmış olsaydı Fatma aramızda olacaktı’

 

Kadın örgütlerinin müdahillik taleplerinin reddedilmesine tepki gösteren Dilan, şunları kaydetti: “Bir türlü bu erkek yargı anlayışı, net bir şekilde tavrını koymuyor. Bugün İstanbul Sözleşmesi uygulanmış olsaydı; Fatma aramızda olurdu. Bugün kadın şiddetine karşı mücadele eden kadın dernekleri kapatılmayla karşı karşıya. Kadın mücadelesi yürüten kadınlar cezaevinde yargılanıyor. Biliyoruz ki bugün yaptığımız açıklama da suç olarak karşımıza çıkarılacak. Bizler ne olursa olsun gerçek adalet sağlanıncaya dek mücadelemize devam edeceğiz.”

 

Açıklama “Kadın dayanışması yaşatır”, “Kadın cinayetleri politiktir” sloganları ardından son buldu.